Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, TRT Haber canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
Gül, seçim ittifakına ilişkin teklifin görüşmelerinin TBMM'de geç saatlere kadar sürmesine yönelik eleştirilerle ilgili, "Muhalefetin bir şey söylemek değil de engellemek, Meclisi sabote etmek adına yaptığı çabalar üzerine grup yönetiminin aldığı bir karardır." ifadesini kullandı.
Çalışmaların, kamuoyunun gözü önünde gerçekleştirildiğine dikkati çeken Gül, "AK Parti ve MHP'nin büyük fedakarlıkla gece yarısına kadar çalıştıklarını, CHP ve HDP'nin az sayıda katılımla çalışmalarda yer aldığını ve ret politikası yürüttüğünü bildirdi.
Seçimlerde kamu görevlilerinin sandık kurulu başkanı olmasına ilişkin itirazlar bulunduğunu anımsatan Gül, bunların art niyetli olduğunu belirten Gül, "Daha şimdiden seçim yenilgisini, adeta sandıktan çıkamayacağını anlayan kişilerin beyhude çabaları olarak yorumluyorum. Bilakis seçime ve sandığa güveni artıran bu uygulamalara destek verilmesi gerekir." dedi.
Bakan Gül, "Mühürsüz oy" tartışmalarına ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sandık Kurulunun mührü olmayan oy pusulaları geçersizdir. Bizim düzenlememiz de böyle ancak 'Sandık Kurulunun ihmali nedeniyle YSK filigranı olan ve hiçbir şekilde geçerliliğinde şüphe olmayan pusulalar geçerlidir' diye düzenleme yapıyoruz. Mühürsüz oy pusulaları yine geçersiz ama sandık kurulu ihmal ettiyse kusura bakmasın bu ihmali oraya fatura etmiyoruz. Kim sandık kurulu üyesi olacaksa, bu mührü basmazsa suç işlemiş olurlar. Bu mührü basmayanlar hakkında suç duyurusunda bulunuruz."
"Gerektiği zaman kolluk kuvvetlerinin çağrılması için vatandaşa yetki verilmesi" konusunda ise Gül, getirdikleri düzenlemeyle vatandaşların kolluk kuvvetlerine "Şurada bir yolsuzluk yapıyor" diye ihbarda bulunabileceğini, vatandaşın bu ihbarı şahsen yapacağını belirtti.
Hasta ve engellilerin oy kullanabilmesi için yeni düzenlemeler yapıldığına değinen Gül, seyyar sandık kurullarının oluşturulacağını vurguladı.
"Çocuk istismarıyla ilgili düzenlemede son durum nedir?" sorusu üzerine Gül, çalışmanın çok değerli uzmanlarla da görüşülerek olgunlaştırıldığını, nihai karar aşamasına getirildiğini açıkladı. Konuyu birçok boyutuyla ele aldıklarına işaret eden Gül, "Bir çocuğumuzu bile bu istismardan kurtaracak ne varsa, gerekirse yeniden kanunu yazarız, buna çalışırız. Asla bu konuda bir ihmalimiz, zafiyetimiz olamaz. Bu konuda hakimlerimiz, savcılarımız ve kanunlarımızda büyük bir duyarlılık var." diye konuştu.
Bakan Gül, çocuklarla yakın temas halinde olan görevlilerin sabıka kayıtlarında, işledikleri bu tip suçlar bulunması halinde, iş yerleri tarafından bunların görülebileceğine dikkat çekti. "İstismara hiçbir tolerans verilmeden her türlü düzenlemeyi yapıyoruz." diyen Gül, medyanın da bu konuda üzerine düşeni yapmasını istedi.
"FETÖ davalarıyla ilgili son durum nedir?" sorusu üzerine Gül, darbe davalarında çok önemli gelişmelerin olduğunu, bu konuda mahkemelerin yoğun bir şekilde çalıştığını bildirdi. Yargılamaların devam ettiğine dikkati çeken Gül, şöyle devam etti:
FETÖ elebaşı Fetullah Gül'ün iadesine ilişkin soruya Bakan Gül, şu yanıtı verdi: "Bu bir siyasi tutum esasen ama biz hukuki bir tutum bekliyoruz muhataplarımızdan. Uluslararası sözleşmelerimize, ikili sözleşmelerimize riayet bekliyoruz. Umut ediyoruz Dışişleri Bakanımız da yakında tekrar gidecek."
Çiftlik Bank soruşturmasıyla ilgili soru üzerine Gül, bu konuda merkezde soruşturma yapılarak ve tedbirler alınarak sürecin devam edeceğini, ilgili başsavcılıkların kamuoyunu bilgilendireceğini belirtti.
Mübaşirlerin genel hizmet sınıfına geçmesi talebiyle ilgili Gül, mübaşirlerin mahkemelerin yükünü taşıdığını, bu konuda hazırladıkları teklifi Maliye Bakanı Naci Ağbal'a verdiklerini, taleplerinin kabul edilmesini umut ettiklerini, konuyu takip edeceklerini söyledi. Bu yıl personel alımı olacağını açıklayan Gül, nihai sayının netleştikten sonra açıklanacağını, FETÖ'den ihraç edilenlerin yerine de alım yapılacağını kaydetti.