“Avrasya'da İslam; Din İstismarına Karşı Birlik, Dayanışma ve Gelecek Perspektifi" temasıyla Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlenen 9. Avrasya İslam Şurası açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Irak Başbakanı Haydar el-İbadi'ye sert mesajlar verdi. Türkiye'nin kendi planlarını uyguladığını belirten Erdoğan, özetle şunları söyledi:
Irak'a ırak kalamayız, seyirci kalamayız. Oradaki kardeşlerimizin çağrısına sağır kalamayız. Hemen her gün vatandaşlarını PKK ve DAEŞ terörüne kurban veren bir ülke olarak buradaki gelişmeleri çok yakından takip ediyoruz.
Azıcık vicdanı olan, mensubu bulunduğu dine hürmeti, topraklarındaki mazlumlara saygısı olan kimse Türkiye'ye destek olur, önünü açar. Türkiye'nin kimsenin bir karış toprağında gözü yoktur, egemenliğinde gözü yoktur. Bin yıldır beraber, kardeşçe yaşadığımız bu coğrafyada kaderimiz de kederimiz de ortaktır. Bizim kendi topraklarımızın güvenliğini sağlamak ve bölgedeki Müslümanların esenliğini istemek dışında bir gayemiz söz konusu değildir.
Şu anda Irak'ta, yakında da Musul'da yapılacak operasyonlara aynı anlayışla, nasıl Cerablus'ta katıldıysak, nasıl Rai'de katıldıysak, evet şimdi yine söylüyorum. Şahsıma hakaretler ediyor, sen benim zaten muhatabım değilsin, seviyemde değilsin, kıratımda değilsin, kalitemde değilsin, Irak'tan senin bağırman çağırman bizim için hiç de önemli değil, biz bildiğimizi okuyacağız, bunu böyle bilesin. Kim bu? Irak'ın Başbakanı. Önce haddini bil...
Kendileri Başika Üssü'nü kurmamız için Sayın Davutoğlu döneminde bizlere talepleri var, bunların hepsinin canlı kayıtları var ve bugün, yarın bunların hepsi televizyonlarda yayımlanacak. Buna rağmen Başika üssüne girilmiştir, şimdi diyor ki; 'Buradan çekilin.' Türkiye Cumhuriyeti'nin ordusu sizlerden talimat alacak kadar kalitesini kaybetmiş değildir. Gereği neyse bunu biz gerektiği şekilde bugüne kadar nasıl yaptıysak yapmaya devam edeceğiz.
Irak'ta DAEŞ terör örgütüne karşı yürütülen operasyona dünyanın dört bir yanından 63 ülke müdahil. Suriye'de benzer bir durum var. Türkiye olarak hem ülkemize yönelik terör tehdidi hem de bin yıllık komşuluk ve kardeşlik hukukumuz gereği meseleye müdahil olmamızı istemeyenler, diğer ülkelere ses çıkarmıyor. Eğer Irak ve Suriye'nin başı dertteyse, sorunun çözümü için her türlü çabayı göstermek, tedbiri almak, en çok Türkiye'nin sorumluluğudur.
Bunun için de bir yerlerden izin almaya ihtiyacımız yoktur, almayı da düşünmüyoruz. Cerablus'a girdik ve DAEŞ'i Cerablus'tan, Rai'den attık. ABD'ye dedik ki 'Münbiç'te PYD ve YPG olmayacak.' Bizzat bana Obama 'Olmayacak' dedi. Bu sözü vermelerine rağmen tutmadılar. Biz de şu anda kendi planımızı uyguluyoruz.
Son üç gün içinde bazı AK Partililerin bölücü terör örgütü tarafından şehit edildiğini hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi: “Bunlara sorduğunuz zaman 'Bizim sivillerle işimiz yok' diyorlar. 2013'te sokağa halkı çağırarak 53 kişinin ölümüne, Yasin Börü yavrumuzu şehit edenler yine aynı örgüt mensuplarıydı. Şimdi de aynen bunları yapmaya çalışıyor. Bugün buradan onu da anons ediyorum: Terörle mücadelede içeride de stratejimiz bundan sonra bu olmayacaktır. Daha farklı bir stratejiyle terörle mücadelenin üzerine gideceğiz. Çünkü bu ülkede bu günahsız insanları, Kürt olmaktan başka günahı olmayan isanları farklı bir siyasi partide görev yaptığı için öldürmeye teşebbüs edenler bunun bedelini çok ağır ödeyecektir."
Konuşmasında FETÖ'ye de göndermeler yapan Erdoğan, "Teröre bulaşan her örgütün aynı zamanda itikadi bir sapma içinde olduğu da bir gerçektir. Bizim için kendilerine tabi olmayan herkesi katleden DAEŞ neyse 15 Temmuz'da kendi halkının üzerine ateş açan FETÖ de benzer yöntemler kullanan herkes de aynıdır" dedi.
Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) dönem başkanı olarak 56 ülkenin devlet ve hükümet başkanlarına bir mektup gönderdiğini bildirdi. Mektubun, ABD Kongresi'nde kabul edilen ve 11 Eylül Yasası olarak adlandırılan yasayla ilgili olduğunu belirten Erdoğan, İslam ülkelerinin devlet ve hükümet başkanlarına gönderdikleri mektubun ne anlama geldiğini, “56 ülke hep birlikte tavrımızı koyacağız ve Amerikan Kongresi'nin bu kararı gözden geçirerek, geri çekmesini isteyeceğiz" şeklinde açıkladı. Hep sessiz kalındığını ifade eden Erdoğan, “Bir yanağa vurulmuştur, öbür yanak çevrilmiştir. Artık, bizler haklarımıza sahip çıkmasını bilmeliyiz. Suçların uluslararası hukukta şahsiliği ilkesi vardır, suçu işleyen bedelini öder. Siz onu bir devlete ödetemezsiniz, böyle bir hakkınız yok. Ama kişi, eğer halkı Müslüman bir ülkedense oynanan oyun bu. Açık, net ortada" dedi. Erdoğan, bireysel olarak davaların açılmaya başladığına değinerek, “Nereye? Suudi Arabistan'a. Niye? Burada açılan davalarla paralar alırız. Sayın Obama tek başına kaldı. Bir kişi daha ona katıldı. O da 'Bakın bu yarın size döner' diye şerhinde ifade etmiş. Vaka da bu zaten. Döner" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muharrem İftarı verdi. Başbakan Binali Yıldırım'ın da hazır bulunduğu iftara çok sayıda Alevi dernek ve vakıflarının temsilcileri katıldı. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da iftar sofrası
Alevi inancına uygun olarak düzenlendi.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nca "Avrasya'da İslam; Din İstismarına Karşı Birlik, Dayanışma ve Gelecek Perspektifi" temalı 9. Avrasya İslam Şurası Dolmabahçe Sarayı'nda yapıldı. Şuranın açılışının ardından aile fotoğrafı çekildi.