Külliye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü denilen CHP’li Muharrem İnce, Yalova’da basın toplantısı düzenledi. Kumpasın CHP genel merkezindeki çete tarafından kurgulandığına dikkat çeken İnce, CHP yönetimi ve Kılıçdaroğlu’nu topa tuttu. Partinin bu pisliği temizlemeden temiz siyaset lafının havada kalacağına belirten İnce, Kılıçdaroğlu’nun “Beştepe’ye giden ismi biliyorum” sözünü hatırlattı. Kılıçdaroğlu’nun bu ismi açıklamasını beklediğini kaydeden İnce, “Kılıçdaroğlu şaşırmadım diyor. Madem şaşırmadıysanız bunu biliyorsunuz demek. Öğrenmek benim hakkım. Muhakkak hesaplaşacağız” dedi.
Kendisi hakkında çıkarılan haberleri “yalan” ve “tezgah” olarak nitelendiren İnce, şöyle devam etti:”Ben bunu görünce, ‘Eyvah, parti bir kaosun içerisine girecek’ dedim. ‘Kriz anında doğru yönetilmeyecek bu parti, parti yara alacak’ dedim. 21 Kasım günü Sayın Genel Başkan’a telefon açtım. 8 dakika 19 saniye kendisiyle görüştüm. ‘Burada bir yalan var. Parti yara alacak, yanına geleyim birlikte görüntü verelim’ dedim. ‘Hiçbir CHP’li bunu yapmaz’ dedim. ‘Tamam haber vereceğim’ dedi, haber falan vermedi. Biz bu açıklamayı 21 Kasım günü Genel Merkez’de Sayın Kılıçdaroğlu ile yapmamız lazımdı. O zaman hiçbir şey olmayacak, parti yara almayacaktı.”
İnce, Külliye’ye ne kendisinin ne de başka bir CHP’linin gittiğini dile getirdi. Olayın farklı yönlerinin bulunduğunu anlatan İnce, “Bir tezgah, bir komplo var. Bu tezgahın sorumluları ortaya çıkarılmalı. CHP yönetiminin 82 milyona borcu vardır. ‘Bu parti içi meselemiz, kimseyi ilgilendirmez.’ Doğru değil, yok öyle yağma” diye konuştu. CHP’nin bir şirket değil, siyasi parti olduğunu vurgulayan İnce, bu partinin toplumun her kesimini ilgilendirdiğini belirtti. Bu kumpasçılar CHP’nin ayağında bir prangadır” diye konuştu.
İnce, şunları kaydetti: “Muharrem İnce, 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nden itibaren bir iftira kampanyasıyla karşı karşıya. Bu dedikoduların hepsi CHP Genel Merkezi’nde üretilmiştir. CHP kendi ayağındaki bu prangayı kırmadığı sürece temiz siyaset yolunda yürümesi imkansız hale gelecektir. CHP, Türkiye’de temiz siyaset diyorsa önce bu pisliği temizlemelidir.”
Basın toplantısının ardından gazeteciler İnce’ye, kendisine yönelik “komplo” iddiasıyla ilgili partisinin genel merkezini işaret ettiği hatırlatıldı. Bu soruya İnce, şöyle yanıt verdi: “Sayın Kılıçdaroğlu, Talat Atilla’ya, ‘Açıklamanı yap’ demelidir. Saray açıklamayı yaptı, şimdi Talat Atilla konuşmalıdır. Demelidir ki ‘Bu CHP’li, Kemal Kılıçdaroğlu’na kimi doğrulattı? Bunun çevresi kim? Kimlerle konuşmuş?’ Bunu çorap söküğü gibi iki günde çözersiniz ve partiden atacaksınız. Başka çaresi yok bunun.”
“Külliye'ye giden isim Muharrem İnce” yalanını ortaya atan 3 isimden biri olan Talat Atilla ikinci kez açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu’na çağrıda bulunan Atilla, “Sen açıklamazsan ben açıklarım” dedi. Twitter hesabından bir paylaşım yapan Talat Atilla şu ifadeleri kullandı: "Kılıçdaroğlu'nun açıklama yapmasını bekliyorum.. Daha önce yaptığım açıklamanın arkasındayım. Açıklama makul bir sürede gelmezse yeni bir açıklama daha yapacağım..." Atilla'nın söz konusu paylaşımı Muharrem İnce'nin canlı yayında konuşurken yapması dikkat çekti.