FETÖ’cüler GBT kayıtlarını çalmış

FETÖ'nün Emniyet’teki üst düzey imamlarından Ümit Horzum'un, 2018 Nisan'da yakalandıktan sonra itirafçı olduğu ifadesine ulaşıldı. Örgüt yöneticiliğinden yargılanan ve hakkında "Resmi belgede sahtecilik" suçundan devam eden soruşturma bulunan Horzum'un itirafları, FETÖ'nün, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası bile nasıl sistemli ve örgütlü bir şekilde faaliyetlerini sürdürdüğünü gözler önüne serdi.

GBT KAYITLARINI ELE GEÇİRMİŞLER

Horzum'un beyanlarıyla FETÖ'nün, şahıslar hakkında arama kaydı olup olmadığına ilişkin bilgilerin yer aldığı Genel Bilgi Toplama (GBT) kayıtlarını ele geçirdiği ortaya çıkarıldı. Kendisine sorulan kişiler hakkında yakalama kararı olup olmadığı bilgisini Ali P. isimli şahsa gönderdiğini ifade eden Horzum, şunları söyledi: "Benden istenen GBT kayıt sorgusunu 2048 isimli (oyun görünümlü haberleşme programı) program üzerinden gönderirdim. Gelen cevapları yine aynı program üzerinden alarak isteyen örgüt mensubuna iletirdim. Ben bu sorguların tümünde aracı olarak faaliyette bulundum. Sorgulama işleminde asla bulunmadım. Bende sorgulama yapabilecek veri tabanı yoktu."

HEDİYELİK EŞYA KILIFINDA

Horzum'un, yurt dışına kaçırılmak istenen üst düzey örgüt mensupları için yapılan sahte kimlik taleplerinin de 2048 isimli programı üzerinden kendisine iletildiğini anlattı. Horzum, sahte kimlikleri kurye ya da kargo aracılığıyla gönderdiğini belirtti. Horzum, yiyecek ya da hediyelik eşyaların içerisine koyduğu sahte kimliklerden jandarma mahrem yapılanmada görevli bir şahsa 72, Emniyet mahrem yapılanmadan sorumlu kişilere 133, kamu biriminde sorumlu kişilere 24 olmak üzere 4 ayda toplam 272 adet yaptığını ifade etti. Horzum, sahte kimlik talep edenler için "kimlik talep yönergesi" de hazırladığını belirtirken, "Aracıların kimlik talep edenlere göndermesi için hazırladığım kullanıcı rehberidir. Bunun içerisinde sahte kimlikte kullanılacak malzemelerin boyutu-türü yazar" dedi.

HAVUZDAN BÖLGELERE PARA

FETÖ içerisinde toplanan paranın bir havuzda toplandığını ve ihtiyacı olan bölgelere dağıtıldığını aktaran Horzum, 2017 Eylül ve Kasım ayında Gaziantep, İstanbul, İzmir ve Erzurum'dan Ankara'ya gelen 8 kişiye para verdiğini de belirtti. Horzum, yine 2048 isimli program üzerinden irtibat sağladığı kişilere büyük gizlilik içerisinde yaptığı para teslimatını şöyle anlattı: "2048 isimli programdan mesaj atan kişi yer, zaman ve para miktarını belirtirdi. Ben ve parayı alacak kişi giyeceğimiz kıyafetleri aracılar aracılığıyla birbirimize iletirdik. Buluşma anında sadece isimlerimizi teyit edip para alışverişini yapardık. Bu, yaklaşık 5-10 saniye sürerdi. Gelen şahıslar gözlüklü, sakallı ve kapüşonlu olduğu için hatırlamam pek mümkün değil." Horzum ayrıca, örgütün yurt dışından para gönderdiğini de belirtti.

Gaybubetin koordinatörü
Horzum, 2017 Ocak ayından itibaren Ankara'da bulunan FETÖ üyelerinin saklanabilmesi amacıyla gaybubet evi ayarladığını da itiraf etti. Horzum, "Gaybubet evlerinin kiralanması, tefriş edilmesi, eşyalarının taşınması gerektiğinde koordinasyonu sağlardım. Bu evlerden birinde İstihbarat Daire Başkanlığı'nın 'sekreteri/personelcisi' olarak görev yapan ve Ağustos 2017'de illegal yollardan yurt dışına çıkış yapan Hasan Atacan da kalıyordu. Şu an Almanya'da olduğunu bildiğim mahrem imam Abdulvahap Avcı ile mahrem yapılanmada sorumlu olan kişiler kalırdı" ifadelerini kullandı.
Firari kadınlara doğum doktoru
Horzum, telefonda bulunan "doğum dr.ları" isimli dosyanın sorulması üzerine, "Örgüt içerisinde firari durumda bulunan ve doğum yapacak kişilere gerektiğinde müracaat etmeleri için sistem üzerinden paylaşılan yazışmaların bulunduğu sayfadır" ifadelerini kullandı. FETÖ'nün 15 Temmuz sonrası örgüt üyelerinin tutuklu olup olmadığı ya da çalışıp çalışmadığı durumlarına ilişkin de raporlama yaptığı belirlendi. Horzum, telefonundaki "irtibat" isimli dosyaya ilişkin, "Örgüt mensuplarının durumlarının simgesel olarak belirtildiği (tutuklu-serbest-gaybubet-çalışıyor-çalışmıyor-iletişim durumu-maddi durumu-himmet) kodlamalarının bulunduğu sayfadır" diye konuştu. Ayrıca Horzum, ihraç edilenlerin OHAL Komisyonu'na başvurularıyla ilgili sürecin ilişkin de kayıt tutulduğunu belirtti.