Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz anma etkinliklerinde konuştu. Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"İnancımıza göre şehitler ölmez. Bize düşen şehitlerimizin aziz hatıralarını yaşatmaktır. İşte bu amaçla İstanbul ve Ankara'da darbe direnişinin sembolleri haline gelen mekanlarda anıtlar inşa ettik.
İstanbul'da 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nün Anadolu yakasında ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önündeki anıtları darbe girişiminin yıl dönümünde açacağız. 23.15'te Şehitler Köprüsü'nde başlıyoruz. 15 Temmuz'u 16 Temmuz'a bağlayan gece yapacağımız açılışa tüm milletimizi davet ediyoruz. TBMM’nin önünde de bir anıt yapıp onu da inşa edeceğiz. Bir diğerini de TOBB Marmaris’te inşa edecek.
Hala 15 Temmuz'u anlamayan gafiller olduğunu görüyorum. Bunların başında ana muhalefet partisinin başındaki zat geliyor. Kendisi yaptığı eyleme adalet yürüyüşü adını vermiştir. Olsa olsa sözde adalet yürüyüşü olabilir. Ama talepleriyle bu kavramı ne kadar yanlış anladığını göstermiş oldu. CHP Genel Başkanının sözlerini duyunca aklıma hemen Mevlana hazretlerinin adalet tanımı geldi.
Cezaevinden çıkmasını istedikleri Mardin Belediye Başkanı epey yürüyebiliyor. Hani hastaydı bu? Nasıl hasta bunlar? Arkasında PKK terör örgütünün olduğu kişilerle beraber nasıl yürüyorsunuz? Bunlar kardeşlerimizin katili değil mi?
Onlar FETÖ'nün avukatlığına soyunabilir, PKK'lıları YPG'lileri destekleyebilir, onlar ülkesine ve milletine ihanet etmiş herkesi kucaklayabilir ama biz bunların hiçbirini yapmadık, yapmayacağız.
Teröristleri destekleyen herkesi yaptıklarını pişman edeceğimize ahdettik. Ana muhalefet partisinin lideri darbe girişimi gecesi köşe bucak saklanmak yerine darbecilerin karşısına çıkmış olsaydı bu yürüyüşü farklı yorumlayabilirdik. 15 Temmuz gecesi havalimanına indiği zaman, hemen oradaki kendi arkadaşlarıyla, havalimanındaki tankların oradan çekilmesini isteyip, Bakırköy Belediye Başkanı'na kaçan o değil mi? Utanmadan, sıkılmadan 'Oteller kapalıydı, onun için belediye başkanımızın evine gittim' diyen o değil mi? Eğer 'Cumhurbaşkanımızın geleceğinden haberim olsaydı beklerdim' diyen o değil mi? Benim gelmeme ne gerek var? Milletim oradaydı."
Hükümetimiz yürüyüşte bir zarar gelmesin diye tüm tedbirleri aldı. Hala utanmadan, batıda farklı şeyler anlatabiliyorlar. Özgürlüklerin garantisi Türkiye'de AK Parti'dir.
Sokakta aranan adaletin adı intikamdır. Bu da vandallıktır. Sokaksa sokak diyen, tehdit eden bu kişi asıl kendisinin sokağa çıkamaz hale geleceğini iyi bilmelidir.
7 Ağustos buluşması için son ana kadar 'gelmeyeceğim' dedin. Birçok dayatmalarla gelmek zorunda kaldın ve geldin. Sonra 7 Ağustos buluşmasıyla ilgili olumsuz açıklamalarda bulundun. Çünkü oradaki o hava, o güzellik senin karakterine uymuyor.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin söylediklerinden mutlu olanlar FETÖ'cülerdir, PKK'lılardır. Ben buradan Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy veren vatandaşlarıma sesleniyorum: Kandil'den bu yürüyüşü alkışlayanlarla beraber misiniz, sizlere sesleniyorum."
Başbakan Binali Yıldırım, 15 Temmuz anma etkinliklerinde konuştu. Yıldırım'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"O gece sokağa çıkan vatandaşlarımız bilerek ve isteyerek çıkmışlardır. Ailelerimiz geleceğe sahip çıktı.
Bir millet ayağa kalktı namusunu çiğnetmedi. Buradan söz veriyoruz, bu aziz vatanı namert ve kalleşler çökertemeyecek.
Bu ezanlar dinmeyecek. Hiçbir güç bizi ayıramayacak.
FETÖ'cülerin mahkemelerde tiyatro oynamaları alacakları cezaya engel olmayacak. Bütün suçlular cezalandırılıncaya kadar bize uyku yok. Bu millete yapılan kötülüğün hesabını soracağız.
Şehitlere mahçup olmaktansa kara toprağa girmeyi tercih ederiz.
15 Temmuz, bu mücadelenin zirvesi ve sembolüdür. Milli iradenin zaferinin kahramanlarını bilimsel bir çalışmayla analiz ederek bu hizmeti sunan arkadaşlarımızın önemli bir iş başardığına inanıyorum."
