Partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan "Koalisyon güçlerini Suriye’ye kim davet etti bilmiyorum. Rejim değil. Ama Rusya’yı rejim davet etti bunu biliyorum. Kökü sağlam olan ağacı rüzgar deviremez gerekirse 7 düveli karşımıza almak pahasına bu milletin haysiyetini yere düşürmedik, düşürmeyeceğiz" açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
Artık beş devlet bir milletiz. Bölgede güçlenerek yürüyeceğiz. Türk Konseyi koordinasyon komitesinin kurulmasını kararlaştırdık.
Suriye'de 9 Ekim saat 16'da başlattığımız Barış Pınarı harekatı başarıyla devam ediyor. Bu işi bölücü terör örgütüyle mücadele bakımından, 40 yıllık Suriye sorunu bakımından mazisi var. 40 yıldır on binlerce vatandaşımızın canına mal olan, ülkemize maliyet getiren terör örgütünün nasıl büyüdüğünü daha iyi anlıyoruz. Müttefiklerimizi yüzümüze baş konuştuğu, arkamızdan başka işler çevirdiği açığa çıkmıştır. Türkiye'nin tavrı barıştan, esenlikten yana olacaktır.
"Ey Arap Birliği ne kadar Suriyeliyi kabul ettiniz?"
Ezilen horlanan Kürt kardeşlerimize ve Türkmen kardeşlerimize hakkanyetle davranılması için ısrarcı olduk. Esed'in kendisine söylemiş bir liderim. 4 milyon Suriye'den gelen mülteciler var. Mülteciler için yaptığımız harcama 40 milyar doları açtı. Bu mülteciler bize malesef ifadeyi kullanmakta bile edep ettiğim Arap ligine hiç yakışmıyor. Acaba siz ne kadar Suriyeliyi kabul ettiniz? Siz Suriye'yi Arap liginden çıkardınız.
DAEŞ İslam ve Müslümanların en büyük düşmanı ve yüz karasıdır. DAEŞ'in bölgemizde çöküşünü El-Bab'da başlattık. 3 bin DEAŞ'lıyı etkisiz hale getirdik. Güya biz DAEŞ'e karşı müşfikmişiz. Fırat Kalkanı'nın ardından Rakka ve Deylizor olmak üzere Suriye'deki diğer yerleri de özgürleştirmeyi teklif ettik. Müttefikler Türkiye gibi meşru güç yerine PKK gibi teröristleri tercih ettiler. Hala onlarla beraberler.
"Önümüzde 2 yol vardı"
- Önümüzde 2 yol vardı. Ya Avrupa ve ABD'de yazılan senaryoda bize biçilen role teslim olacak ya da mücadele edecektik. Türkiye'nin mazisinde teslim olma seçeneği asla olmamıştır. Biz de yapmamız gerekeni yaptık. Devletini kurmuş bir millete başka türlüsü zaten yakışmazdı.
Suriye'de Türkiye'nin başlattığı operasyonun ardından DAEŞ tehdidi kalktıktan sonra başka bir manzara bulduk. Bir taraftan rejim insanları katlederek ilerliyordu, YPG, sınırlarımız dibinde bir terör koridoru oluşturuyordu.
"Bizi kimse aramadı"
Bugüne kadar bizi kimse aramadı. Bunlara hiç güvenmeyin, bunlara güvenilmez. Bunların derdi, ummuyorlardı. Türk ordusu bu kadar süratle mesafe alacağını ummuyorlardı. Hesap tersine dönünce aramaya başladılar. Sadece terör örgütü temsilcilerini yönlendirmesiyle bizi itham etmeye kalktılar hepsine gereken cevabı verdik, veriyoruz. Bu yeni karşılaştığımız bir durum da değil. 15 Temmuz Darbe Girişimi'nde de yalnız bırakılmıştık.
"Bu devran elbet dönecek"
Teröristler kapılarınıza dayandığında, vatandaşlarınız ölüp yaralanırken bakalım teröristleri destekleyenlere siz neler diyeceksiniz, nasıl davranacaksınız. Bu dünya etme bulma dünyasıdır. Gelin terörle mücadelede Türkiye'nin karşısında değil yanında durun, en azından karışmayın.
"Nasıl izah edeceksiniz?"
- NATO üyesi ülkelere sesleniyorum. Bu PKK, YPG ne zaman NATO'nun üyesi oldu da benim haberim olmadı. 30 bin tır silah ve mühimmat teröristlere nasıl verildi? 90 km'yi aşkın tüneller var Suriye'de. Bunun çimentosu Fransız firmasından geliyor. Ne ile izah edeceksiniz. Bunların durumu deve kuşu gibi saklayamıyorlar. Bunların da hesabını verecekler.
