15 Temmuz darbe girişimi sırasında TRT ve Genelkurmay baskınını gerçekleştiren Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı şüphelileriyle ilgili soruşturma tamamlandı, 534 kişi hakkında dava açıldı. İddianamede, bir numaralı şüphelinin Albay Muhsin Kutsin Barış olduğu ve Muhafız Alayı’nın darbedeki konumunun 'Pars darbe planlaması'nda anlatıldığına dikkat çekildi
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ’cü darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’ndaki faaliyetlere ilişkin 10’u sivil 534 şüpheli hakkında iddianame düzenledi. Şüphelilerin “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, TBMM ve Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs, Cumhurbas¸kanına suikast, Askeri komutanlıkların gaspı, “Silahlı terör örgütü üyesi olmak, nitelikli olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve kamu malına zarar verme suçlarından ayrı ayrı cezalandırılmaları istendi.
Savcı Ali Alper Saylan tarafından hazırlanan ve Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamede, darbe girişimine Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı personelinin büyük çoğunluğuyla iştirak ettiğine dikkat çekilirken, eski Alay Komutanı Albay Muhsin Kutsi Barış’ın faaliyetleri bizzat yönlendirdiği belirtildi. Barış’ın özellikle 11-15 Temmuz arasında Muhafız Alayı’nda cuntacılar Kurmay Yarbay Ümit Gençer, Kurmay Albay Orhan Yıkılkan, Kurmay Albay Osman Kılıç, Kurmay Albay Fırat Alakuş, Kurmay Albay Muhammet Tanju Poshor, Kurmay Albay Ali Yazıcı’nın da aralarında bulunduğu çok sayıda FETÖ'cü cuntacı ile biraraya geldiği ve darbe toplantıları yaptığı kaydedildi.
İddianamede, “15 Temmuz öncesinde yapılan söz konusu gizli toplantılara katılan kişilerin konumu ve rütbeleri dikkate alındığında, bu toplantılarda darbe teşebbüsünün Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı ayağındaki planlamanın ötesinde tüm ülke genelindeki darbe teşebbüsüne ilişkin planlamanın yapıldığı anlaşılmaktadır” değerlendirilmesine yer verildi. Söz konusu toplantılarda ayrıca Muhafız Alayı’nın darbe girişimindeki konumunun belirlendiğine işaret edilirken, yapılan darbe plananın tamanının “Pars” kod adıyla isimlendirildiği vurgulandı. Alay Komutan Yardımcısı Yarbay Ekrem Işık’ın aracında ele geçirildiği ifade edilen “Pars” darbe planlamasında ise mevcut personel durumu ile kimlerin nerelerde görev alacağı, darbeci askerlerin isimleri, rütbeleri, birliğe intikal sağlayacak araç sahibinin asil veya yedek olup olmadığı, her birinin adres, telefon numaraları ve kan gruplarının yer aldığı anlatıldı. Buna göre, Alay Komutanına “kaplan”, alay komutan yardımcısına “kaplan-1”, tabur komutanına “kaplan-2”, Köşk Birlik Komutanına “kaplan-3”, 1. müdahale kuvvetine “kudret”, Köşk Muhafaza Komando Bölüğüne “kaya” kodunun verildiği ifade edildi.
Cuntacı Alay Komutanı Barış’ın emriyle Pars darbe planına dahil edilen birliklerin tamamına yönelik WhatsApp grupları oluştulduğu belirtilirken, grupta yer alanlara önceden “Pars” koduyla alarm mesajı gönderileceğinin bilgisinin verildiği, bu mesajın ardından herkesin en kısa sürede alaya gelmesi talimatı verildiği kaydedildi. İddianamede, 15 Temmuz akşamı 21.00’dan itibaren WhatsApp gruplarına gönderilen “Pars” mesajının denemesinin 14 Temmuz akşamı saat 21.00 sıralarında yapıldığı vurgulandı. Piyade Uzman Çavuş Mustafa Özcan ifadesinde, 14 Temmuz 2016 akşamı deneme maksatlı alarm verildiğini kaydederek, Üsteğmen Alper Çakır’ın “Gerçek tatbikat daha geç saatte olabilir” dediğini aktardı.
