Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş Milli İrade Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde konuştu. Kahramanmaraşlılarla yüz yüze en son geçen yılın kasım ayında AK Parti İl Kongresi ve Kahramanmaraş-Göksun "Edebiyat Yolu"nun açılış töreni vesilesiyle bir araya geldiklerini, ondan önce de 12 Şubat'ta Kahramanmaraş'ın kurtuluş törenlerine katıldıklarını anımsatan Erdoğan, "Gençlerimizle buluştuğumuz programdaki Maraşlı bir evladımızın daveti üzerine en kısa sürede sizlerle bir araya gelme sözü vermiştim. İşte sözümüzü tuttuk ve bugün bir kez daha burada kahramanlığın kitabını yazan Maraş'tayız." sözlerini sarf etti.
"Türkiye'nin kalem kaşı, köşe taşı, tarihler inşa ettiren usta başı" olarak nitelendirdiği Kahramanmaraş'ın, kendilerini muhabbetle, samimiyetle bağrına bastığını belirten Erdoğan, "Buraya gelmeden önce teşkilatımızla coşkulu bir şekilde hasret giderdik. Toplu açılış törenimizin ardından da sanatı söz olan şairlerin şehrinde gençlerimizle şiir konuşacak, şiirle konuşacağız. Burası, evet 7 güzel adamın şehridir ama burası aynı zamanda hepsinin de yüreği birbirinden güzel 1 milyon 200 bin Maraşlının şehridir. Bugün Maraş, bizi bir kez daha erkeği kadınıyla, genci yaşlısıyla, esnafı çiftçisiyle tüm kalbiyle bağrına bastı. Rabb'im uhuvvetimizi güçlendirsin." ifadesini kullandı.
Aslında bu buluşmayı haftalar öncesinden planladıklarını ancak Akdeniz ve Ege'de yaşanan yangınlar, Karadeniz'de yaşanan seller nedeniyle ziyareti ertelediklerini dile getiren Erdoğan, devletin tüm kurumları ve imkanlarıyla afetlerin önlenmesi, vatandaşların mağduriyetlerinin giderilmesi, hasarlarının tazmini, zarar gören yerlerin yeniden ihyası için çalıştığını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Durmak yok yola devam dedik. Tabii her dönemde olduğu gibi afetler sırasında da birileri milletin yüreğindeki acıyı, kendi kısır çekişmelerine alet etmenin gayreti içine düşmüştür. Sosyal medya ve diğer medya mecralarında dolaşıma sokulan, fitne, fesat, bozgunculuk faaliyetlerine hamdolsun milletimiz itibar etmemiştir. Gerek yangın bölgelerinde, gerek sel bölgelerinde ortaya konan samimi gayret ve kısa sürede elde edilen neticeler bizzat oralarda yaşayan vatandaşlarımız tarafından takdir edilmiş, teşekkürle karşılanmıştır. Böylece Türkiye'nin ve Türk milletinin felaketinden kendine çıkar sağlama peşinde koşanlar bir kez daha hüsrana uğradılar. Ülkemizin geleceği, milletimizin güvenliği, refahı, mutluluğu için bırakınız projeyi ve gayreti, hayalleri dahi bulunmayanların sonu inşallah hep hüsran olacaktır."
19 yıldır yaptıkları gibi eser ve hizmet siyasetiyle milletin gönlündeki yerlerini güçlendirmeye devam edeceklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: "Attığımız her adımda önümüze dizilen tuzakları, dört bir tarafımızda oynanan oyunları birer birer bozarak hedeflerimize doğur yürüyoruz. Salgın döneminde tüm ülkeler küçülürken, çok ciddi siyasi, ekonomik, sosyal sıkıntılarla karşı karşıya kalırken, biz sağlık hizmetlerinden ekonomiye kadar her alanda kendimizi olumlu yönde ayrıştırdık. İşte sizler de takip ediyorsunuz, büyümede rekor üzerine rekor kırıyoruz.
Yıllık ihracatımız 207 milyar doları geride bıraktı. İstihdamda salgın öncesinin de üzerinde bir seviyeye geldik. Merkez Bankası rezervlerimiz 118 milyar doları buldu. Bay Kemal ne diyordu? '128 milyar dolar nerede'. Bunu sorup duruyordu. Dikkat ederseniz artık hiç sesleri çıkmıyor. Çünkü bunlar akşam yalan, sabah yalan. Zaten bunlar yalan terörü estirdiler. Artık ağızlarını açacak halleri bile kalmadı. İnşallah enflasyonu da en kısa sürede kontrol altına alarak raflardaki, tezgahlardaki, etiketlerdeki fahiş fiyat artışlarının da önüne geçeceğiz. Hem maliyetlerdeki yükselişle hem fırsatçılarla mücadele ederek, milletimizin refah seviyesini daha da yukarılara taşıyacağız."
Türkiye'yi "yokların ve yoksulların ülkesi" olmaktan kurtardıklarını, bugünkü sıkıntıları da yine kendilerinin çözeceğini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti: "Bugünkü sıkıntıları da yine biz çözeceğiz. Her bir insanımızın derdiyle dertlenmek boynumuzun borcudur. Emin olun bizden başka da sizlerin dertleriyle dertlenip bunlara çareler üretecek, çözümler getirecek başka kimse yok. Bunlar avara kasnak gibi boşa dönüp duruyorlar. Lafla peynir gemisi yürütmeye çalışanlar, abesle iştigal edenler bu milletin hiçbir derdine derman olamazlar. Hala akılları tek parti zihniyetini ülkeye yeniden hakim kılmak olanlar, bu milletin demokrasi ve kalkınma talebine cevap veremezler.
Terör örgütleri başta olmak üzere ülkemize husumetleriyle bilinen herkesle kol kola girmeyi siyasi ittifak sananlardan bu millete hayır gelmez. Türkiye'de bugüne kadar demokrasi, özgürlük, hak, adalet, yatırım, iş, aş, eser, hizmet adına ne yapılmışsa altında bizim imzamız var. Bundan sonra da milletimizin hangi alanda neye ihtiyacı varsa bunu yapacak olan yine biziz, biz, biz. Çünkü biz bu millete efendi değil hizmetkar olmaya geldik. Bu yolda eksiğimiz varsa tamamlarız. Hatamız varsa düzeltiriz, ama Allah'ın izniyle Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştırmadan son nefesimizi vermeyiz.
Nice büyük mücadeleleri birlikte başardığımız milletimizle yürüdüğümüz bu kutlu yolda artık hedeflerimiz neredeyse bir el uzatımı mesafededir. Bu kadar yakındayız. Ödenecek tüm bedelleri ödedik, yapılacak tüm fedakarlıkları yaptık, katlanılacak tüm sıkıntılara katlandık, artık bunların hasılasını toplama, büyük, güçlü Türkiye'yi adım adım inşa etme vaktidir. Kahramanmaraşlıların 19 yıldır girdiğimiz her mücadelede olduğu gibi 2023 imtihanında da yanımızda yer alacağına yürekten inanıyorum. Zaten Maraş'a da bu yakışır."