Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde yükselişe geçen aşırı sağ, "düşman" olarak konumlandırdığı Müslüman topluma karşı ayrımcılık ve nefreti körüklüyor.
Avrupa'nın 13 ülkesinde yaşayan 9 bin 600 Müslüman'ın katıldığı bir anketin sonuçları bu ülkelerde Müslümanlara yönelik ayrımcılık ve nefretin artarak devam ettiğini ortaya koydu. Anket, 2021 ve 2022 yıllarında, bundan önce benzeri bir anketin yapıldığı 2016 yılına göre Avrupa'da Müslümanlara yönelik ayrımcılık ve nefretin yüzde 39 oranında arttığını ortaya koydu. Ankete göre, Müslümanlara karşı ayrımcılık ve nefret, yüzde 71 ile en fazla Avusturya'da artık gösterdi. Yüzde 68 oranında bir artışın görüldüğü Almanya ise ikinci sırada yer aldı. Ankette görüşlerine yer verilen Müslümanlar, ayrımcılığı en fazla iş dünyasında olan başörtülü kadınlar ile çatışma bölgelerinden gelen Müslümanların hissettiğine işaret ederek, çeşitli ülkelerde Müslümanlara ev kiralanmadığını ve bu konuda ciddi zorluklar yaşandığını aktardı.
MÜSLÜMANSAN HAYATIN ZOR
Konuya dair AFP'ye açıklamalarda bulunan Avrupa Birliği (AB) İnsan Hakları Ajansı Nicole Romain, "Anketin sonuçlarına göre, Avrupa'da eğer Müslümansan hayatın zor" yorumunu yaptı. Avrupa'da İslamofobik yönelimlerde görülen artış gündemin üst sıralarında bulunuyor. Avusturya'da aşırı sağcı Özgürlük Partisi, Eylül ayındaki genel seçimlerde en fazla oyu alan parti olurken, Almanya'da göçmen karşıtı AFD de Avrupa Parlamentosu seçimlerinde önemli bir oy oranına ulaşmıştı. 2022 yılında Pakistan'ın önerdiği İslamofobi ile mücadele için Birleşmiş Milletler tarafından tanınan uluslararası bir günün oluşturulmasına Fransa, Avrupa Birliği ve Hindistan itiraz etmişti.
Demokrasiye olan güven zayıflıyor
- İngiltere faaliyet gösteren Sussex Üniversitesi'nde sosyoloji profesörü olarak görev yapan Gerard Delanty, Avrupa'daki İslamofobi tartışmalarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, İsrail'in işlediği soykırım, Suriye'deki saldırılar ve Ukrayna'daki savaşın, gençleri umutsuzluğa ittiğini ve demokrasinin krizde olduğunu söyledi. Avrupa'da aşırı sağın yükseldiğine vurgu yapan Delanty, "Yabancı karşıtlığını savunan partiler, 2023 yılında Hollanda'da ve 2024 yılında Avusturya'da hükümet kurma noktasına geldi. Bu nedenle otoriterlik hayaletinin dikkatle değerlendirilmesi ve nedenlerinin bulunması gerekiyor" dedi.
