Cumhurbaşkanı Erdoğan: Afgan halkının huzuru için her türlü iş birliğine hazırız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TVNET canlı yayınında aralarında Serhat İbrahimoğlu’nun da olduğu gazetecilerin sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Afganistan'daki gelişmeler

Bazı ülkeler Suriye'de olduğu gibi Afganistan'a terör ve göç olarak bakıyorlar. Bunlar gelmezse sorun yok diyorlar, mantık bu. On yıllardır izlenen yanlış politikalarla bu halde. Afganistan kardeş bir ülke. Afgan halkının İstiklal Savaşı'nda verdiği desteği unutmamız imkansız.

Taliban'ın Türkiye'ye yaklaşımı köşeli değil, daha dikkatli. Temenni ediyorum ki, bundan sonra da aynı hassasiyet devam edecektir.

Mesele, öncelikle Afgan makamlarıyla bir anlayış birliğine varmaktır. Örneğin Libya'daki gibi bir anlaşmayla da çözebiliriz.

Yürütülen görüşmelerde bizler belirli gelişmeler kaydetmiştik. Ülkemizin sunduğu şartlar muhataplarımız tarafından kabul etmişti. Taliban kontrolü eline alınca yeni bir tablo oluştu. Görüşmelerimizi artık buna göre sürdürüyoruz. Doha'da bir süreç var, bunu yakından takip ediyoruz.

Diplomatik temasların sıklığı

Bu ara trafiğimiz çok yoğun. Bu hafta sonuna kadar Merkel ile bir görüşmemiz olacak. Sayın Putin ile de hafta sonu görüşeceğiz. Avrupa'dan birçok ülkenin lideriyle de görüşeceğim. Bugün Etiyopya Başbakanı'nı kabul edişimiz yeni değil. Etiyopya ile siyasi ilişkilerin 125. yıl dönümünde gerçekleşmesi hasebiyle daha önem arz ediyor.

BAE ile siyasi ilişkiler

Bu tür iniş çıkışlar olabilir. Burada da benzer durumlar oldu. Şu an itibarıyla birkaç aydır görüşmeler yaparak, belli bir yere gelerek bundan sonraki süreçte de emirle de görüşme yapma durumumuz olacaktır. Bu görüşmelerle birlikte de bölgedeki bazı sıkıntıları aynı kültürün inancın mensupları olarak gidermiş oluruz. Biz bölgenin aktörlerinin kendi sorunlarını birlikte çözmelerini önemsiyoruz.

Afganistan'dan Türkiye'ye getirilen vatandaşlar

Afganistan'daki vatandaşlarımızın güvenliği ve huzurunu temin etmek bizim bir numaralı önceliğimiz. Özel uçak seferleri ile tahliye işlemleri sürüyor. Biz bu çalışmayı askeri havalimanı üzerinden yapıyoruz. Ortak tek pist var. Vatandaşlarımıza yönelik çalışmaları koordine etmesi için Dışişleri Bakanlığı öncülüğünde Afganistan Destek Koordinasyon Merkezi oluşturduk. Devletimizin tüm imkanlarıyla yanlarında olduğunu vurguladık. Bu vesileyle ülkemize dönmek isteyenlerin bilgilerini toparlayarak bildirdik. Bugün de 201 vatandaşımızı İslamabad üzerinden Türkiye'ye getirdik. Toplam 552 kişiyi tahliye etmiş vaziyetteyiz. Vatandaşlarımızı kargaşa alanından askeri alana taşıyarak süreci başarılı şekilde sürdürdük.

Göçe karşı mücadele

Düzensiz göç ile mücadele konusunda büyük bir çaba harcıyoruz. Sınır güvenliği için farklı uygulamaları devreye aldık. Sınırlarımızın tamamı duvarla örülecek. Ağrı ve Iğdır'daki çalışmalar tamamlandı. Hakkari'de yarısına geldik. Van'da da çalışmalar sürüyor. Şu an 157 kilometresi tamamlandı. Kalanını hemen bitireceğiz. Sadece göç değil terör için de önemli bir duvar. Tamamlanan duvar uzunluğu hızlı şekilde artacak. Bunları termal kameralarla takip ediyoruz. Aydınlatma sistemiyle de donatılmış durumda. 79 kilometre boyunca düzensiz göç hareketlerini sürekli izleyip müdahale ediyoruz.

