İzmir merkezli 18 ilde “Paralel Devlet Yapılanması”na yönelik operasyonda gözaltına alınan ve “tutuklama” talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edilen 36 şüpheliden 17'si tutuklandı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca, dosya üzerinden tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edilen 36 zanlının ifadelerinin tamamlanmasının ardından ara veren 3. Sulh Ceza Hakimi Dilek Çeliktaş, daha sonra zanlıları ve avukatlarını duruşma salonuna davet ederek kararı açıkladı.
Zanlılardan 17'sinin tutuklanmasına, diğer şüphelilerin ise 15'i adli kontrol şartıyla olmak üzere serbest bırakılmasına karar verildi. Tutuklanan eski İzmir Emniyet Müdürü Ali Bilkay, mülkiye müfettişleri Ferda İleri ve Ahmet Kaya, 2'nci sınıf emniyet müdürü Mehmet Ali Şevik, 3'üncü sınıf emniyet müdürü Behzat Tuzcu, 4'üncü sınıf emniyet müdürü Yusuf Usşen, Başkomiser Yaser Özoğlu, Komiser yardımcıları Ramazan Özdemir, Özcan Kezzap ve Muhammet Ali Özmen ile polis memurları Gökay Ersel Gülek, Mükremin Dal, İbrahim Gönülal, Cemil Yörük, ihraç edilen Emniyet Müdürü Taner Aydın, açığa alınan Komiser Yardımcısı Selçuk Küçükaslan ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında memur Seyfullah Özdemir, cezaevine gönderildi.
Şüphelilerin hakim sorguları, casusluk davası için özel olarak hazırlanmış adliyenin sosyal tesislerindeki konferans salonunda cuma günü saat 16.30'da başladı. Hakim Dilek Çeliktaş, 15- 20'şer dakikalık kısa süreli dinlenmeler haricinde hiç uyumadan sorgulamasını yaptı. Hakim Dilek Çeliktaş, geçen ocak ayındaki gizli dinlemelerle ilgili gözaltına alınan polislerin ifadesinin, görüntü kayıt sistemi SEGBİS'de, müdahaleyle silinmesi nedeniyle, şüphelilerin verdiği ifadeleri kendisi katibe yazdırıp kapalı devre ifade aldı. Bu nedenlerle ifade işlemleri tam 59 saat sürdü.
Soruşturmaya dair, hem 9 sayfalık savcılığın tutuklamaya sevk fezlekesinde önemli ayrıntılar ortaya çıktı. O dönem, bazı polis memurları farklı birimlerde çalışmalarına rağmen, casusluk davası olarak bilinen gizli bilgi ve belge bulundurma soruşturması sürecinde, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne kaydırıldı. Bu casusluk soruşturmasında görev alan polislerin, daha sonraki dönemde, girdikleri komiserlik sınavlarında başarılı olup 'komiser yardımcılığına' terfi ettirildikleri saptandı. Ancak bu sınavlarda da usulsüzlükler yapıldığı kaydedildi.
Dosyanın firari şüphelisi olan Gülen'in “Yöneticiliğini yaptığı FETÖ terör örgütüyle anayasada belirtilen cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek devlet otoritesini zaafa uğratmak, yıkmak, ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, kamu düzenini bozmak, bu çerçevede Türkiye Cumhuriyeti bakanlıklarına ait bürokratların ve TSK mensuplarının tasfiye edilmesini sağlayarak, yerine kendi örgüt mensuplarını yerleştirmek amacıyla, devlet içerisinde oluşturduğu yapıyı harekete geçirerek, sözde adli soruşturmayı başlattığı” belirtildi.
İzmir merkezli 2012 yılında yapılan casusluk davası olarak bilinen 'Gizli bilgi ve Belge bulundurma' davasında, aralarında dönemin Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı şimdi ise Donanma Komutanı olan Oramiral Veysel Kösele'nin de bulunduğu 357 sanık için dava açıldı. Bu kişilerin, devletin gizli belgelerini ele geçirdikleri ileri sürüldü. Davada, uzmanların gizli olduğu ileri sürülen belgeleri inceleyip bunlar için 'Gizli belge olmadığı' yönünde raporlar vermesi davanın seyrini değiştirdi. Davada tutuklu sanık kalmadı ve bu soruşturmayı yürüten emniyet görevlileri hakkında soruşturma başlatıldı. İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin de, casusluk soruşturması sırasında sahte belgeler üretildiği, 350 kişinin sahte isimlerle dinlendiği ve 13 bakanlık ile kurumdaki 3 bin kişinin tasfiye edilip cemaat üyelerinin yerleştirilmesinin planlandığı yönündeki rapor hazırlamaları üzerine, polisin operasyon hazırlıkları da başladı. 1.5 yıllık süreç sonrasında da operasyon yapıldı.
Şüphelilerin sorgusu geçtiğimiz cuma günü 16.30'da başladı. Sorgulamalar önceki gece tamamlandı. İfade alma işlemi
toplamda 59 saat sürdü.