Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Türkiye ve ABD arasındaki ilişkilerde gelinen noktaya değinen Kalın, Türkiye’nin ihtiyatlı olmakla birlikte iyimser bir bakış açısınına sahip olduğunu belirtti. İlişkilerin düzelmesi için ABD’den somut adım beklediklerini vurgulayan Kalın, “Arzu ettiğimiz somut netice verici bir politika ve uygulama henüz görmedik” dedi.
Kalın, bir soru üzerine, Ankara-Şam arasında bir temasın söz konusu olmadığını belirterek, “Fakat olağanüstü şartlar gerektirdiğinde, belli sorunları çözmek için ilgili birimlerimiz, yani kastettiğim istihbarat birimimiz, doğrudan ya da dolaylı belli temaslar kurabilir” diye konuştu. Kalın, şöyle devam etti:
“İkide bir önümüze ‘Afrin operasyonu durmalı, şöyle, böyle olmalı’ gibi açıklama getirenlere cevabımız budur, kimseye bir izahat borcumuz yok. Türkiye Cumhuriyeti kendi ulusal çıkarları için gereğini yapmaktadır.”
“Esed rejimi ile PYD/YPG güçleri arasındaki anlaşma” iddialarına ilişkin de Kalın, şunları kaydetti:
“Afrin’e girmeye çalışan bir grup topçu atışlarımızla hemen püskürtüldü. Bu milis güçler Halep’e doğru tekrar çekildiler. Bununla ilgili tedbirler alındı. Orada PYD/YPG terör örgütüne destek mahiyetinde atılacak her adım doğrudan bunların terör örgütleriyle aynı safta yer alması ve bizim için de meşru hedef haline gelmesi demektir. Dolayısıyla burada iddia edildiği gibi bir anlaşma söz konusu değil. Böyle bir anlaşma ya da başka arayışlar olsa bile, sahada bir takım kirli, karanlık pazarlıklar olsa bile, Türkiye Cumhuriyeti olarak biz, Zeytin Dalı Harekatı’yla ilgili planlarımızı aynı kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz.”
Kalın, rejim veya başka bir unsurun bu yönde atacağı adımların ciddi sonuçları olacağını belirterek, özellikle harekat öncesinde gelen istihbarat çerçevesinde ve ele geçirilen bilgilerde bölgenin yeni bir Kandil yapılmak istendiğinin açıkça ortaya koyulduğunu vurguladı. Kalın, ele geçirilen tüneller, mevziler, yığınaklar, karargahların bu çabayı açık bir şekilde gözler önüne serdiğine işaret etti.