FETÖ zehirli ağını sabırla ördü: Sinsiliğin tarihi

Fazlı Şahan
04:0015/07/2019, Pazartesi
G: 15/07/2019, Pazartesi
Yeni Şafak
Suçüstü yakalanan hainler cezalarını çekiyor.
Suçüstü yakalanan hainler cezalarını çekiyor.

Tarihin en büyük ihanetine imza atan FETÖ’nün 48 yılı aşan mazisi kapkaranlık. Devleti, devlet içinde örgütlenerek ele geçirmeyi ana strateji olarak benimseyen ve bunu zamana yayarak sabırla uygulamaya sokan FETÖ, kirli amacını eğitim benzeri kılıflarla perdeledi.

1971 yılında elebaşı Fetullah Gülen tarafından Nur talebeleri içinde yapılanan FETÖ, 1973 yılında Nur talebelerinden ayrılarak kendi cemaatini kurdu. 40 yıldan fazla süredir devleti ele geçirmek için her türlü takiyyeyle asıl amaçlarını gizleyen FETÖ’nün Türkiye’de sızmadığı devlet kurumu neredeyse kalmadı. Yurt içi yapılanmasını en ince ayrıntısına kadar planlayan FETÖ, emir-komuta zinciri ile işleyen hiyerarşik bir yapıyla oluşturuldu. Örgüte göre nihai hedefe ulaşmak için her yol mübahtı. Bunun içerisinde yalan söylemek, aldatmak, hile yapmak, iftira atmak gibi konular başı çekiyordu.

SÖZDE ALTIN NESİL VURGUSU

Örgütün Türkiye›deki nihai amacı netti. Anayasal düzeni değiştirmek ve elebaşı Fetullah Gülen›in ruhani lider olacağı bir rejim oluşturmaktı. Bunun için 1975-76 yılında elebaşı Gülen, örgütlenme için altın nesil fikrini ve terminolojisini kullanmaya başladı. Terör örgütünün 1979 yılında ilk ve en güçlü propaganda araçlarından biri olan Sızıntı dergisi çıkmaya başladı. Örgütün insan kazanmak ve fikirlerini yaymak için kullandığı dergi FETÖ soruşturmasından sonra kapatıldı.


EMNİYET VE TSK’YA SIZDI

1980’li yıllarda örgütün devlet içerisindeki kadrolaşması artarak devam etti. Sözde seçilmiş öğrenciler, özellikle polis kolejleri ve askeri liselere sızdırıldı. Örgüt elebaşı Gülen de o yıllar Sızıntı Dergisi’nde 12 Eylül Askeri Darbesi’ne açık destek veren ‘Son Karakol’ başlıklı bir yazı kaleme aldı. Kadrolaşmasını hızla sürdüren FETÖ, 1990’lı yıllarından itibaren hızla büyüme başladı. Küresel ölçekte bir yapı haline gelmek için yoğun çaba içine giren FETÖ, 1991 yılında yurtdışına açılmaya başladı. İlk yurtdışı okullarını bağımsızlığını henüz kazanmış Türki Cumhuriyetlerin bulunduğu Orta Asya’da açtı. Devlet kadrolarına sızan örgüt mensupları, yaygın olarak kod isimlerini kullanmaya başladı.

BANKA VE İŞ DÜNYASI ATILIMI

Eleman kaynağını okullardan devşiren FETÖ, Sızıntı dergisi ile girdiği medya alanında da varlığını gazeteler, televizyonlar ve radyolar ile güçlendirdi. Bunları sivil toplum görünümlü sözde mesleki örgütlerle gerçekleştirdi. Onursal Başkanlığını örgütün elebaşı Gülen’in yaptığı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı açıldı. Okul, dershane ve basını banka sahipliği izledi. Örgüt 1996 yılında bankacılığa atıldı. Banka Asya’yı kuran örgüt, bir numaralı hesabı da elebaşı Gülen adına açtı. FETÖ Bank Asya’yı açtıktan 9 yıl sonra iş dünyasına atıldı. 2005 yılında Gülen’e bağlı işadamlarını bir araya getiren TUSKON kuruldu.


28 ŞUBAT’IN KAZANANI FETÖ

Amacı için her şekle giren FETÖ’nün bu hesabını en iyi kullandığı süreç 28 Şubat oldu. Tarihe postmodern darbe olarak geçen 28 Şubat’ta da FETÖ etkin rol oynadı. Örgüt elebaşı Gülen, darbenin arkasındaki isim olan Çevik Bir’e mektup yazarak, yapılan müdahalenin çok doğru ve gerekli bir karar olduğunu söyledi. 28 Şubat döneminin kazananı FETÖ elebaşı Gülen daha sonra ABD’ye kaçtı.

HEDEF: OLUMLU ALGI

Fetullah Gülen ABD’ye kaçtıktan sonra toplumda olumlu algı oluşturmayı hedefledi. Bunun için FETÖ 2000 yılında Şanlıurfa-Harran’da Dinler Arası Diyalog toplantısı düzenledi. Gülen’in önceden mahkum olduğu iki dava, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in girişimiyle düşürüldü. 2003 yılında FETÖ Türkçe Olimpiyatları organizasyonunu hayata sokarak örgüt hakkında olumlu algı oluşturmaya çalıştı.

  • 15 Temmuz son durak
  • Fetullahçı Terör Örgütü, 2010 yıllarına doğru dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve AK Parti Hükümetlerine karşı gizli bir mücadelenin içine girdi. Şubat 2012 yılında MİT krizi ile örgütün Erdoğan ve hükümete karşı başlattığı gizli mücadele açığa çıktı. FETÖ, emniyet ve yargıya sızdırdığı örgüt elemanlarıyla 17-25 Aralık’ta kumpas ve montaj dosyalar üzerinden hükümeti devirmeye çalıştı. Örgüt, MİT krizi, 17-25 Aralık kumpas girişiminde başarısız olunca çareyi dış güçlerde aradı. Türkiye’ye dış güçlerin müdahale etmesi çağrısında bulunan FETÖ, devleti ele geçirebilmek için Türkiye’de hükümete ve millete karşı 15 Temmuz darbe girişimine soyundu. Halkın karşı koyması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararlılığı ile darbe bertaraf edildi.
#FETÖ
#15 Temmuz