İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, haklarında yakalama kararı bulunan firari 26 sanık katılmadı.
İstanbul Barosu tarafından görevlendirilen bazı avukatların sanıkları temsil ettiği duruşmada, Kaşıkçı'nın nişanlısı müşteki Hatice Cengiz ile avukatı da hazır bulundu.
Duruşmada kararını açıklayan mahkeme heyeti, dosya hakkında durma kararı verilerek, yargılamanın Suudi Arabistan adli makamlarına devrini kararlaştırdı.
Suudi gazeteci, köşe yazarı, yazar, eski genel müdür ve el-Arab News Channel'ın önceki genel yayın yönetmeni Cemal Ahmed Kaşıkçı, 18 Eylül 2017'de Suudi Arabistan'dan kaçtı ve düzenli olarak ülkesi Suudi Arabistan ve Muhammed bin Selman hakkında eleştirel yazılar yayınladı. 2 Ekim 2018'de, evlilik amacıyla gerekli belgeleri almak için İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdiği belirlenen Kaşıkçı'dan bir daha haber alınamadı. Dışarıda Kaşıkçı'yı bekleyen nişanlısı Hatice Cengiz, konsolosluk kapısının kapanmasından sonra polise Cemal Kaşıkçı'nın kaybolduğu yönünde şikayette bulundu.
3 Ekim 2018'de Suudi yetkililer, Kaşıkçı'nın konsolosluktan çıktığını söylemesine rağmen Türk yetkililer Kaşıkçı'nın içeride bulunduğunu ve hala kayıp olduğunu ifade etti. Yetkililerin Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluktan çıktığına dair kamera kaydı görüntülerini talep etmelerinden sonra Suudi makamları Reuters'a, kamera kayıtlarının çalışmadığını ifade etti.
Cemal Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'dan gelen 15 kişilik bir infaz timi tarafından öldürülmesi hafızalardaki tazeliğini koruyor. Riyad yönetimi önce inkar yolunu seçti. Ancak Türkiye'nin ortaya koyduğu deliller ve yürüttüğü etkin diplomasi işe yaradı. 18 gün sonra cinayeti itiraf etmek zorunda kaldı.
Suudi Arabistan, olaya karışanların Türkiye'de yargılanmasına yönelik taleplere olumsuz yanıt verdi. Basına kapalı, şeffaflıktan uzak bir yargılama süreci başlattı. Ancak olayda sorumluluğu olduğu düşünülen üst düzey isimlere dokunulmadı.