Cumhurbaşkanı Erdoğan: Onların kanı bozuk

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi'nde düzenlenen Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi 2015-2016 Akademik Yılı Mezuniyet Töreninde konuştu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

Marmara Üniversitesi'nin ben de ayrı bir yeri vardır. Aksaray İktisat ve Ticaret diye o zaman okulumuzun adıydı. Orada başladık. Dönemin şartlarında okulumuz uzadı. 1981 yılında mezun olduk. 1982 yılında okulumuz Marmara Üniversitesi oldu. Tabi rektörümüz bizim sınıf arkadaşımızdı. Bende böyle bir köklü üniversite olan Marmara Üniversitesi'nin mezunu durumundayım.

Bugünlerde birileri yine şahsımla alakalı olarak 'diploması vardı, yoktu' diye bir tartışma başlattılar. Kayıt olduğum, okuduğum ve mezun olduğum okul ortada, sınıf arkadaşlarım ortada. Okulumuz zaten gereken açıklamayı yaptı. Tüm bunlara rağmen birileri hala ısrarla bu meseleyi köpürtmeye devam ediyor. Ne yaparsanız yapın, eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Biz eserle ortadayız.

Benim dört evladımın dördü de imam hatip mezunu. Oğullarım katsayıyla, kızlarım hem katsayı hem de başörtüsü meselesi yüzünden mücadele verdiler. Kızlarımız başörtüsünden dolayı üniversitede okuyamadı. O yıllarda 600 bin olan imam hatip öğrencisi sayısını 60 bine indirdiler. Şimdi hamdolsun 1 milyon 260 bin imam hatip öğrencisi var. İkna odalarında o zulmü yapanlar nerede? Hepsi kayıp ama o zulmettikleri haklarını aldılar ve yola devam ediyorlar.

Tayyip Erdoğan'ın Kasımpaşa'nın dar sokaklarından çıkıp bu makama gelmesi eleştirilecek değil takdir edilecek bir durumdur. Asıl devrim 2000'li yıllarda yaşandı. Türkiye'de siyasette bürokraside kriter hangi seçkin gruba sahip olduğun değil, hangi birime sahip olduğundur.

Bugün imam hatiplerde ciddi öğretmen açığı var. Şu formasyon belasından kurtarın artık öğrencileri. Niye 1 yıl boşa kaybetsinler. O kadar gerekiyorsa yıl içine yedirin. Bizim zamanımızda böyle bir şey yoktu.

Batı'da ön kesmek için İslamafobi başladı. Almanya'daki olay bunun dışavurumudur. Kendileri çalar kendileri oynarlar. Bunların yaptığı kendilerini tatmindir. Oradakilerin Türklükle alakası yok, onlar kanı bozuk, onlar bölücü terör örgütünün Almanya'daki uzantılarıdır.

Sizlerden beklentim, nerede görev yaparsanız yapın, Asım'ın neslini yetiştirmede öncü olmanızdır. Biz Türkiye'nin maddi kalkınması için gece gündüz çalışıyoruz, çalışacağız ama sizler de manevi kalkınması için çaba göstermelisiniz. Dünyadaki sayısız örnekten biliyoruz ki, manevi kalkınmayla desteklenmeyen maddi kalkınma bir süre sonra toplumların felaketi haline dönüşebiliyor. Onun için dört şeyin üzerinde özellikle durmamız lazım, gençliğe bunu vermemiz lazım. Bir, itikat noktasındaki yapıyı güçlendirmemiz lazım. İtikadi anlayışımızı güçlendirmemiz lazım. İki, ibadet noktasında, ibadette ne yazık ki eksikler var, çok çok da fazlasıyla var. Bunun üzerine de gidilmesi lazım. Üç ahlak... Ben inanıyorum ki, imam hatip, ilahiyat buralardaki öğrencilerin ahlak abidesi olma noktasında yarışın içinde olması gerekir. Dört, muamelat. Burada da örnek ve bunu vereceğinize inanıyorum. Gönüller fethetmek, şehirler, ülkeler fethetmekten daha da önemlidir. Bunu da yapacağınıza inanıyorum.