"Erdoğan NATO toplantısında Biden'e söz verdi" iddiaları

Sel felaketleri

Sel afeti önce Artvin ve Rize'de başladı. Ben de hemen ertesi gün bölgeye gittim. Zaten bunlardan bir tanesi de benim baba ocağım Güneysu ilçesiydi. Daha sonra oradan Arhavi'ye geçtik. Durumları yerinde inceledik. Bu bölgelerde metrekareye düşen yağış miktarı bilen afetin büyüklüğünü göstermeye yeterlidir. Batı'da da Bartın, Sinop ve Kastamonu'daki felaket Doğu Karadeniz'dekinden büyük bir afet. Selin yaşandığı bölgelerdeki geçmişle karşılaştırınca çarpıcı bir tablo ortaya çıkıyor.

Sel nedeniyle Kastamonu'da 62, Sinop'ta 15 ve Bartın'da da 1, toplamda 78 can kaybımız oldu. Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum.

Bakan arkadaşlarım yarın kabine toplantısı için Ankara'ya gelip geri gidecekler. Sel bölgesinde 10 binden fazla arkadaşımız görev yapıyor. Toplamda 2 bin 400'den fazla vatandaşımız tahliye edildi. Sel nedeniyle yolları kapanan yollarımıza havadan jeneratör naklederek Türkiye'de bir ilki gerçekleştirdik. Selden etkilenen yerleri afet bölgesi ilan ederek, ödemelerini erteledik. Vatandaşlarımızın eşya zararlarını karşılayacağız, evleri yıkılanlara yeni ev yapacağız. TSK kaydırma köprü sistemini bölgeye getirerek karşıdan karşıya geçişleri rahatlattı. Bunlar savaş zamanlarında görülür ilk defa bir afette bunları yaptık.

Gönlüm bunu istemiyor ama söylemek zorundayım. Biz ne zaman bir ve beraber olacağız. Hangi şartlarda beraber olacağız. Her zaman karalamak için bir şeyler mi söylemek lazım? Yapılması gereken bir şey vardı da yapılmadı mı? Antalya'da, Rize'de bunu gördüm. Burada da bunu gördüm. Bu muhalefetin karalama dili ne zaman yok olacak? Gerçekten bunlar çok üzücü. Onlar bunu yapsa da yapmasa da görevimizi yaptık, yapmaya devam ediyoruz.

Eleştiriler başladı, "AFAD'a para mı verecekmişiz?" diyorlar. Sen cebren AFAD'a para verecek değilsin? Senden kimse gırtlağını sıkarak para istemiyor. Hayırda bulunmak isteyen verir, hayırdan bulunmak istemeyen vermez. Veren olmak isterse de önünü kesme.

Beni birçok hayırsever arıyor. "Ne yapabilirim" diye soruyorlar, AFAD'ın hesabına nakdi olarak yapın diyorum. Yapmamız gereken bu.

Dere yatağına konut yapımını ta belediye başkanlığımdan beri aksini söylemişimdir. Sakın ha dikey mimariye tevessül etmeyin, aşırı yüksek binalar yapmayın demişimdir. Bunları söylerken tecrübelerden yola çıkarak söyledim. Dere yataklarında debisi yüksek akış olduğu zaman binaların altını alıyor. Rize'de eskiden ağaçlar vardı. Ağaçları kesip yerine çay diktiler. Gübre verirken de azot ağırlıklı gübre verdiler. Bu gübre de toprağı yaktı. Yakıp eritmesiyle birlikte de yağmurla buluşup lapa haline gelip akıp gidiyor. Kökler çayda yatay, ama ağaçlarda dikey. Kimse bizi dinlemeyip bildiğini okuyor. Diğer yerlerde de durum aynı. Antalya, Muğla buralarda yaşanan olaylara baktığımızda benzer olayları yaşadık. Oralarda da öyle binalar yapılmış ki her an tehdit altındalar. Attığımız adımlarla bu binaları yeniden yapacağız. Zemin artı 1-2 gibi daha iyi şartlara taşıyalım istiyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız çalışmalarını başlattı.

Afet bakanlığı kurulacak mı?

