ABD'li Rahip Andrew Brunson'un sağlık sorunları nedeniyle ev hapsine dönüştürülen cezasına avukatının itiraz talebi 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından ikinci kez reddedildi. Dosya bir üst mahkeme olan 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi, ABD’li Papaz Andrew Brunson’ın avukatının ikinci kez yaptığı ev hapsi ile yurt dışına çıkış yasağının kaldırılması başvurusunu reddetti. 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tekrar değerlendirilecek.
Casusluk suçlaması
İzmir'de terör örgütleri FETÖ ve PKK adına suç işlediği, casusluk yaptığı iddiasıyla tutukluluğu "sağlık sorunları" gerekçe gösterilerek ev hapsine çevrilen ABD'li din adamı Andrew Craig Brunson'ın ev hapsi ve yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması için mahkemeye yeniden itirazda bulunulmuş, Brunson'ın avukatı İsmail Cem Halavurt, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesine verdiği dilekçeyle, müvekkili hakkındaki "ev hapsi ve yurt dışı çıkış yasağı" kararına itiraz etmişti.
Halavurt, mahkemeye sunduğu dilekçede, sanık Brunson'ın terör örgütleri PKK ve FETÖ/PDY ile ilişkisini gösteren delillerin mevcut olmadığını, müvekkiline isnat edilen "casusluk" suçlamasının hukuki dayanağının bulunmadığını ileri sürdü.
"Bu iddianame ve delillerle müvekkilin özgürlüklerinin sınırlandırılması mümkün olmamalıdır.
Sayın mahkemece yapılan yargılamanın fazlasıyla siyasal meselelerin konusu haline geldiği bir gerçektir. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri ile ülkemiz arasında ikili ilişkilerde temel bir sorun haline gelmiştir. Bu dava sebebiyle ülkemiz de ciddi zararlara uğramaktadır. Bu durumda mahkeme heyeti olarak hukuka bağlı kalarak karar vermenin zorluğu ortadadır ancak Sayın Cumhurbaşkanımızın ve diğer bakanlarımızın belirttiği üzere Türkiye'de yargı bağımsızlığı var ise sayın mahkemeniz iki ülke arasında gidip gelen heyetler arası görüşmelerin sonucunu beklemeksizin hukuka uygun karar vermelidir.
İddianameden
Terör örgütleri FETÖ ve PKK adına 9 Aralık 2016'da suç işlediği iddiasıyla tutuklanan ABD'li Andrew Craig Brunson hakkında İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan iddianamede, din adamı görüntüsü altında söz konusu terör örgütleri adına suç işlediği ve genel stratejileri kapsamında eylem birlikteliği içinde olduğu, örgütlerin amaçlarını bilerek ve isteyerek iş birliği yaptığı belirtilmişti.
Brunson'ın FETÖ'nün üst düzey mensupları ile kod isimlerini bilerek görüştüğü, bu kapsamda örgütün sözde eski Ege bölgesi imamı ve firari Bekir Baz ve yardımcısı Murat Safa ile hakkında "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasından dava açılan tutuklu sanık Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Başkanı Taner Kılıç ile görüşmeler yaparak strateji belirlediği öne sürülmüştü.
Brunson'ın ABD'li bir askere gönderdiği 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin başarısız olmasından üzüntü duyduğuna ilişkin mesaj içeriklerine yer verilen iddianamede, cep telefonundaki "Türkleri sallayacak bazı olayları bekliyorduk. İsa'ya dönmek için gerekli koşullar oluştu. Darbe teşebbüsü bir şoktu. Birçok Türk geçmişte de olduğu gibi askeriyeye güvendi ancak bu sefer çok geçti. Ve darbe teşebbüsünden sonra bu başka bir sallama. Sanırım olaylar daha da kötüye gidecek. Sonunda biz kazanacağız." mesajı da dosyaya eklenmişti. Teknik incelemede de sanık Brunson'ın, görüşmediğini öne sürdüğü FETÖ'nün sözde Ege bölge imamı firari sanık Bekir Baz ile birbirlerine çok yakın yerde 293 kez GSM sinyali de tespit edilmişti.
Mahkeme, 25 Temmuz'da dosya üzerinde yaptığı incelemede, Brunson'ın tutukluluğunu ev hapsine çevirerek, sanık hakkında yurt dışına çıkış yasağı getirmişti. Brunson'ın avukatı İsmail Cem Halavurt'un 30 Temmuz'daki "ev hapsi ve yurt dışı çıkış yasağı"nın kaldırılmasına ilişkin başvurusu mahkemece reddedilmişti.