Altı bin türkü dijitalde

04:0029/11/2024, Cuma
G: 29/11/2024, Cuma
Yeni Şafak
Arşiv
Arşiv

1937'de besteci Muzaffer Sarısözen'in köy köy gezerek derlediği 6 bin türkü, Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı tarafından bir araya getirilerek dijitale aktırıldı. Arşivde, Aşık Veysel'in hiç bilinmeyen kayıtları ile Kürtçe, Ermenice eserler de var.

Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı, 1937'de besteci Muzaffer Sarısözen'in zor şartlarda köyleri gezerek yaptığı derleme çalışmalarının izini sürdü ve 6 binin üzerinde türkü kaydının dijital kopyalarını kullanıma hazır hale getirerek, Türkiye'nin en büyük türkü derleme arşivini tekrar gün yüzüne çıkardı.


Cenk Güray

KÜRTÇE, ERMENİCE VE SÜRYANİCE ESERLER DE VAR

Ankara Devlet Konservatuvarı Müzik Teorileri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cenk Güray, bestes Sarısözen'in çalışmasıyla ilgili şunları anlattı: "1937'den 1952'ye kadar bütün Anadolu ayrıntılı şekilde dolaşılıyor. Süleyman Şenel hocanın aktardığı notlarından 8-9 bin arası türkü değerleniyor. 6 bin 381 kayıt parçası var, bu kayıtlar içerisinde 2, 3 kayıt olanlar daha fazla. Aynı sayıda derleme fişi ile bu kayıtlar tespit edilmiş oluyor, bu eser kimden alındı, hangi tarihte nerede kaydedildi gibi ayrıntılar bu fişler de mevcut. Sarısözen Hoca, çalınan bağlamanın perde sisteminden tutun da söyleyen kişinin ses özelliklerine kadar her şeyi not alıyor ve çok titiz bir folklorist olarak çalışıyor. Türkçe dışındaki pek çok dilde, Kürtçe, Ermenice ve Süryanice dillerindeki eserlerin hepsi arşivde duruyor." Sarısözen'in bu çalışmayı zorluklarla yaptığını söyleyen Güray, "Arabalar olmadığında, gerektiğinde eşeklerin yardımıyla cihazlar taşınarak zorluklarla eserler mum plaklara kayıt edilmiş. Bu derleme sürecinde, Sarısözen'in sıklıkla dile getirdiği 'türkülerden bir vatan' ve bunun Cumhuriyet'in kendine vatan olarak belirlediği alanın tanınması ve bu sahiplenmenin türküler aracılığıyla daha güçlü hale getirilmesi amacı var." dedi.


Muzaffer Sarısözen

AŞIK VEYSEL'İN HİÇ BİLİNMEYEN KAYITLARI

Güray, mum plakların dijitalleştirilmesi ve daha önce yapılan dijitalleştirmeye dair bulguların konservatuvarda birleştirilmesi çalışmalarının yapıldığını aktardı. Güray, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünyanın en kıymetli arşivlerinden biri şüphesiz. Bu kadar geniş, çeşitli yörelere yansıyan ve bu kadar iyi not alınmış ve sistemli şekilde yapılmış başka emsal bir kayıt ben çok fazla bilmiyorum. Örneğin Aşık Veysel'in başka bir yerde bulunmayan çok nadir kayıtları bizim arşivimizde var. Sivas 1937'de tarihli Şarkışla kayıtları. Mesela Ankara kayıtları içinde çok tarihi bir kişilik olan Yağcıoğlu Fehmi Efe'nin Osman Gençtürk ile kaydettikleri Yağcıoğlu Ahmet Efe için yakılan ağıt var. Babası için yakılan ağıtı, meşhur seğmenlerden olan Yağcıoğlu Fehmi Efe seslendiriyor. Ankara kültürü için önemli. Meşhur ustaların, abdal müzisyenler Hacı Taşan'dan Çekiç Ali'ye kadar çok çok önemli müzisyenlerin kayıtları arşivimizde var. Çekiç

Ali'nin henüz 16 yaşındayken yaptığı kayıt var. " Güray, bu eserlerin hepsini Hacettepe açık erişim portalı üzerinden paylaşıma sunmak için çalışmaların devam ettiğini söyledi.




#muzaffer sarısözen
#müzik
#tarih
#dijital
#arşiv