Darbeler üzerine çok sayıda araştırmaya imza atan Uluslararası Medya Enformasyon Derneği (UMED) Başkanı Aslan Değirmenci Yeni Şafak'ın sorularını cevaplandırdı.
15 Temmuz'da yaşananları 'küresel terör şebekesi FETÖ'nün kanlı kalkışması' olarak tanımlayan Aslan Değirmenci, "Alçaklık tarihine geçen karanlık bir gece. Ezeli kardeşliğimizi ve birliğimizi hedef alan bir operasyon. Barikatlarla, Hendeklerle yapamadıklarını topyekun başarma girişimi" ifadelerini kullandı.
Millete iki vesayet modeli dayatıldığını, iki küresel terör aktörü olan 'Apo ve Feto'nun bu süreçte etkili olduğunu ifade eden Değirmenci, şu açıklamayı yaptı:
"Tarihsel oluşumu ve düşünsel temelleri tamamıyla Glaido'ya ait olan Fetoizm ve Apoizm'den söz ediyorum. Bir birinden çok zıt görünse de temel felsefeleri ve hareket eylem planları Gladio tarafından belirlenmiş iki terör örgütü. İhtiyaç halinde kullanılan, gerektiğinde maskelenen, bazen topyekun meşrulaştırılmaya çalışılan, aynı karargahtan beslenen, tabanını düşünsel anlamda zehirleyen, ülkeyi emperyalizm için kontrol altına almak için kurulan iki kardeş örgüt. Feto ile Apo üst aklın tanımıyla biraderler! Görev verildiğinde harekete geçen, ocağa değil locaya hizmet eden, iplerini tamamıyla lejyonerlere teslim eden iki terör örgütü elebaşısı. Türkiye'yi diz çöktürmekle görevlendirilen iki maşa. Bu sözlerimden farklı anlamlar çıkmasın. Bu iki isim de kendi gönül rızaları ile devşirildiler. Kendi talepleri ile bu projelerde yer aldılar. Biz sürekli olarak topu dışarıya atıp, gerçeği ıskalamamalıyız. Önce bu gönüllü lejyonerle hesaplaşmalıyız. Bu hesaplaşma zaten Gladio ve üst aklı kendiliğinden deşifre edecektir. Yüzyıllık kanlı projeleri de görülecektir."
'Feto ve Apo'nun aynı yıllarda örgütlenmeye başlandığını da belirten Aslan Değirmenci, "Temelleri aynı süreçte oluşturulmuştur. Bağımsız bir Türkiye'ye karşı Batı'nın, ABD'nin aldığı önlemler çerçevesinde iki terör örgütü filizlendirilip, büyütülmüştür" dedi.
PDY'nin elde ettiği orantısız güçle topyekun devleti işgal, PKK'nın ise tümüyle Güneydoğu ve Doğu Anadolu'yu istila etmeyi amaçladığının altını çizen Değirmenci, "12 Eylül darbesi bu iki yapıyı bilinçli bir şekilde beslemiş, 28 Şubat darbesi ise büyütmüştür" dedi.