EDISYON:

'Cumhurbaşkanı nasıl oluyor da yaşıyor'

Yeni Şafak
Fazlı Şahan
17:2315/07/2017, Cumartesi
G: 15/07/2017, Cumartesi
Yeni Şafak
Arşiv
Arşiv

Ravza Kavakçı Kan, içini yakan duygularını paylaştı. Yabancı bir muhabir o gece bunu sordu: Cumhurbaşkanı nasıl oluyor da yaşıyor

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakçı Kan, 15 Temmuz darbe gecesi ve bundan sonra darbe olma ihtimalini paylaştı. O gece kendisiyle telefonda görüşen yabancı bir kanal ile yaptığı konuşmanın detaylarını anlatan Kan, “Darbe gecesi bilgi paylaşmak için bir çok yabancı kanala konuştuk. Bir tanesi bana ‘Nasıl oluyor da Cumhurbaşkanı açıklama yapacak, nasıl oluyor da hayatta’ sorunca ben kendimi kaybettim. Bana bunu mu soruyorsunuz diyerek tepki gösterdim. Bu soruyu soramazsınız dedim. Bu bana çok ilginç geldi. O günkü şoklardan bir tanesi de oydu” dedi. Kan, o gece ile ilgili şunları söyledi:

“Gece Meclis perşembeden cuma sabahına kadar çalışmıştı. Onun için sabah İstanbul’a yola çıktık. Ben kızım şehir dışında okuyor onu hiç görememiştim. Cuma ve Cumartesiyi onunla geçirmek istemiştim. Pazar günü de onu yolcu ederim diye düşünüyordum. Ankara Çankaya’da oturan ailemden telefonlar geldi. İstanbul’da Köprü’de bir şeylerin olduğuna dair haberler geliyor diye beni aradılar. Kuzenlerime niye panikliyorsunuz bir şey yok endişelenmesinler diye gerçekten böyle bir şey olacağını aklıma getirmediğim için onları sakinleştirmeye çalıştım.”

Milletvekili grubundan yazışmalar başladı

“Milletvekili grubumuz var, orada yazışmalar başladı. Haberler artınca bakanlarımızdan ve milletvekillerimizden birkaç kişiyi aradım. Meclis başkanımızla konuştuğumda kendisi Başbakanlığa geçtiklerini sonra Meclis’e gideceklerini ifade edince, tamam efendim ben sizi tutmayım dedim. Biz zaten evden saat 23:00 gibi çıkmıştım. Anadolu yakasında olan milletvekillerimizle istişare ettik. Yol durumunu öğrendik. En yakın ilçe teşkilatına gitme konusunda mutabık kaldık. Ataşehir teşkilatına gittim. Sokakta büyük bir kalabalık vardı. Önce talimat bekledik, ne yapmamız yönünde. Sayın Başbakanımızın açıklaması yeni çıkmıştı, Cumhurbaşkanımızın açıklaması olmamıştı iyi haberini almıştık. Yoğun bir trafik oldu. Farklı illerimizden Cumhurbaşkanımız ile ilgili bilgi var mı diye beni arayanlar oldu. İyi olduğu haberini söyledim. Her şey yolunda birazdan bize talimat gelir şeklinde.”

Karşıya geçmek için büyük mücadele verdik

“Ataşehir teşkilatında süreci takip ettik. İl başkanımız ile konuştum, o da teşkilatı havalimanlarına yönlendirmemizi söyledi. Bizde o şekilde teşkilatlarımızı yönlendirdik. Ben karşıya geçmek için çok büyük mücadele verdik ama imkan olmadı. O arada geri döndük yoldan. Ertesi gün Meclis’in açık olacağına dair mesaj geldi. Meclis’in olağanüstü toplanacağına dair o mesaj da gelince sabah 07 gibi eve gelip sabah namazını kılıp yola çıktım. Erken yola çıkan milletvekillerimiz ile konuştuk. Hangi güzergahı takip etmemiz için bilgi verdiler. Şoför arkadaş Tuzla’da ona ulaşana kadar bayağı mücadele ettim.”

Darbe boyutunu aklım almıyor

“Hiçbir zaman inanç noktasında aynı noktada değildik. Bu boyutta olabileceğini aklım almıyor. Birkaç olay beni hayrete düşürdü. O gece çok canlı bağlantı yaptık. Bilgi aktarmak önemli. İngilizce konuşuyoruz. Birazdan Cumhurbaşkanımız açıklama yapacak. Üzerimizden jetler alçaktan uçuyor. Bize gelen bilgileri paylaştım. Karşıdaki muhabirin bana sorduğu sor şu, ‘Nasıl oluyor da Cumhurbaşkanı açıklama yapacak nasıl oluyor da hayatta’ o soru ile ben kendimi kaybettim. Dedim ki bana bunu mu soruyorsunuz diyerek tepki gösterdim. Bu soruyu soramazsınız dedim. O anda Cumhurbaşkanımız açıklama yapmamış karşı tarafta ki muhabir bana nasıl oluyor da hayatta gibi bana soru soruyor. Bu bana çok ilginç geldi. O günkü şoklardan bir tanesi oydu.”

İçimi yakan duygu

“Meclisten ilk mesaj geldiğinde kızım ve eşim arabaydı milletvekillerimiz derhal Meclis’e gelsin. Daha sonra bir mesaj daha geldi. Ankara ve yakın illerden olanlar Meclise gelsinler diye. O ilk mesaj geldiğinde benim reaksiyonum eşim ve kızıma siz arabadan inin ben Ankara’ya gidiyorum. Onlarda bizde gelelim dedi. Onların hem benim dikkatimi dağıtmalarını istemedim hem o duygu değişik bir duyguydu. İçimi yakan Meclis’te arkadaşlarımın yanında olamamaktı. Ama sabaha doğru hepimizin farklı görevleri vardı. Sabaha doğru Meclis’e vardığımızda hala savunma mekanizması devreye giriyor. Meclis’e geldiğimde olayın mehametini anlamaya başladım. Bir kısmını şehit cenazelerimizde olayın yavaş yavaş boyutu hissedilmeye başlandı.”

Darbeleri yaşadık

“Ben 1980 darbesini hatırlıyorum. 28 Şubat’ı yaşadık. Bu boyutta bir şey bir de bu Türkiye’de olamazdı. Ağır aksak bir çok engelle demokratikleşme süreci yaşandı. Herkes belirli şeyleri kabul etmişti. Gezi olayları başka şeyler dış etkenler böyle bir darbe olacağını Türkiye’de biliyorduk. Ama şimdi de biliyoruz ki evet bu millet sayesinde asla yapamazlar böyle bir şey. Bizim de dikkatli olmamız lazım.”

Darbeye cesaret edilemez

“Cesaret edilemez. Ben herkesin görüşüne saygı gösteriyorum. Görüşüne güvendiğim kişiler belki alt seviyelerde az sayıda olabilir onlarda Allah’ın izniyle onlarda ayıklanır. Bu şekilde o gün yaşadığımız şekilde bir şey olması mümkün değil.”

#15 Temmuz darbe girişimi

Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.

Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.