Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, ‘Kriz ve Belirsizlik Ekseninden Barış ve İstikrara, Özgür Cammu Keşmir’ Konferansı’yla Keşmir’de yaşanan insanlık dramını masaya yatırdı. Protokol konuşmalarının ardından yapılan panelde Keşmir’deki gelişmeleri yakından takip eden akademisyen, gazeteci ve uzmanlar, çözüm önerilerini anlattı. Moderatörlüğünü Prof. Dr. Kudret Bülbül’ün yaptığı oturumda; Abdul Rashid Turabi, Mushtaq Ahmed Jeelani, Dr. Nedim Çavdari, Prof. Dr. Halil Toker, Güney Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Demir ve gazeteci Muhammed Vefa Özalp birer konuşma yaptı.
Oturumun açılış konuşmasını yapan moderatör Prof. Dr. Kudret Bülbül, Keşmir’de bir İngiliz klasiği olan böl, parçala yut taktiğinin uygulandığını hatırlatarak, “Osmanlı Balkanlar’dan çekildikten sonra nasıl çok etnikli bir yapı ortaya çıkmışsa Keşmir’de de aynı durum ortaya çıkmıştır. Hindistan anlamalı ki; komşusuyla sürekli savaş halinde olan bir ülke hiçbir zaman güçlü olamaz” dedi.
Keşmir’de 500 bine yakın insanın hayatını kaybettiğine dikkat çeken Dr. Nedim Çavdari, “10 bine kadar insan ise kayıp. Toplu mezarlar ortaya çıktı. Son 30 yıl içerisinde yaklaşık 114 bin insan şehit oldu. Tutanaklara geçmiş 13 bin tecavüz var. Bunların hepsinin ortaya çıkarılması lazım. Ama ortada sağlıklı bir iletişim olmadığı için kimse haberdar olmuyor” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Halil Toker, “Keşmir ne 1947’de ne de öncesinde hiçbir zaman Hindistan’ın bir parçası olmadı. Bugün Hindistan’ı yöneten hükümet tamamen faşist bir hükümet. Şimdiki Hindistan Başbakanı Modi, 2002’de 3 gün boyunca polislerin Müslümanları
katletmesine müsaade etti. Yaptıkları zulümler ve işkencelerin hepsine dünya şu an sessiz kalıyor” şeklinde konuştu.
Güney Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Cemal Demir, “Burası stratejik önemi yüksek bir böl-ge. Güney Asya’nın bütün su kaynakları da Himalayalar’dan beslendiği ve tarım açısından önemli olduğu için burayı hiçbir zaman bırakmayacaktır” dedi.