İstanbul'da bir tarikatın sözde lideri olarak bilinen 58 yaşındaki Eyüp Fatih Şağban, 12 yaşındaki bir çocuğa cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle tutuklandı. Şağban'ın Sakarya'da kendisine ait olan yazlığında, anne ve babasıyla birlikte kalan 12 yaşındaki kız çocuğunu defalarca taciz ettiği belirlendi. Tacizi kızından öğrenen kızın babasının şikayetçi oldu ve jandarmayla birlikte Şağban kaldığı eve gitti. Sahte din adamı Şağban'ın müritlerin saldırısına uğrayan babayı jandarma ekipleri linçten güçlükle kurtardı. Jandarma Fatih Nurullah adıyla tanınan Eyüp Fatih Şağban’ı gözaltına aldı. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanana Şağban'ın taciz ettiği kızın babası ile yaptığı telefon görüşmesinde sapıklıklarını itiraf ettiği ve olayın ortaya çıkması halinde intihar edeceğini söylediği öğrenildi.
Fatih Nurullah takma adlı sahte din adamı Eyüp Fatih Şağban (58), sözde tarikatındaki bir müridinin 12 yaşındaki kızını istismar ettiği iddiasıyla tutuklandı.
TACİZ OLAYINI PEDAGOGLARA ANLATTI
İstismara uğrayan çocuk yaşadıklarını Sakarya Üniversitesi’ndeki Çocuk İzlem Merkezi’nde görevli pedagoglara anlattı. Çocuk, Şağban’ın çay götürdüğü sırada ve baş başa kaldıkları başka zamanlarda kendisini taciz ettiğini anlattı.
CİNSEL İSTİSMAR SUÇUNDAN TUTUKLANDI
İddiasına göre tacizler uyuduğu sırada da oluyordu ancak korktuğu için bunları bugüne kadar anlatamamıştı. Eyüp Fatih Şağban önceki gün 'çocuğa yönelik cinsel istismar' suçundan tutuklandı.
ÇOCUĞUN BABASI İLE KONUŞURKEN İTİRAF ETTİ: SES KAYITLARI İNTERNETTE YAYINLANDI
Şağban'ın mağdur çocuğun babası ile arasında gerçekleşen telefon görüşmesinin kaydı da sosyal medyada yayıldı. Taciz ettiği çocuğun babasına sapkınlıklarını itiraf eden ve olayının üstünün kapatılmasını isteyen Şağban, rezilliğin ortaya çıkmaması için de babayı ikna etmeye çalışıyor. Şağban'ın olayın ortaya çıkması halinde imkanı bulsa yurt dışına kaçacağını yoksa intihar edeceğini söylediği duyuluyor.
YAPILANMASINI İSTANBUL'DA KURDU
- Etrafına topladığı müritleriyle İstanbul merkez olmak üzere civar illerde 'sohbet' adı altında toplantılar düzenleyip 'zikir've diğer bazı tasavvuf ritüelleriyle ağını genişletmeye devam etti.
