Rusya’nın Suriye’deki güçlü konumu ve Akdeniz’deki varlığına karşı Amerika, Akdeniz ve Ege’de yoğun üstlenme faaliyetlerine girdi. Yunanistan basını tarafından “1952’de NATO’ya üyeliğimizden sonra Yunanistan’a, bağımsız şekilde yapılan (Türkiye’yi de içermeyen) benzer bir ziyaret görünmüyor” şeklinde yansıtılan ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford’un ziyaretinde, Amerika’nın Yunanistan ve Ege’deki adalarda daha çok üstlenmesi kapsamında görüşmeler gerçekleştirildi.
Yine ABD’nin Atina Büyükelçisi Geoffrey Pyatt’ın başkanlık ettiği bir Amerikan heyetinin Dedeağaç’ı ziyaretleri de bu üslenmelerin, Rus gemilerinin geçişini kontrol etme amaçlı olarak stratejik konumuyla Çanakkale Boğazı’na hakim olan Dedeağaç’ı da kapsadığı değerlendirmeleri gündeme geldi. Amerika’nın talep ettiği üslenmelerin aynı anda liman ve havaalanına sahip olan konumları hedef aldığı da belirtildi. Yunanistan basını, “Atina-Washington arasındaki ilişkiler, 50 yıldan beri ulaşmadığı bir noktada” diyor.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nden üs talep eden Amerika’ya Yunanistan tarafından Ege’de de üs verme çabaları gözleniyor. Verilmek istenen üslerin ise Kerpe ve Girit Adasında planladığı öğrenildi. Amerika, Ege ve Doğu Akdeniz’de halen 3 muharip gemi ve bir nükleer denizaltı bulunduruyor. “Amerika, Ege ve Akdeniz’e resmen yerleşiyor” dedirten gelişmelerin Türkiye’yi de kapsayan planlamalar şeklinde gerçekleşmemesi de “Bu neyin hazırlığı?” sorularının sorulmasına neden oldu.
ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya Bakan Yardımcısı Wess Mitchell’in, Amerika’nın “frontier state-sınır devletleri”ne Yunanistan ve GKRY’yi de eklemeyi planladığı da kamuoyuna yansıyan bilgiler arasında. Ancak gerek Doğu Akdeniz’deki enerji kaynakları gerekse Rusya’nın Akdeniz’deki hakimiyet alanını genişletmesi tehdidiyle ilişkilendirilen Amerika’nın bu askeri yayılmasını Türkiye’ye rağmen yaptığı da aşikar durumda.
Amerika ve Avrupa’nın desteği için tüm fırsatları kollayan Yunanistan, Amerikan F-22 savaş uçaklarının Larisa’ya iki günlük inmesini dahi büyük bir ilgi olarak yansıtırken, Wall Street Journal ise bu tabloyu, “ABD, Türkiye ile gerilimin ortasında Yunanistan’da askeri açıdan yayılmaya ilgi gösteriyor” şeklinde değerlendiren bir habere imza atmıştı. Tüm bu gelişmelerin, BM Genel Kurulu sırasında gerçekleşen Erdoğan-Çipras görüşmesinde de gündeme taşındığı belirtiliyor. O görüşmeye, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın yanı sıra Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da katılmıştı. Amerika’nın Türkiye ile gerilimini fırsat bilerek, güçlü askeri desteğini almak için İsrail ile de temaslarını arttıran Yunanistan’ın bu temas trafiğindeki taleplerinden biri, bu işbirliğinin Yunan Silahlı Kuvvetleri’ni ciddi şekilde güçlendirmesi. Halen Yunanistan ordusu ciddi zayıf bir alt yapıya sahip durumda.
Yine bir diğer talep ise bu stratejik ilişkinin Doğu Akdeniz ve Balkanlardaki Yunan çıkarlarına hizmet etmesi. Yunanistan’ın bu tablodan güç olarak olası oldubitti girişimlerine karşı Türk donanması ise Ege ve Doğu Akdeniz’de gövde gösterisi yaptı. FETÖ’den arındırıldıkça güçlenen Deniz Kuvvetleri’nin seçkin savaşçıları SAT’ların Doğu Akdeniz’de son yaptıkları eğitim tatbikatları, içeriği ve görüntüleriyle göz doldurdu. Türkiye, bölgedeki normal planlı eğitimleri kapsamakla birlikte askeri tatbikatlarıyla, tüm bu çabalara karşı, “Sizi görüyoruz” mesajını net olarak vermiş oldu. 20 Eylül’de toplanan Milli Güvenlik Kurulu toplantısının ardından da Ege ve Akdeniz’deki gelişmelerin izlendiği ve Türkiye’nin çıkarlarını korumaya hazır olduğu MGK kararında vurgulanmıştı.
Amerika’nın Ege ve Akdeniz’de son dönemde yaptığı hamleler, Rusya’nın Akdeniz’in güneyine inmesini önleme amacını taşımakla birlikte bu işbirliklerinin tamamı Türkiye’nin attığı istenmeyen adımlara, Türkiye’nin Balkanlardaki gücüne karşı yapılıyor. Amerika, bu yöntemle, son dönemde ülke menfaatlerine göre hareket edip kendisinin çağrılarına uymayan AB ülkelerine karşı da Avrupalı bir ülkeyi yanına almak suretiyle mesaj veriyor. Halen Türkiye’nin güneydoğusunda PKK/PYD ile işbirliği yapan ve bu bölgeye silah ve cephane ile askeri araç, gereç, teçhizat yığan Amerika’nın son adımları, ikinci yığınaklanmayı da GKRY ve özellikle Yunanistan’a yapmayı planlıyor görüntüsünü veriyor. Milli güvenliği için ABD’nin çıkarlarını hiçe sayan Türkiye’nin adım atmasını engellemek üzere çevreleme politikası izleniyor.
ABD ile Yunanistan arasında askeri temasların yanı sıra enerji konulu temaslar da artmış durumda. ABD Enerji Bakan Yardımcısı Mark Menezes’in Yunanistan’ı ziyareti, bu kapsamda son dönemde yakından takip edilen önemli temaslar arasında. Menezes, Yunanistan’ın Avrupa kıtasıyla enerji, ekonomi ve güvenlikte çok daha güçlü bağlarının olmasını desteklediklerini vurgularken, bu ziyaretin EXXON mobil ve diğer Avrupa enerji şirketlerinin sondaj için Doğu Akdeniz’e gelmeleri öncesinde gerçekleşmesi de dikkat çekiyor. Selanik Uluslararası Fuarı çerçevesinde Yunanistan, İsrail, Sırbistan, Bulgaristan Enerji Bakanlarını ve ABD Enerji Bakan Yardımcısı’nın gerçekleştirdiği görüşmenin odak noktasında da Doğu Akdeniz yer almıştı. Bu görüşme trafiğinin ilerleyen yıllarda GKRY ve bazı diğer ülkelerin de katılımıyla devam edeceği Yunanistan’ın beklentileri arasında.
Yunanistan’ın olası oldubitti girişimlerine karşı Türk donanması Ege ve Doğu Akdeniz’de gövde gösterisi yaptı. FETÖ’den arındırıldıkça güçlenen Deniz Kuvvetleri’nin seçkin savaşçıları SAT’ların Doğu Akdeniz’de son yaptıkları eğitim tatbikatları, içeriği ve görüntüleriyle göz doldurdu.