Batman’ın Gercüş ilçesi kırsalında 4 Ekim tarihinde operasyona giden askerleri taşıyan Kobra tipi zırhlı askeri aracın geçişi sırasında PKK’lı teröristlerce yola tuzaklanan el yapımı patlayıcı infilak ettirildi.
PKK’lı teröristlerin asfaltın altına tuzakladığı patlayıcının patlatması sonrasında 8 askerin şehit olduğu saldırıdan yaralı olarak kurtulan Trabzonlu uzman çavuş Muhammed Salih Akyüz, Ankara GATA Askeri Hastanesi'ndeki tedavisinin ardından ambulans uçakla önceki gün memleketi Trabzon’a getirildi.
Trabzon’un Maçka ilçesine bağlı Kuşçu Mahallesi’ndeki babaocağına gelen Akyüz, yaşadığı o anları anlattı:
Olay yerinden beni diğer arkadaşlar çekip kurtarırken diğer arkadaşımı da yanıma aldılar. Halen daha sesleri kulağımda. Ben yaşadığını zannediyordum. Batman Hastanesi’ne kaldırıldığımızda benim direk ameliyata aldılar. Diğer arkadaşımın tansiyonunu yükseltemiyorlardı. Ailesi Batman’dan Ankara GATA’ya sevk edilmesini istedi. Ambulans uçak ile havalandığında kendisi de şehit olmuş.
Tedavi sürecinin ardından görevini devam ettirmek isteyen Akyüz, “Şehit olan arkadaşlarım 1 yıl boyunca sürekli iç içe olduğum tim arkadaşlarımdı. Melek gibi insanlardı. 20 gün sonra fizik tedaviye gideceğim. İnşallah kırıklar düzeldikten sonra yürümeye başlayacağım. Allah’ın izniyle inşallah kaldığım yerden devam edeceğim. Rabbim şehitliği bize nasip etmedi. Rabbime şükürler olsun ki vatana bir hizmetimiz oldu. Bu bizim için yeterli oldu” ifadelerini kullandı.
Uzman Çavuş Muhammed Salih Akyüz’ün 4 ay önce evlendiği eşi Arzu Akyüz ise “Olay olduğunda Batman’daydım. Yeni evliyiz. Öğretmen evinde kalıyordum aynı zamanda da ev arıyorduk. Eşim göreve gitti. Bingöl’de bir polis ablamız vardı. O beni aradı ‘Salih yanında mı’ dedi. ‘Salih yanımda değil ne oldu abla’ dedim. ‘Ablacım Salih’e ulaş bana geri dön’ dedi.
‘Benim eşim ne durumda, bana onu gösterin’ dedim. Şehitler ve yaralılar diye 2 liste tutmuşlardı. Evlenmeden önce hep bana ‘benim tek hayalim şehit olmak, Allah bana nasip etsin’ derdi. Haberlerden 4 şehit diye duymuştum. 'İnşallah duan kabul olmamıştır' dedim. Yanına gittim, bilinci açıktı konuşuyordu. Salih diye seslenince ‘sen nereden geldin’ dedi. 'Komando’ya hiçbir şey olmaz, sapasağlam buradayım’ dedi. Anlatılmaz bir duygu. O anları defalarca yaşadım.