Sivil katliam iftirası
En büyük iftira sivil katliam iftirasıdır. Türkiye hiçbir zaman sivil katliam yapmamıştır, yapmaz. Bize bu ithamı yöneltenlerin geçmişleri sivil katliamla doludur. Sivil katliamı görmek istiyorsanız, Suriye'nin Halep'inden İdlip'ine, Türkiye'nin ayak basmadığı yerlere bakın. Afganistan'a bakın. Arakan'a bakın. Kafkaslar'da yukarı Karabağ'a Balkanlarda Bosna'ya bakın. Türkiye'nin müdahalesinden önce Kıbrıs'a bakın. Filistin'e bakın. Bölücü terör örgütünün kadın, çocuk yaşlı demeden ülkemizde yaptığı 40 yıldır terör eylemlerine bakın. Aynanın karşısına geçin, ellerinize bulaşmış masum kanına bakın. Türkiye'yi sivil katletmekle suçlayanların gözü kör vicdanı kararmış demektir.
Kimse bize taammüden hedef alınmış sivil hedef gösteremez. Kiliseden sniperlarla ateş ediyorlar, neden kiliseyi vuralım diye. Biz hassasız. Bunlar bizim topraklarımızda da değil. Öyle bir dezenformasyon yaptılar ki güya biz ibadethaneleri bombalıyormuşuz. Barı medyası bunları kullanmaya çalıştı.
"Size teklifimiz var"
Şu ana kadar 1222 km alanı teröristlerden temizledik. 6 hususu anlatmak istiyorum:
1- Türkiye Suriye'de ne Kürtleri ne Arapları ne de başka kesimi değil sadece teröristleri hedef alıyor. Ülkemiz işgal değil terörle mücadele harekatı yürütüyor.
2. Korunup kollanan PKK, şantaj mensubu DAEŞ'lıları serbest bırakmaya başladı. Kimin eli kimin cebinde belli. Asla teröristlerle arabuluculuğa soyunmayın.
3. Türkiye Suriye'nin toprak bütünlüğüne ve siyasi birliğine saygılıdır. Biz sadece inşa ihya ederiz.
4-Barış Pınarı harekatında önceden ilan ettiğimiz 30-35 km derinliğe ulaşana kadar sürecektir. Bu yolda bize destek olanları da ayağımıza taş koyanları da not alıyoruz.
5. Güvenli yerlerde 3 milyon Suriyelinin geri dönüşü için çalışmalar yapıyoruz.
6- Türkiye teröristlerle pazarlık yapılmayacağını bilecek kadar tecrübe sahibidir. Biz bu yola asla tevessül etmeyiz.
Ekonomiye yönelik tehditler
- Bizi ekonomik yaptırımlara tehdit edenlere diyoruz ki, azdan az gider, çoktan çok gider. Bizde açtığınız yaranın çok daha büyüğü sizin ekonominizde açılır.
Ülkenize girme yasağı koyacaksınız. Hayırlı olsun. Gelmezsek ne olur, çok mu meraklıyız. Biter miyiz batar mıyız? Vize yasağı koyuyorlar. Bu siyasetten nasibini almış insanlara yakışır mı? Siyaset duygusallık sanatı değildir.
"Asıl hedef ülkemizin bekasıdır"
Asıl hedef milletimizin ve ülkemizin bekasıdır. NATO'nun 5. maddesini uyguluyoruz.
- Koalisyon güçlerini Suriye’ye kim davet etti bilmiyorum. Rejim değil. Ama Rusya’yı rejim davet etti bunu biliyorum. Kökü sağlam olan ağacı rüzgar deviremez gerekirse 7 düveli karşımıza almak pahasına bu milletin haysiyetini yere düşürmedik, düşürmeyeceğiz.
Şehitler tepesi hiç boş kalmayacak olsa da hak ve hakikat için mücadeleye devam edeceğiz. En büyük hesabın Allah'ın hesabı olduğu inancıyla doğru bildiğimiz yolda yürümekte kararlıyız. Biz dik durup bir ve beraber olursak kimse bizim sırtımızı yere getiremez.
Barış Pınarı harekatı bölgesinde ve diğer yerlerde mücadele eden kınalı yavrularımıza başarılar diliyorum. Ülkemizin yanında mücadele eden ve 46 şehit veren Çeşitli spor müsabakalarında şampiyon olan sporcularımızın Mehmetçiklerimize vermiş oldukları selamın kendilerine başarı ile dönmesini Allah'tan niyaz ediyorum.