Cumhurbaşkanı Erdoğan: PKK için yolun sonu göründü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında toplanan Kabine Toplantısı sona erdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen ve dört saat süren toplantının ardından açıklamalarda bulundu.

Biz bugüne kadar hep kendimizle yarıştık çıtayı daima yukarıya taşıdık.

Dezenflasyon süreci hızlanacak.

Enflasyonu körükleyen fırsatçılarla mücadelemiz yeni yılda da devam edecek.

Deprem yatırımları gündemimizdeki yerini 2025 yılındaki bütçemizde de koruyor.

Deprem turistleri ne yaparsa yapsın biz en son hak sahibi vatandaşımız da güvenli yuvasına ve ticarethanesine kavuşana kadar çalışacağız.

Halkın kaynaklarını toplumun çeperlerinden başlayarak halkımızın tamamı için kullandık.

2025 yılında da halkımızın ihtiyaçlarını göz etmeyi sürdüreceğiz.

22 yıldır durduğumuz yer bellidir.

Biz kaderini ülkenin ve milletin kaderiyle özdeşleştirmiş bir hükümetiz.

Muhalefet 2025 bütçe görüşmelerini terörize etmeyi sürdürdü.

Ana muhalefetin siyaset tarzında zerre miskal tekamül yaşanmıyor.

2025 yılının muhalefet zihniyetinde ve tarzında asgari düzeyde de bir iyileşmeye kapı aralamasını ümit ediyoruz.

Merkez Bankamızın rezervleri düzenli olarak artıyor.

Brüt rezervlerimiz geçen hafta 163,5 milyar dolara çıktı ve şu ana kadar ki en yüksek seviyeyi gördü.

İstihdam son bir senede 1 milyon kişi arttı.

Katar Emiri Şeyh Temim kardeşimin ülkemizi ziyaretinde başta güncel meseleler olmak üzere pek çok konuyu görüştük.

Sayın Mikati'nin ülkemizi ziyareti bizim için son derece kıymetliydi.

Bu süreçte ülkemize ve şahsımıza yönelik güveni boşa çıkarmayacak, tüm imkanlarımızla Lübnan'ın yanında olacağız.

Von der Leyen ile görüşmemiz de oldukça verimliydi.

Türkiye'nin AB'ye tam üyelik perspektifini güçlendirecek yeni bir vizyona ihtiyaç duyulduğunu kendilerine ilettik.

8 Aralık'ta Şam'ın düşmesi ve Esed'in kaçmasıyla birlikte Suriye'de yepyeni bir dönem başladı.

Suriye devriminin ortaya çıkardığı yeni durum tüm dünyanın ilgisini yeniden bu ülkeye çevirdi.

Suriye krizinin ilk anından itibaren hep tarihin doğru tarafında yer aldık.

Suriye'nin kardeşi olarak yeni süreci en iyi biz okuduk.

Bu süreçte imtihanımız 14-28 Mayıs seçimleri döneminde yürütülen alçakça kampanyaya karşı göğsümüzü siper etmek olmuştur.

Hem seçimleri kazandık hem de Suriye zaferine giden yolun taşlarını döşedik.

Türkiye'de eğitim almış, milletimizle gönül bağı olmuş kardeşlerimizi çeşitli makamlarda gördükçe Rabbimize hamdediyoruz.

Ziyaretlerimiz artarak devam edecek.

İsrail fırsatçılık yapsa da er ya da geç işgal ettiği topraklardan çekilecektir.

Daha önce söyledim. Elinde 50 bin Gazzeli masumun kanı olan Netanyahu'nun tuttuğu yol, yol değildir.

Daha çok kan dökerek, daha çok can alarak, daha çok toprağı işgal ve istila ederek varılacak yer sadece daha fazla güvensizliktir, huzursuzluktur.

İsrail'de şayet bir devlet aklı varsa bunu ne kadar erken idrak ederlerse o kadar iyi olacaktır.

Suriye'nin toprak bütünlüğünün ve üniter yapısının her şart altında korunması Türkiye'nin değişmez çizgisidir.

PKK için yolun sonu göründü. Kimin eteğine yapışırlarsa yapışsınlar, kimin tetikçiliğini yaparlarsa yapsınlar, hangi yabancı odağa sarılırlarsa sarılsınlar şunu çok iyi bilsinler ki kendilerini bekleyen acı akıbetten kaçamayacaklar.

Şairin de dediği gibi, "Belki yarın, belki yarından da yakın."

40 yıldır kanımızı emen bu beladan Allah'ın izniyle kurtulacağız.

Terör duvarını da tamamen yıktıktan sonra Türkler, Araplar, Kürtler olarak hep beraber büyük bir kucaklaşmaya imza atacağız.

Barışın, huzurun, refahın ve kalkınmanın bölgemizin tamamına hakim olduğu çatışmalarla değil kardeşlikle anılan bir iklimi inşallah tesis edeceğiz.

Bu güzel günlerin şafağı artık sökmeye başlamıştır.