Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Bizler Cumhur İttifakı olarak asla duruşumuzdan taviz vermeyeceğiz. Cumhur İttifakı bir altılı masa değildir” dedi. Erdoğan, İtalya ve İspanya ziyaretleri dönüşünde uçakta gazetecilere açıklamada bulundu ve soruları yanıtladı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 12 Haziran'da yaptığı yazılı açıklaması sorulan Erdoğan, “Sayın Devlet Bey'in yapmış olduğu açıklama bir devlet adamı yaklaşımıyla, sakin, herhangi bir tartışmaya fırsat vermeden yapılmıştır. Konuyu bu şekilde kapatmış olması, bence gayet isabetlidir” şeklinde konuştu.
Cumhur İttifakı olarak asla duruşlarından taviz vermeyeceklerini kaydeden Erdoğan şunları söyledi: “Parti sözcümüz Ömer Çelik Bey zaten gereken açıklamaları detaylıca yaptı. Bu açıklamalarda da dikkat ederseniz tahrik ve dalaşma yoktur. Sadece net bir duruş vardır. Cumhur İttifakı'nın bir tarafı olarak partimizin duruşunu belirtmesi bakımından Ömer Bey'in açıklaması isabetli olmuştur. Diğer taraftan CHP'den yapılan bazı açıklamalar oldu. Biz iadeiziyareti yapmak suretiyle siyasete bir yumuşama, bir kibarlık getirelim dedik. Ama bu kibarlıktan anlamayanlar İstanbul'da basın toplantısı yaptılar ve orada belli ki birilerinin etkisi altında kaldılar. Demek ki bazı yerlerden onay aldılar.”
Bu tip açıklamaların sürece katkı sağlamadığını belirten Erdoğan şöyle devam etti: “Yani bu, yumuşama değildir. Siyasete yeni bir başlangıç getirme değildir. Bizim iadeiziyaretimizi demek ki hazmedemediler. Eğer bu iadeiziyaretimizi CHP'nin başındaki arkadaş hazmedebilseydi, bu tür bir açıklamayı yapmaya gerek duymazdı. Böyle bir açıklama karşısında ben Cumhurbaşkanı olarak, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin başkanı olarak, buna cevap vermeyi dahi yanlış bulurum. Ama onlar ne yaparsa yapsın. Biz Cumhur İttifakı olarak aynı duruşumuzu, aynı dayanışmamızı devam ettireceğiz. Şunu da söyleyeyim, Cumhur İttifakı bir altılı masa değildir. Altılı masanın içinde yer alanlar, bildiklerini okusunlar."
Bir gazetecinin, ABD Başkanı Joe Biden'ın açıkladığı üç aşamalı bir ateşkes planına İsrail'in uyup uymayacağına ilişkin sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu yanıtı verdi: "Kabataslak baktığımız zaman bu açıklamadan memnuniyet duyuyoruz. Ama bu BMGK'nın beş daimi üyesini Filistin'in yanına çekmeye yetmiyor. Buraya özellikle bakmamız lazım. Ben, inanıyorum ki Amerika Birleşik Devletleri de İsrail'in artan şımarıklığından rahatsız. Bu rahatsızlığı Amerikan yönetimi açık açık dile getirmese de Amerikan üniversitelerinden, sokaklarından, öğrencilerinden, rektörlerden yükselen sesler, burada artık belli bir dönüşümün başladığını gösteriyor. Bu da İsrail'i ciddi manada rahatsız ediyor. Artık şundan herkes emin ki bu kervan böyle yürümez. Kağıt üstündeki birçok kararın İsrail tarafından nasıl yok sayıldığını hepimiz biliyoruz. Sayın Biden da artık bir samimiyet testinden geçmektedir. İnşallah Amerika'da yaklaşan son seçimlerle hava çok daha farklı gelişebilir.
