FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Yunanistan'a kaçan 1'i sivil giyinimli 8 darbeci askerle ilgili flaş bir gelişme yaşandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, firari askerlerin Yunanistan'a kaçmadan önce yanlarında bulunduğu tespit edilen, İstanbul Sancaktepe'deki 4. Kara Havacılık Alayında görevli helikopter teknisyeni Rıfat Çelik'in 'şüpheli' sıfatıyla ifadesi alındı.
Çelik, Sancaktepe'de bulunduğu sırada, 15 Temmuz günü saat 20.00 sularında 'Acil uçuş var' diyerek 2 helikopterin havalanması talimatının geldiğini Yeşilköy'deki Hava Harp Okulu'na inen helikopterde 2'si asker biri sivil olmak üzere 3 kişini olduğunu söyledi. Rıfat helikopterdeki Kara Pilot Binbaşı Ahmet Güzel'in sivil kişiye 'Abi' diye hitap ettiğini söyledi.
Çelik o gece yaşananları şöyle anlattı: "22.00 sularında Harp Akademileri'ne iniş yaptık. Helikopterden indikten sonra 4 asker kıyafetli personel geldi. En yüksek rütbelisi yarbaydı. Ahmet Güzel Binbaşı helikoptere binip kalkış yapacağımızı söyledi. Böylece toplam 7 kişi olarak tekrar Yeşilköy'e iniş yaptık. Darbe girişimi olduğunu anlayınca artık uçmayacağımı söyledim. Ahmet Binbaşı, 'Siz hükümetin köpeğisiniz, sizin gibiler yüzünden bu ülke bugünlere geldi' diyerek küfür etti. 23.30 sularında beyaz bir minibüs geldi. Araçtaki asker camdan 'Kaçın geliyorlar' diye bağırıyordu. Sivil üçüncü kişi hemen helikoptere bindi. Helikoptere bindik ve havalandık.
"Saat 04.30-05.00 sularında dışarıdan silah sesleri geldi. Binbaşı Ahmet Güzel ve sivil olan kişi panikleyerek ' Gidiyoruz' dediler. Bindiğimiz helikopter havalandı. Helikopterde 12 kişiydik. Kısa süre sonra dört tarafı dağlık iniş yapılmayacak bir yere inmeye çalıştılar. Burası Şile Ağva'ydı. Ben ve yanımdaki 2 teğmen ve Mehmet Güngör'ü bir yere oturttular. O esnada sivil kişi yanında taşıdığı el çantasından bir kısım evrak çıkardı. Yeşil kaplı pasaportunu ve bir miktar parası vardı. Bir kısım evrakı ise orada yaktı. Sivil kişi Ahmet Binbaşı'ya ne olduğunu sordu. Ahmet Binbaşı, kendisine mesaj geldiğini, ya teslim olacaklarını ya da kaçacaklarını söyledi. Sivil kişi bunun üzerine 'Ankara'dakini aradın'mı diye sordu. Ahmet Binbaşı ise aradığını ancak telefonuna ulaşamadığını söyledi."
