Paralel yapının Konya ayağına yönelik iddianame kabul edildi. İddianamede örgüt üyelerine ‘Fethullah Gülen hakkında kötü söz söyleyeni kayda alıp fişleyin’ talimatı verildiği belirtildi.
Konya'daki paralel yapılanmaya yönelik yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede 6 mağdur 18 şikayetçi yer aldı. Haklarında dava açılan 74 şüpheli arasında emniyet müdürleri, paralel yapının Konya'daki avukat ve iş adamı yapılanmasının liderlerinin yanı sıra, kamuoyunun çok yakından tanıdığı iki ünlü iş adamı da bulunuyor.
Haklarında dava açılan isimler arasında şu isimler yer aldı: Eski emniyet müdürleri Anadolu Atayün, Erol Demirhan, Mehmet Erikoğlu ve Mehmet Salih Tuzcu, paralel yapının Konya'daki yapılanmasının kilit isimlerinden halen tutuklu bulunan avukat Memduh Oğuz, örgütün Bakırköy imamı Coşkun Şişli, paralel yapının Konya'daki kurumlarından AKTİSAT Başkanı Soner Cesur örgütün Konya sorumlularından Ali Akın."
Şüphelilerin, “Terör örgütü kurma, yönetme, ruhsatsız silahlar ve mermiler bulundurma ve taşıma, gerçeğe aykırı bilirkişilik veya tercümanlık yapmaya azmettirme, görevi kötüye kullanmaya azmettirme, bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme ve orada kalma, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak, kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık yapmak, görevi kötüye kullanma, iftira, resmi belgede sahtecilik, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek" gibi suçlardan yargılanmaları istendi.
Fettullahçı Terör Örgütü /Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ- PYD) örgütün kuruluşu, ekonomisi ve stratejisi gibi genel konulara değinilen iddianamede örgütün gizlilik ve hiyerarşiye çok önem verdiğinin altı çizildi. Soruşturma kapsamında paralel yapıya geçmişte destek veren ancak sonradan şikayetçi olan iş adamı M. Ş'nin örgütün gizli olarak nasıl haberleştiğine yönelik çarpıcı bilgiler verdi.
Sohbet toplantılarının üst düzey güvenlik önlemleri alınarak gerçekleştiğini anlatan M.Ş'nin “Cep telefonları ilk olarak oda dışına daha sonra evde bırakılıyordu. Son zamanlarda 'Coverme' isimli bir akıllı telefon uygulaması üzerinden haberleşiyorlardı. Bu uygulama da gönderilen mesaj okunduktan sonra mesaj kendisini otomatik silmektedir. Kullanan kişiler kod isimleriyle haberleşirdi" ifadeleri iddianamede yer aldı.
'Fatih' kod isimli Yalçın Türkmen'in evinden çıkan dökümanlarda örgüt lideri Fethullah Gülen'le ilgili ortamlarda kötü söz söylendiği takdirde kayda alınması gerektiğini ve yetkili kişilere bildirilmesi gerektiği de yer alıyor.
İddianamede ünlü iki iş adamı da yer aldı. Rixos Otellerinin sahibi iş adamı Fettah Tamince 'terör örgütüne yardım etmek' suçlamasıyla, İsrailli iş adamı Ofer'in eski ortağı Mehmet Kutman ise “kişinin bulunduğu tehlikeli veya zor durumdan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık" suçlamasıyla haklarında dava açılan diğer şüpheliler oldu.
İddianamade Konya stajyer genç avukatlar imamı 'Fatih' kod isimli Yalçın Türken'in evinde yapılan aramalarda çok sayıda dijital materyal eve geçirildiği belirtildi. Ele geçen materyallerde örgütün talimat ve notlarına ulaşıldı. Ele geçirilen talimatlarla örgütün gizliğe ve ifşa olmamaya büyük özen gösterdiği ortaya çıkıyor. İşte talimatlar: “Yol güzergahı emniyeti ihlal edilmemeli. Bilgisayar ve flashları tamircilere vermiyoruz . Tanıdık şakirtlere vereceğiz. Kamuda çalışanlar Zaman ve Sızıntı Dergisi'ne abone olmasınlar mutlaka bayiden satın alsınlar. Abone olanlar iptal ettirsinler. Kimsenin evine gelmeyecek. "
Örgütün ele geçirilen talimat ve notlarında dikkat çeken bir ayrıntı da evlenmemiş kişilerin listesinin yapılması ve cv'lerinin 'Fatih' kod isimli imamda toplanması oldu. Talimat notunda 'Son 1 yılda evlenenler. Kim kiminle evlendi. Vazifeli biri gelip hassas biri ile evlendirilebilirler" ifadeleri yer alırken, örgüt üyelerinin evliliklere nasıl müdahil olduğu ve böylece örgüte bağlılığı arttırıp insan gücü elde etme stratejisi izlediği iddianamede yer aldı.
Fetullah Gülen liderliğindeki örgütün bilinen yasa dışı örgütlerden çok daha sıkı bir hiyerarşik yapılanmasının bulunduğu ifade edilen iddianamede, şunlar kaydedildi: Fetullah Gülen'e doğrudan bağlı; 'Tayin heyeti, istişare kurulu, mollalar grubu ve meclis' olarak adlandırılan birimler yer almakta ve örgüt üst organlar olarak bu birimler tarafından sevk ve idare edilmektedir. Meclis'te alınan kararlar, meclis üyesi olan örgüt mensuplarınca silsile yolu ile en alt birimlere kadar iletilmektedir.
Bu talimatlar hiyerarşi içerisinde yer alan dünya imamı, coğrafi bölge imamı, ülke imamı, bölge imamı, il imamı, ilçe imamı, semt imamı, mahalle imamı, ev imamı, ser rehberler, belletmenler, öğrenci ve cemaat mensupları' tarafından gizliliğe, istihbarata ve sır saklamaya özen gösterilerek koşulsuzca yerine getirilmektedir.
Ayrıca örgütün mali kaynaklarının ne şekilde kullanılacağını, 'Mütevelli Heyeti' belirlemektedir. Örgüt kurulduğu ilk günden bu yana 'devlet içinde örgütlenme' gayesi ile hareket etmektedir.