"BM Güvenlik Konseyi’nin Gazze ile ilgili aldığı ateşkes kararının uygulanabilmesi" konusunda ne düşündüğü sorulan Erdoğan, "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin bugüne kadar attığı adımlara dikkat ederseniz ABD her zaman kesişim noktası olmuştur. Burada da büyük ihtimalle yine öyle olacak. Aslında bizim 'Dünya beşten büyüktür' tezimizin işaret ettiği nokta da burası." yanıtını verdi. İsrail aleyhinde alınması gereken kararlar söz konusu olduğunda ABD'nin, BM Güvenlik Konseyi'ni bloke ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda alınan ateşkes kararında da benim endişem yine bir şekilde Konsey'i bloke edeceği şeklinde. Fakat öyle de olsa böyle de olsa bizim için en önemli adım BM Güvenlik Konseyi’nden öte, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndan çıkan kararlardır. BM Genel Kurulu’ndan çıkan olumlu kararlarda 150'ye yakın ülke ne yaptı? Bizim düşündüğümüz gibi düşündüler ve Filistin'in yanında yer aldılar. Bunları daha ileri taşımamız lazım" dedi.
Madrid'in ardından İtalya'ya geçtiklerini ve burada G7 dönem başkanı İtalya'nın ev sahipliğinde düzenlenen Liderler Zirvesi'ne iştirak ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Gazze özelinde mevcut uluslararası sistemin ve kurumların asli görevlerini yerine getirme noktasında sınıfta kaldıklarını bir kez daha açıkça ifade ettim. irve hitabında Gazze'de acil kalıcı ateşkes ilan edilmesi ve insani yardımların kesintisiz akışının sağlanması için bir kez daha çağrıda bulundum."
Erdoğan, bir gazetecinin "Türkiye ile İspanya’nın Filistin konusundaki ortak tavırlarıyla ilgili bir soruya şöyle yanıt verdi: "İspanya ile duygularımızın ve itirazlarımızın ortak olduğunu görmek sevindirici. Özelikle Filistin'in devlet olarak tanınması konusunda İspanya, zifiri karanlıkta insanlık gemisine yol gösteren bir deniz feneri olduğunu kanıtladı. Gerek insanlığın vicdanını harekete geçirici çağrıları gerekse cesur ve kararlı uygulamaları bunu perçinledi.”
Yeni anayasa çalışmaları ile ilgili soruyu cevaplayan Erdoğan, "Bu ziyaretleri yapmamızın altında yatan gerçek de 'Her ne kadar ters görünse de CHP ile de böyle bir anayasa yapma başlığı altında buluşabilir miyiz?' arayışıydı" dedi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Teklifimizi yaptık. Onlardan 'niye olmasın' noktasına gelen bir yaklaşım gördüm. Fakat iki gün sonra ortaya maalesef arzu etmediğimiz bir yaklaşım çıkınca bu durum da
bizi üzmedi değil. Türkiye'nin artık darbe anayasası ayıbından kurtulması gerekiyor."
Erdoğan, "Enflasyonla ilgili uygulanan politikalarda hedefe yaklaşıldığı görülüyor. Tam olarak rahatlama için hedef nedir?" sorusunu şöyle yanıtladı: "Yılın son çeyreğinde inşallah bunlar tam manasıyla görünecek.
Şu anda işi sıkı tutuyoruz. Ama bütün mesele yine geliyor, faiz olayına dayanıyor. İnşallah faizde atacağımız adımlarla enflasyonu son çeyrekte çok daha olumlu bir konuma taşımış olacağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kurban Bayramı dolayısıyla yayımladığı video mesajda, vatandaşların bayramını gönülden tebrik ettiğini söyledi. Tüm milletin, ümmeti Muhammed'in daha nice bayramlara sağlıkla, huzurla, mutlulukla erişmesini temenni eden Erdoğan, "Özellikle Gazze'de soykırımcı İsrail'in mezalimi altında bayramı idrak eden kardeşlerimin Kurban Bayramı'nı yürekten tebrik ediyor; acı çeken, zulme ve her gün katliama uğrayan kardeşlerimizin de bir an önce huzura, güven ve istikrar ortamına kavuşmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Suriye'de terör örgütünün yapmaya çalıştığı sözde seçimle ilgili bir soruyu “Suriye yönetimi de kesinlikle onlara rahat hareket etme müsaadesini vermeyecektir, vermez” şeklinde cevapladı. Erdoğan, "Ortada seçim falan yok, öncelikle bunu belirtelim. Ortada terör örgütünü meşrulaştırma ve bölgede bir teröristan kurmak için tertiplenmiş bir oyun var" diye konuştu.
