Fetullah Gülen’in sır küpü Osman Şimşek’in darbe itirafı FETÖ’cülerde ABD’nin Gülen’i iade edebileceği korkusuna yol açtı.
ABD’deki Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyelerinin itirafları, örgütte elebaşı Fetullah Gülen’in iadesi endişesine yol açtı. Eski Polis Akademisi Öğretim Üyesi olan firari FETÖ’cü Önder Aytaç, Gülen’in, 2015’te Pensilvanya’daki örgüt kampına yerleşen Mehmet Değerli isimli örgüt üyesince “kandırıldığının ve darbeye ikna edildiğinin bizzat Osman Şimşek tarafından dile getirilmesinin” örgüte zarar vereceği değerlendirmesi yaptı.
SÜRECİ TETİKLEYEBİLİR
FETÖ’nün kritik isimlerinden Aytaç, Şimşek’in yaklaşık iki hafta önce 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde yaptığı açıklamalara ilişkin Twitter hesabından paylaşımda bulundu. Aytaç, 25 yıldır Fetullah Gülen’in yanında yer alan ve örgütün önde gelen isimlerinden Osman Şimşek’in sosyal medya videosunda yaptığı açıklamalara karşılık bu tarz ifadelerin delil olarak gösterilip “Gülen’in iadesine uzanabilecek bir süreci” tetikleyebileceği değerlendirmesinde bulundu.
DİZİNİN DİBİNDE YETİŞTİ
ABD’ye firar eden Aytaç, Şimşek’in iftiralarının, eski Zaman gazetesi çalışanı firari FETÖ’cü Ahmet Dönmez’in daha önce 35-40 bölümlük bir yazı dizisiyle anlattığı örgüt içi kavgaların “birinci elden doğruluğunu” ispat etmekten başka bir işe yaramadığını savundu. Aytaç, Osman Şimşek’in, FETÖ elebaşı Gülen’in “dizinin dibinde yetişmiş biri” olduğunu savunurken, Şimşek’in itiraflarının örgüt tabanında tahmin edildiğinden çok daha büyük ve “olumsuz” sonuçlar doğurabileceği, Gülen’in manipüle edildiğinin bizzat talebesi Şimşek tarafından doğrulanmasının örgüt üyelerinin sözde fetva ve talimatlara güvenini sarsacağını ileri sürüyor.
GÜLEN’İ SUSTURABİLİRLER
FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in iade edilme ihtimalinin güçlenmesi durumunda örgüt içindeki bir yapının, Gülen’i hedef alabileceği ihtimalini dillendiren Aytaç, Gülen’in aslında şu an bulunduğu kampta “zannedildiği gibi güven içinde olmadığını” söyledi. Aytaç, “Özellikle cemaatin üst düzey yönetici kitlesi, olası iadesi durumunda Hocaefendi’nin sessiz kalmasını sağlayacak girişimlerde de bulunabilir.” sözleriyle de örgüt içindeki panik ve güvensizlik durumunun ulaştığı noktayı gözler önüne serdi.