Yüksek Mahkeme, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edildikten sonra 14 Mayıs'ta yapılan 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde milletvekili seçilen Atalay'ın bireysel başvurusunu görüştü.
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Atalay'ın, "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkı ile "kişi hürriyeti ve güvenliği" haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle yaptığı başvuruda, "ihlal kararı" verdi.
Atalay hakkında yeniden yargılamaya da hükmeden Yüksek Mahkemenin oy çokluğuyla aldığı kararın, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yerel mahkemeye gönderileceği öğrenildi.
TİP'ten Hatay milletvekili seçilen Atalay'ın, "milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi" talebiyle yapılan başvuru, Yargıtay 3. Ceza Dairesince reddedilmişti.
Atalay'ın avukatları da milletvekili seçilerek yasama dokunulmazlığı kazanan başvurucunun yargılamada durma kararı verilmesi talebinin reddedilerek yargılamaya devam edilmesi nedeniyle "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkının, tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle de "kişi hürriyeti ve güvenliği" hakkının ihlal edildiğini öne sürerek Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştu.
Başvurunun ardından süreç devam ederken Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi Parkı davasında Can Atalay'a verilen 18 yıl hapis cezasını onamıştı.
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, 12 Ekim'de başvurunun görüşülmesini, bir üyenin dosyaya hazırlanamadığını belirtmesi üzerine ertelemişti.
Meşru hükümeti sivil darbe ile yıkma teşebbüsü olan Gezi kalkışmasının sanığı Can Atalay ile ilgili verilen bu kararın emsal teşkil edeceği düşünülüyor.
Bu karar ile Türkiye'de 15 Temmuz hain darbe girişiminin başındaki isim olan FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile terör soruşturmaları kapsamında tutuklu bulunan eski HDP'li Selahattin Demirtaş'ın siyaset yapabilmesinin ve vekil olabilmesinin önünün açılacağı belirtiliyor.