Oyun bozma konusunda ne kadar mahir olduklarını bundan önceki süreçlerde net şekilde gösterdiklerini belirten Erdoğan, şunları söyledi: "Tabii burada Suriye yönetimi de kesinlikle onlara bu noktada rahat adım atma veya hareket etme müsaadesini vermeyecektir, vermez. Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan Moskova'daydı. Moskova'da Sayın Putin'le bu konuları etraflıca görüştüler. Rusya Dışişleri Bakanı Sayın Lavrov'la görüşmeleri oldu. Suriye'de PKK terör örgütünün ve diğerlerinin rahat hareket etme imkanı inşallah olmayacaktır. Böyle bir durum olduğu anda zaten biz de ilgili birimlerimizi gerekli şekilde seferber ederiz. Burnumuzun dibinde bir teröristan kurdurmayız. Bunun için gereken ne ise yapmaktan da asla ve asla imtina etmeyiz."
Erdoğan, Avrupa'da aşırı sağ ve ırkçı partilerin yükselişiyle ilgili bir soruya "Şu anda özellikle bizim Avrupa Birliği üyesi ülkelerle atacağımız adımlarda ibre bizden yana dersem abartmış olmam." cevabını verdi. Bu konuyla ilgili olarak şu anda Avrupa Birliği'nden Avrupa Parlamentosu seçimlerine katılan partilerin çoğunun Türkiye'nin ne denli haklı olduğunu kabul ettiğini dile getiren Erdoğan, "Mesela onlardan biri İspanya Başbakanı Sanchez. Türkiye'nin duruşunu takdirle karşıladığını bizlere ifade etti. Almanya Başbakanı Olaf Scholz da bu noktada olumlu duruş sergiliyor. O da Türkiye'ye bakışı lehte olanlardan. Biz işimize bakacağız. Bu süreçte Türkiye'nin gerek Almanya'da gerek İngiltere'de gerek Fransa'da yakaladığı şanslar var. Biz bu şanslarımızı da güçlü durarak denemeye devam edeceğiz" değerlendirmesini yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, uzun zamandan beri, aşırı sağ konusunda yaklaşan tehlikeyi işaret ettiklerini, özellikle Avrupa'da yükselen ırkçılığın bir tehlike olduğunu, buna imkan verilmemesi gerektiğini muhataplarına anlattıklarını belirterek, şöyle devam etti: "Sokaklarını, meydanlarını insanların kutsallarına hakarete, yabancı karşıtlığına açan, onların sırtlarını işlerine geldiği için sıvazlayan ülkeler, şimdi görmezden geldikleri gerçekle yüzleşti. Sık sık söylediğimiz bumerang etkisi işte tam olarak budur. Avrupa'nın 'zararın neresinden dönersek kardır' anlayışıyla hareket etmesi ve gerçekçi tedbirleri hayata geçirmesi elzemdir. Yoksa bu ateş herkesi yakacak boyuta ulaşır. Terör konusunda da benzer bir tehlike söz konusudur. Testi kırılmadan Avrupa'ya çağrımızı tekrarlıyorum. Gelin terörün her türlüsü ile ayrım gözetmeksizin mücadele edelim. Gelin terör belasını birlikte gündemimizden nihai biçimde çıkartalım."