Meteoroloji tahminlerde bulunuyor, bazen tahmin ediliyor bazen edilemiyor. Biz meteoroloji haberlerini zamanında alıyoruz diyebiliriz. Peki tedbirler? Kurumlarımızın ciddi çalışmaları var. Ama buna rağmen bazen altında kalkamıyorsunuz. Örneğin Yatağan Termik Santrali, her türlü tedbiri aldık. Hamdolsun yanmaktan patlamaktan kurtardık. Hatalarımız olmuş olabilir ama bazı şeylerde de diyeceğiz ki insanoğlunun gücünün üstünde şeylerdir. Bunu da göz ardı edemeyiz.

Muhalefetin asılsız ithamlarla iktidarı hedef alması

Bir yerde sel baskını var. Sen bu afette ne yaptın? Bunu ortaya koy? Yok. Benim altı tane bakanım gece gündüz demeden sürekli bu bölgelerde görevli olarak bulundular. Hala oradalar yarın gelecekler.

Yalan terörü sürekli olarak mücadele ettiğimiz bir şey oldu. Yangınlarda uçak meselesinden cehalet ve kasta kadar birçok şeyi görmedik. Uçak, helikopter görmedim diyorlar arkalarından geçiyorlar. HES patladı, yıkıldı diyorlar. Baraj dediğin olay borularla suların aktarıldığı sistem olur mu?

Ben sosyal medyaya olumlu bakmıyorum. Sosyal medyayla mücadeleyi sürdüreceğiz. Yalan ve iftira kampanyasının başında da muhalefet partilerinden siyasiler bulunuyor. Buraları kendilerine yuva edinmişler. Vatandaşımızı muhalefetin başını çektiği yalan rüzgarına karşı dikkatli olmaya çağırıyorum. İnşallah meclisin açılmasıyla gereken adımları atarak denetleyeceğiz.

Koronavirüs salgınıyla mücadele

Toplam aşı sayısında 86 milyonu geride bıraktık. Bizim özellik şehir hastanelerimizi çok ciddi bir işlev icra etti. İlk dozda 45, ikide 34 ve üçüncü dozda da 7 milyonu geçtik. İnşallah vaka sayılarını da düşüreceğiz.

Yerli aşıyı tahmini olarak yıl sonunda bitireceğiz. Dışa bağımlılığımızı azaltmayı hedefliyoruz.

Okullar açılması süreci

İnşallah yüz yüze eğitim olacak. Bakanımla dün akşam görüştük. Yüz yüze eğitimi başlatacağız ve yavrularımız öğretmenleriyle çalışmaya başlayacaklar.

Eğitim sistemimiz gayet güzel bir yerde. Milli Eğitim Bakanımız affını istirham etti. Biz de bu talebi yerinde bulduk. Hayırlısı olsun diyerek yardımcılarından bir tanesini Mahmut Beyi bu göreve getirdik. O da özellikle eğitim camiasını tanıyan bir arkadaşımız. Onunla birlikte süreci devam ettireceğiz.

Yeni anayasa çalışmaları

Devlet Bey kendi hazırlıklarını bana daha önce gönderdi. Ben de çalışmayı yürüten arkadaşlarıma bu taslağı verdim. Arkadaşlarımız da çalışmalarını yaptılar. Biz de çalışmalarımızı belirli noktaya getirdik. Nihai netice ortaya çıkınca Bahçeli'ye takdim edeceğim. Sonrasında değerlendirmeye alacağız.

Muhalefetin erken seçim çağrıları

Biz bunu artık unuttuk. Hedef Haziran 2023. Biz de Devlet Bey de çok kez söyledi. Muhalefetin başka işi gücü yok. Sürekli bunlarla meşgul oluyor. Bunlarla meşgul olunca netice olacağını sanıyor. Defalarca söylediğimiz halde devam ediyorlar. Sizin ülkeye bir katkınız var mı? Bunların böyle bir derdi var mı, yok. Bunlar netice alacağından değil hedef saptırıyorlar. Bu ülke artık açıklanan yol haritasını değiştirmek isteyenlere fırsat vermeyecek. Bizim işlerimiz var çalışıyoruz. Bunlara bu fırsatları vermedik, vermeyeceğiz. Bu seçimin tarihi bellidir.