Çelik Gülersoy'un mirası, hukuk savaşını da beraberinde getirdi. Gülersoy'un bütün servetini, kurduğu Çelik Gülersoy Vakfı'na bırakmasının ardından mahkemeye başvuran kardeşi Ertuğrul Fikret Gülersoy, bu mirastan hakkına düşen payın belirlenmesi için hukuki ilk adım olan tenkis davası açtı. Şişli Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak Çelik Gülersoy Vakfı aleyhine dava açan kardeş Gülersoy dilekçesinde, Çelik Gülersoy'un öz kardeşi olmasından dolayı mirasta hisse sahibi ve yasal mirasçı olduğunu ifade etti. Ağabeyinin 2003 yılı içinde hayatını kaybettiğini belirten kardeş Ertuğrul Fikret Gülersoy, dilekçesinde dava sebebini "Ağabeyim 1985 tarihinde noter aracılığıyla tüm mal varlığını dava açtığım vakfa bırakmıştır. Bu vasiyetnameye itirazımız saklıdır. Adıma saklı payı aşan kısmın belirlenmesi için bu davayı açmak gerekmiştir" şeklinde açıkladı.
Kardeş Ertuğrul Fikret Gülersoy, ana mirastan doğan payının saklı olduğunu ve bu mirasın dışında hakkı olan meblağın belirlenmesi için açtığı tenkis davasından doğan yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin de davalı vakıftan tahsil edilmesini talep etti. Açılan davanın sonucunda mahkeme, Ertuğrul Fikret Gülersoy lehine karar verirse, yasal mirasçı olan davacı vakıfa bırakılan servetten payına düşen ana payı talep edecek.
Hayatını kaybeden Çelik Gülersoy'un Fransa'da yaşayan yeğeni Hürol Gülersoy da amcasının vasiyetnamesinin açıldığı mahkemeye bir dilekçe vererek vasiyetnameye itiraz etmişti. Hürol Gülersoy'un avukatları aracılığıyla yaptığı itirazda, Çelik Gülersoy'un vasiyetnameyi yasal mirasçılardan mal kaçırmak niyetiyle düzenlediğini ileri sürmüştü. Kardeş Gülersoy tarafından 500 milyon gibi sembolik bir değer üzerinde açılan dava, aynı zamanda bir pilot dava konumunda. Davanın sonunda çıkacak olan karar diğer yasal mirasçılara da dayanak olacak.
----------------- imza------------------