Diyanet'te daire başkanı olarak görev yaparken 15 Temmuz'dan 5 gün sonra dilekçe verip emekli olan Gazi Erdem'in, FETÖ’nün tepe yöneticileriyle telefon irtibatı bulunduğu ve ABD’de din ataşesi olarak görev yaptığı dönemde Gülen’i ziyaret ettiği ortaya çıktı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Diyanet İşleri Başkanlığı eski Strateji Planlama ve Yönetimi Geliştirme Daire Başkanı Gazi Erdem hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Erdem'in "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 15 yıl hapsi istendi.
Hakkında hazırlanan iddianamede Erdem'in, darbe girişiminden 5 gün sonra kuruma emeklilik dilekçesi verdiği, bir gün sonra da bu talebin kabul edildiği kaydedildi. Soruşturma kapsamında şüphelinin evinde yapılan aramada, teröristbaşı Fetullah Gülen ve diğer örgüt mensuplarına ait çok sayıda kitabın ele geçirildiği, dijital materyallerde ise FETÖ'nün temel aldığı ideolojiyi anlatan, öven çok sayıda doküman bulunduğu kaydedildi. Dijital materyaller arasında, 2007'de "Dinler Arası Diyalog" kapsamında bir kilisede yapılan programa ait kayıtların bulunduğu, 2005-2009 yılları arasında ABD Din Ataşesi olan şüpheli Erdem'in de bu programa katıldığı aktarıldı. Erdem'in 2007 ve 2009'da Gülen'i ziyaret ettiği bilgisi de iddianamede yer aldı.
İddianamede Erdem'in, FETÖ yöneticileri Ahmet Kurucan, Ali Bayram, İsmail Büyükçelebi, Recep Uzunallı, Sait Aksoy ve Selman Kuzu ile 2009-2013 yılları arasında telefon irtibatlarının olduğu kaydedildi.
İddianamede tanık beyanları da yer aldı. Bunlardan M.T., şüpheli Erdem'in 17-25 Aralık darbe girişimini “yolsuzluk operasyonu” şeklinde lanse ettiğini söyledi. M.T., Erdem'in bu konuya ilişkin yaptığı başka bir konuşmayı ise şöyle anlattı: “O dönem Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bir konuşmasında, 'Tarihte kalbi boş, zihni boş, vicdanı boş alim müsveddesi yalancı peygamberler hep olmuştur şimdi de var' ifadelerini kullandı. Gazi Erdem Cumhurbaşkanının bu sözlerini kast ederek 'Bu kadar insanın hocaefendi dediği bir zata Başbakanın bu ifadeleri kullanmasını son derece çirkin buluyorum, bir de millet bu sözleri alkışladı, açıkçası çok rahatsız oldum' şeklinde sözler sarf etti.”