15 Temmuz gecesi demokrasiye, devlete, devlet güçlerine ve yürüyen sisteme karşı illegal bir kalkışma yaşandı. Milletin paralarıyla alınmış silahlarla devlet ele geçirilmeye çalışıldı; ancak güvenlik güçlerimizin, vatanını seven, milletin birliği ve beraberliğine sevdalı, inançlı yürekleri sayesinde, kalkışma bertaraf edildi. 15 Temmuz sonrasında milletimiz, Cumhurbaşkanımız öncülüğünde “tek devlet, tek vatan, tek bayrak, tek millet” kavramları etrafında nasıl bir bütün olunacağını bir kez daha göstermiştir. Ortak değerlerimizin korunması noktasında fikir ayrılıkları bir kenara bırakılmış, ülkenin bölünmez bütünlüğü noktasında tek yürek olunmuştur. Bu olaylar neticesinde gayretimiz odur ki; Türk Milleti olarak içimize çöreklenmiş şer odaklarından, terör örgütlerinden kurtulup “Yeni Türkiye’yi” inşa sürecinde güçlü bir demokrasi ile yolumuza devam edeceğiz. Evet, 15 Temmuz gecesi yaşanan darbe kalkışmasının ardından, ellerimizde Türk bayrakları ile sokaklara koşup meydanları doldurarak irademize sahip çıktık. Darbeye kalkışan FETÖ/PDY’ye karşı halkımızın verdiği tepki, şanlı tarihimize yeni kahramanlıklar eklerken, demokrasi tarihini yeniden şekillendirecek ve dünyaya örnek olacak bir destan yazıldı. Türkiye’nin yakın tarihine kara bir leke olarak yazılan ancak ülkemizin aydınlık geleceği adına bir dönüm noktası olan 15 Temmuz günü yaşananlar nesiller boyu hafızasından silinmeyecek. Öyle ki o gün yaşananlar gelecek kuşaklara da anlatılarak, birliğimizi, dirliğimizi diri tutmamızı sağlayacak bir bilinç oluşturacaktır. Bu yüzden 15 Temmuz’u unutmadık, unutmayacağız.