Erdoğan’ın talimatıyla çekildik

Türkiye'nin Libya Özel Temsilcisi, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı, AK Parti Ankara milletvekili Emrullah İşler, Türkiye’nin tepkisinin perde arkasını Yeni Şafak’a anlattı. İşler, “Toplantının amacı Libya’nın birlik ve bütünlüğünü koruyarak içerisinde bulunduğu krizden kurtulması için uluslararası toplumun tek ses ve tek yürek desteğini sağlamaktı. Ancak Libya sorununu oluşturan malum çevrelerin, bu iyi niyetli girişimi kasıtlı olarak baltaladıklarını gördük. Toplantının düzenleniş şekli, paylaşılan fotoğraf Türkiye’yi rahatsız etti. Konu Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile görüşülerek yaşanan gelişmeler paylaşıldı ve onun talimatı ile konferanstan geri çekildik” dedi.

GAYRİ RESMİ ZİRVE

Konferansa 4 uluslararası kuruluş ve 27 ülkenin çeşitli düzeylerde katılım sağladığını söyleyen İşler, “Cumhurbaşkanına davet üzerine Cumhurbaşkanı Yardımcımız Fuat Oktay’ın görevlendirilmesi ile birlikte bir katılım sağladık. Ben de katıldım. 13 Kasım’daki resmi toplantı saat 11.00’de olması gerekirken sabah 09.00 civarlarında planda olmayan gayri resmi bir zirve yapılmış ve bu durum da bizi rahatsız etmiştir. Tepkimizi ortaya koyduk” diye konuştu.

“Uluslararası toplantılarda böylesi bir durum olası değildir” diyen İşler, “Bu yaklaşım olağan bir durum değildir ve yaşananlar İtalya’nın ev sahipliğine de zarar vermiştir. Özellikle de program planında olmayan bu toplantı, konferansı sabote etmeye yönelikti. Nitekim böyle bir sonuç ortaya çıktı” ifadesini kullandı.

OKTAY TAVRIMIZI ORTAYA KOYDU

Türkiye’nin Libya’da uzlaşıcı bir rol üstlendiğini dile getiren İşler, “Bizim sergilediğimiz tavır Libya'da memnuniyetle karşılandı. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Fuat Oktay, gayet diplomatik dille neden ayrıldığımızı ifade etti. İtalya makamlarına bu şekilde bir toplantıdan dolayı rahatsız olduğumuzu net şekilde söyledik” şeklinde konuştu.

ÇÖZÜMÜN PARÇASI OLAMAYACAKLAR

Libya’da sorunu yaratanların, sorunun çözümünün bir parçası olamayacağının altını çizen İşler, “Çözümün bir parçası olmak istiyorlarsa tavırlarını değiştirmek durumundalar. Bunlar komşu ülkeler, bölge ülkeleri, uluslararası kuruluşlar olabilir. Arap baharının yaşandığı ülkelerde uluslararası toplum halkların meşru taleplerin yanında yer almadı. Bu gelişmelerden rahatsız olan bölgesel aktörler karşı devrim hareketi başlatarak bu ülkelerin kaosa sürüklenmesine neden oldular” dedi.

Petrol değil halkı görüyoruz
Libya’da bir an önce sorunun çözülmesini istediklerini dile getiren İşler, “Bunun içinde Libyalı bütün taraflar ile görüşüyoruz. Kuşatıcıyız, uzlaştırıcıyız, çözüm bulmaları noktasında teşvik ediciyiz. Libya’ya baktığımızda petrol, dolar görmüyoruz, Libyalı kardeşlerimizi görüyoruz. Libya’nın içine düştüğü içler acısı durumu görüyoruz. Libya’da yeniden istikrarın, huzura, kavuşması için üzerimize düşen ne ise onu yapıyoruz. Bu politikamızda takdir topluyor” diye konuştu. Libya krizini, Yemen ya da Suriye krizinden bağımsız düşünülemeyeceğinin altını çizen İşler, “Çözüme yakın en yakın Suriye meselesidir. Suriye krizi, özellikle Türkiye, Rusya, İran garantörlüğünde başlatılan süreç ve Türkiye’nin oluşturduğu güvenli bölgeler ile birlikte eğer Suriye krizi siyasi çözüme kavuşur ise bir model olacak. Yemen ve Libya’daki krizlerin çözümüne çok ciddi katkı sağlayacak.

Açık kapı politikası

İşler, “Türkiye, Libya meselesine özel önem veriyor. Türkiye olarak açık kapı politikası izledik. Libya’dan gelenlerle her zaman görüştüm. Türkiye olarak kapsayıcı, birleştirici, uzlaştırıcı olmasını istiyoruz” dedi.