HDP’li belediyeleri başkanlar değil, Kandil’in görevlendirdiği militanlar yönetiyor. Başkanlar sembolik olarak görevde görünse de, asıl icraatı bu militanların tayin ettiği terör örgütü üyeleri yapıyor. Tüm işleyişi, dağdan gelen ‘tam yetkili’ teröristler sağlıyor.
HDP’li belediyelerin terör örgütü PKK tarafından nasıl dizayn edildiği istihbarat raporları ile gizli tanık ifadelerinde bir kez daha ortaya koyuldu. Terör örgütünün şehir yapılanması KCK içerisinde oluşturulan ‘yerel yönetimler kadrosu’nda görevli PKK’lı teröristlerin HDP’li belediyelerden sorumlu olduğu belirlendi. Örgüt yönetimi tarafından görevlendirilerek şehirlere gönderilen bu teröristlerin, HDP’li belediyelerdeki bütün işleyişi belirlediği de tespit edildi. Kadrolu teröristlerin, HDP’li belediyelerin tüm iş ve işleyişlerini PKK çizgisinde yapılmasını sağladığı; belediye, il ve ilçe başkanları ile belediye meclis üyelerine doğrudan emir ve talimat verme yetkisine sahip olduğu da tespit edildi.
ADAYLARI MÜLAKATTAN GEÇİRMEKTELER
Gizli tanık ve istihbarat raporlarına yansıyan bilgilere göre, dağ kadrosundan gönderilen bu teröristler faaliyet yürüttüğü ildeki belediye eş başkanlarının görevden alınması, yerine başkalarının görevlendirilmesi, meclis üyelerinin görevinin sonlandırılması gibi yetkilere sahip. Seçim sürecinde HDP’den aday olan belediye başkan ve meclis üyesi adaylarının da mülakatını yapan PKK’lı teröristlerin, belediye içerisindeki görev değişikliği, kooperatiflerin oluşturulması, belediye çalışanlarının örgütlenmesi, belediye başkan ve eş başkanları ile meclis üyelerinin eğitimlerinden de sorumlu oldukları belirlendi. Ayrıca HDP’li belediye başkanlarının bu teröristlerden talimat almadan ve bilgi vermeden hiç bir işlem yapamadığı da gizli tanık ifadelerine yansıdı.
BELEDİYEYİ ÖRGÜT YÖNETİYOR
Raporlara yansıyan bilgilerde, HDP’li belediyeleri yönetmesi için gönderilen teröristlerin 2014 yerel seçimleri öncesinde de bölgeye gönderildiği ve hendek-barikat terörünün mimarlarından olduğu da vurgulandı. Gizli tanık beyanlarında, hendek-barikat olaylarını organize eden teröristlerin 31 Mart yerel seçimlerinden önce de bölgeye gelerek çalışmalar yaptıkları, seçimlerden sonra da kazanılan HDP belediyelerini dizayn ettikleri ortaya çıktı. Gizli tanıklar, ‘yerel yönetimler kadrosu’ içinde dağ kadrosundan gelen teröristlerin, HDP adaylarınca kazanılan belediyelerin örgüt tarafından denetlenmesi ve örgüt adına yönetilmesi amacıyla il ve ilçelere geldiklerini beyan etti.
KANDİL’DEN ‘PERSPEKTİF’
Terör örgütü PKK’nın sözde üst yönetiminin Kandil’de hazırladığı örgütün yaşanan süreçlerle ilgili değerlendirme ve talimatlarının yer aldığı ‘perspektif’ adlı metni HDP Diyarbakır il başkanlığına gönderdiği, buradan da başta HDP’li belediyeler olmak üzere bütün HDP il başkanlıklarına gönderildiği tespit edildi. Dağ kadrosundan gelen teröristlerin başkanlığında, belediye başkanlarının da katılımıyla HDP il başkanlıklarında toplanıldığı ve perspektif belgesinde yazan talimatların yerine getirilmesi hususunda belediye başkanları ile belediye meclis üyelerine talimatlar verildiği de ortaya çıktı.
Merkez Diyarbakır
- HDP’li belediyelerin kazandığı yerlerde KCK çatısı altında oluşturulan yerel yönetimlerin merkezi Diyarbakır’da. Diyarbakır’da kurulan yerel yönetimler akademisinde belediye başkanları, eş başkanlar ve meclis üyelerine dağdan gelen teröristler tarafından PKK ideolojisi çerçevesinde faaliyet eğitimi verildiği de tespit edildi. Yerel yönetimlerin PKK’nın finans merkezi olduğunun da vurgulandığı istihbarat raporlarında, belediyelerden ve çalışanların maaşlarından her ay kesinti yapılarak örgüte aktarıldığı da gizli tanık beyanlarına yansıdı.
DAĞA KAÇIRANLARA AĞIR MÜEBBET
- Çocuklarının dağa kaçırılmasında HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin, evlatlarına kavuşma ümidiyle partinin Diyarbakır il binası önünde başlattığı oturma eylemi devam ederken, Yargıtay'ın içtihat haline gelen kararı, bir dosyaya ilişkin yeni kararla tekrar gündeme geldi. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, baktığı bir davada, daha önce verdiği ve içtihat haline gelen kararını uygulayarak, 15 yaşından küçük çocukları terör örgütüne eleman olarak temin etmeyi, "devletin egemenliği altındaki topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik eylem" kapsamında değerlendirdi.
- Dikkat çeken tespitler
- Kararda, bu suçun amaç suçu gerçekleştirmeye elverişli olup olmadığı yönündeki incelemede, "Kusurluluk yeteneği tam olarak gelişmemiş, medeni hukuk bakımından ergin olarak kabul edilmediğinden fiil ehliyeti bulunmayan çocukların silahlı terör örgütlerinin emrine verilip savaşçı olarak yetiştirilmesi, örgütün amaçları doğrultusunda silahlı çatışmalara sürülerek, kendileri veya başka şahıslar bakımından tehlikeli suç makinesi haline dönüştürülmeleri, amaç suçu işlemeye elverişli suç olarak kabul edilmelidir" tespiti yapıldı.
- Böylelikle Yargıtay, 15 yaşından küçük çocukları terör örgütüne eleman olarak temin etmeyi, "devletin egemenliği altındaki topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik eylem" kapsamında değerlendirerek, bu suçu işleyenlere ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi gerektiğine hükmetti.
- Örgütün gücü yetmez
- Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Başkanı Saliha Okur Gümrükçüoğlu, dernek üyeleri ile evlatlarına kavuşma ümidiyle oturma eylemi yapan Diyarbakır annelerini ziyaret etti. Gümrükçüoğlu, "En kısa zamanda annelerin feryadının dinmesi için dua ediyoruz. Türkiye'deki tüm insanlar burayı görüyor ve bu çağrıya yabancı kalmayacaklardır. Bunun için gerekli merciler gerekeni yapacaktır" diye konuştu. Hak-İş Kadın Komitesi de, annelere destek verdi. Komite Başkanı Fatma Zengin, "Ne evlatları analarından ayırmaya ne anaları evlatlarından ayırmaya ne de vatandaşı ülkesinden ayırmaya terör örgütünün gücü yetmeyecektir. Başaramayacaklar! Anaların gözyaşlarına kurşun işlemez" dedi.
