Erzurum'da baldızı Hülya Özmen (29) ile bacanağı Fatih Özmen'i (27) pusu kurarak öldüren Mükremin Turan'ın (41) 3ü'ncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı. Hakkında 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 2 yıla kadar hapis cezası istenen tutuklu sanık Turan, "Silahtaki mermileri saydım, en az 11 mermi attığımı anladım ancak kime kaç mermi attım, bilmiyorum. Bu sırada bir polis memuru beni aradı. 'İkisi de mi öldü?' diye sordum. Polis memuru bana yaralı olduklarını söyledi. Ben de ona "Mermi attığım adam sağ kalmaz. Fatma'ya 32 bin TL'yi kan parası olarak gönderdim" dedi.
ÇİFTE CİNAYETİ SOĞUKKANLILIKLA ANLATTI
İlk kez hakim karşısına çıkarılan sanık Mükremin Turan çifte cinayeti soğukkanlılıkla anlattı.
Turan, "Ben devlet tarafından yetiştirilmiş eski bir Özel Harekâtçıyım. İstesem onun bütün ailesini bir şekilde öldürürdüm. Hatta çıplak elle de öldürebilirdim. Silahımın 2 yedek şarjörü vardı. Olay günü Fatih'i aradım, hal hatır sordum. Bana nerede olduğumu sordu. Normalde sabah eylemi gerçekleştirecektim, ancak kendisi bana 'Neredesin, gelip seni alayım?' deyince ben de bu yüzden işimi sabaha bırakmadım.
Hülya bana zor dönemlerimde maddi destek vermişti. Ona zarar vermek istemedim. Evden çıktıklarını ben arabayı görecek şekilde 20-30 metre mesafede bulunuyordum. Fatih'i arabanın içinde görünce eşim Fatma'yı ardım, canlı olarak olayı duymasını istedim. Normal bir şekilde sohbet etmeye başladım. Aracın yanına gittim. Fatih şoför koltuğunda oturuyordu.
- Silahın ucuyla cama iki kez vurdum. Diğer elimle kapıyı açtım ve Fatih'in kafasına doğru ateş ettim. Bu sırada Hülya diğer kapıyı açarak araçtan atladı. Bir ara Hülya'nın aracına diğer tarafından koşarak bana doğru geldiğini gördüm. Hülya'nın çantasında bir şey olabilir diye düşünerek silahı Hülya'ya doğrulttum. Bagaja yaslandım o ara ne yaptığımı bilmiyorum. Kendime geldiğimde silahın namlusu Hülya'ya doğru duruyordu ve Hülya yerde yatıyordu.
"ATTIĞIM ADAM SAĞ KALMAZ, BANA DOĞRUYU SÖYLE"
Cinayeti işledikten sonra aracıma bindim, sokak aralarında bir süre gezdim. Sonra Fatma'nın evinin önüne gittim, burada araç içinde bir sigara içtim. Silahtaki mermileri saydım. En az 11 mermi attığımı anladım. Bu sırada bir polis memuru aradı, nerede olduğumu sordu.
- Ben polise 'İkisi de mi öldü?' diye sordum. Polis memuru bana yaralı olduklarını söyledi. Ben de ona 'Attığım adam sağ kalmaz, bana doğruyu söyle' dedim. Fatma'ya 32 bin TL'yi kan parası olarak gönderdim" diye konuştu.
"KIZ ÇOCUK DÜNYAYA GELİNCE ŞİDDET ARTTI"
Olaydan 1,5 ay öncesinden itibaren sanıkla ayrı yaşamaya başladıklarını söyleyen Fatma Turan ise duruşmada acı olayı anlatırken fenalık geçirdi. Fatma Turan, şöyle konuştu:
"15 yıllık evliliğimiz vardı. İlk çocuğum dünyaya geldiğinde kız çocuk olması nedeniyle bana şiddet uyguladı. Hatta çocuğu hastanede bırakıp gitmeyi teklif etti. 3 yıl sonra ikinci çocuğum da kız olarak dünyaya gelince şiddet olayları iyice arttı. Doğumdan sonra bir günlük çocuğumla beni kapıya attı ve evi talan etti.
"SANA ÖYLE BİR ACI VERECEĞİM Kİ ÖLÜMDEN BETER OLACAKSIN"
32 BİN TL KAN PARASI
- Uyandığımda olaydan yarım saat geçmişti. Eve girince telefonum otomatik olarak internete bağlandı. İnternet bankacılığından telefonuma mesaj geldi. Mesajı açtığımda sanık tarafından hesabıma 'kan parası' diye 32 bin TL gönderildiğini gördüm. Olaydan 10 dakika sonra bu para hesabıma gelmiş. Tüm ailemin isimlerini sayarak yok edeceğini söyleyip, 'Ölene kadar bu acıyla yaşayacaksın, seni öldürmeyeceğim' demişti. Kardeşim Hülya ile olaydan 20 gün önce hastaneye gitmiştik. Kız kardeşim hamileydi. Sanık kız kardeşimin hamile olduğunu biliyordu. Boşanma davamız var. Sanıktan şikâyetçiyim."
CANAVARCA HİSLE HAREKET ETTİ
Acılı ailenin avukatı Tolga Terzioğlu da sanığın eylemi gerçekleştirirken tasarlamanın yanı sıra canavarca hisle de hareket ettiğine dikkati çekti.