Kuleli Askeri Lisesi’ndeki FETÖ'ye bağlı olmayan öğrencilere gerçeğe aykırı “asker olamaz” raporu verilmesiyle ilgili yürütülen soruşturmadaki müşteki-tanık ifadeleri, örgütün yaptıklarını gözler önüne seriyor. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcısı Levent Bilgi tarafından yürütülen soruşturmada, daha önce eşcinsel olduğu iftirasıyla okuldan ayrılmak zorunda bırakılan T.A. da ifade verdi. Son senesinde okuldan ayrılmak zorunda bırakılan FETÖ mağduru eski askeri öğrenci, isimsiz ve adressiz bir mektupla eşcinsellikle suçlandığını anlattı.
2008'de kaydını yaptırdığı okulda eziyet ve cezalarla sindirildiğini anlatan T.A.'nın ifadesi şöyle: “4 yıl boyunca başarılı bir öğrenciydim. 11. sınıfta yapılan veli toplantısında bölük komutanımız Piyade Yüzbaşı Alptekin Güler babama, 'Oğlunuz askerliğe uygun değil. Bence siz onu okuldan alın, dışarıda daha başarılı olur' demiş. Dönem bittiğinde Menteş Eğitim kampına gitmeden önce ayrılmak zorunda kaldım. Buna şahsıma attıkları iftira neden olmuştur.”
“2012 Mayıs ayında Güler beni odasına çağırdı. Üsteğmen Gökhan Balcı da vardı. Elime bir mektup tutuşturdular. Nizamiye kapısına benim adıma bırakılmış. Üzerinde ne bir isim, ne bir adres vardı. Benden önce açıp okumuşlar. Mektup bir erkek tarafından yazılmıştı ve benimle olan cinsel birlikteliğinden bahsediyordu. O mektubu kendilerinin yazıp beni karalamaya çalıştıklarından emindim. Eşcinsel damgası vurup ayrılmamı ya da atılmamı sağlayacaklardı. Bana ayrılmam yönünde baskı yaptılar. Eşcinsel muamelesi yapıp aşağılıyorlardı.”
“Mektubu okul komutanına kadar götürmüşler. 16 yaşında bir çocuktum. Babamı aramak zorunda kaldım. Babam okula geldiğinde komutanlar babamı sivil okul kariyerimin bile tehlikede olabileceğini söylediler. Mektubu istediğimizde geçiştirdiler. Ayrılık işlemleri sonunda Kuleli Askeri Lisesi’nden boş ellerle çıktık. Hayatım boyunca babamı ilk kez ağlarken orada gördüm. Çünkü insanın zoruna gidiyordu. Onlar attıkları iftira ile amaçlarına ulaşmıştı.”
Kuleli’deki Bölük Komutanlığı, sınıf amirliği, tabur istihbarat subaylığı görevini yapanlar, 2009 yılından itibaren seri bir şekilde değişmeye başladı. 2010 yılında önceki komutanların yerine, o konumlara hiç yakışmayan, üniformanın saygınlığını çok açık zedeleyen, fiziki görünümleri subay olmaktan alabildiğine uzak öğretmenler ve subaylar görmeye başladık. Bunlar birbirlerinden aldıkları güçle, Kuleli Askeri Lisesi’ni Fetullah Gülen’in çiftliğine dönüştürdüler. Türkiye Cumhuriyeti kanunları o dönemden başlayarak, Kuleli’de uygulanmaz oldu.”