İlk “Pars” kodlu mesajın 20.57’de gönderildiği ve sonrasında cuntacıların Alay’a geldiği kaydedilen iddianamede, Alay Komutanının emriyle Piyade Yarbay Ekrem Işık Komutasında 124 cuntacı askerin TRT baskını için gönderildiği belirtildi. Ayrıca şüphelilerden binbaşı Osman Koltarla komutasındaki Köşk Muhafız Komando Birliğinde görevli 103 askerin TRT baskınına destek için TRT yakınındaki Milli Savunma Bakanlığı Lojmanları’nda hazır bekletildiği kaydedilen iddianamede, eski binbaşı Fedakar Akça’nın da Muhafız Komando Taburunda görevli 108 askerle Genelkurmay Başkanlığı Karargahına sevk edildiği belirtildi.
Şüpheliler arasında, eski Başyaver Ali Yazıcı ile Hava Yaveri Erkan Kıvrak, Kara Yaver Yarbay Mete Semercioğlu ve Deniz Yaver Yarbay Şafak Deliacı da yer aldı. Muhafız Alayı’ndaki darbe toplantılarına katılan Yazıcı’ya Cumhurbaşkanının yerini tespit etme ve koordinatlarını Albay Fırat Alakuş’a bildirme görevinin verildiği belirtildi. Yazıcı’nın diğer cuntacılara kendisinden şüphelenilmeyeğini söylediği aktarıldı. İddianamede, FETÖ'cü Yazıcı’nın, Cumhurbaşkanının yerini öğrenmede sıkıntı yaşarsa Erdoğan’ı arayıp “Genelkurmay Başkanımız aradı, size iletilmek üzere zarf verdi, paralel yapıyla ilgili çok önemli bilgiler var, sizinle onu görüşeceğim” bahanesi ile Cumhurbaşkanının yerini öğrenebileceğini söylediğine de dikkat çekildi.
TRT baskınının anlatıldığı iddianamede, eski Muhafız Alayı Komutanı FETÖ'cü Muhammet Tanju Poshor, Yardımcısı Yarbay Ekrem Işık, Yarbay Ümit Gençer ve diğer FETÖ'cülerin, TRT çalışanı FETÖ’cü mühendis Yaşar Yüce’nin yönlendirmesiyle haber stüdyosu ve reji odasını bulduğu belirtildi. TRT’ye getirilen şüpheliler Onur Demircan, Serdar Kaya, Murat Yıldız ve Mustafa Aras’tan teknik destek alındığı kaydedildi. İddianamede, Gençer’in “Buranın genel müdürü artık benim” dediği belirtildi. Darbe planlaması kapsamında bildiriyi okumakla görevlendirilen ancak daha sonra söz konusu bildiriyi spiker Tijen Karakaş’a okutturan Yarbay Ümit Gençer’in 15 Temmuz günü darbe girişminin merkez üssü Akıncı’ya gittiği ve FETÖ’nün mahrem imamlarından Kemal Batmaz ile konuştuğu anlaşıldı. Gençer, ifadesinde, görüntülerdeki kişinin kendisi olduğunu kabul ederken, Batmaz’ı tanımadığını iddia etti.
İddianamede, telefonla görüşen Gençer’in karşısındaki kişiye “Komutanım, 2-3 dakika içerisinde yayına gireceğiz” dedi ve “Emredersiniz amiralim” diyerek telefonu kapattığı anlatıldı. Gençer, telefon görüşmesinin ardından, bildiriyi kendisinin okumayacağını belirterek, üst katta kilitli bulunan spiker Tijen Karaş’ın odasına geçerek “Tijen hanım, bildiriyi Genelkurmay sizin okumanızı istiyor” dediği aktarıldı. Darbecilerin “Bana bunu yapmayın” diyen Karaş’ı zorla stüdyoya indirdiği anlatılırken, Gençer, aşağı inerken Karaş’ı ikna etmek amacıyla “Sizi tanıyoruz, merak etmeyin. Türkiye daha iyi, daha güzel olacak, bildiriyi okuyun” dediği belirtildi. Karaş ise cuntacı Gençer’e “O işler öyle olmuyor. Herkesin canı çok yanacak” karşılığını verdiği kaydedildi. Gençer’in bildiriyi WhatsApp’ından promptera aktardığı, Karaş’a 8-10 defa tekrar ettirdikleri ve stüdyoda elinde silahla bekleyen cuntacı bir asker eşliğinde yayında bildiriyi okuttukları ifade edildi. FETÖ cuntacısı Muhsin Kutsi Barış’ın TRT önündeki vatandaşlara müdahale etmesi için helikopter yönlendirdiği, helikopterin yanlışlıkla Tanju Poshor'u yaraladığı iddianamede yer aldı.