Abiler kendi cebinden aramazdı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) TSK'daki mahrem yapılanmasını deşifre eden "ankesör" soruşturması kapsamında yeni davalar açılmaya devam ediliyor. Son olarak, Jandarma Tedarik Merkezi Komutanlığı'nda görevliyken 15 Temmuz darbe girişiminin ardından emekli olan Yarbay Mahmut A. hakkında FETÖ üyeliğinden dava açıldı.

KONTÖRLÜ TELEFON ÖNEMLİ DELİL

Ankara Cumhuriyet Savcısı Ali Alper Saylan'ın düzenlendiği iddianamede, örgütün mahrem hizmetler sınıfında gizliliğe azami özen gösterildiği bu nedenle de asker, polis ve benzeri kamu görevlerinde bulunan örgüt üyelerinin tespitinin zor olduğu anlatıldı. Mahrem hizmetler sınıfına tabi örgüt üyelerinin, FETÖ havuz verisi denilen (Bank Asya hesap kaydı, okul kaydı, telefon irtibat) delillerle tespiti ve yakalanmalarının mümkün olmadığına işaret edilen iddianamede, "Halen kendini gizleyebilmiş kripto üyelerinin tespiti ve deşifre edilmeleri açısından kontörlü telefonlarla irtibat delili büyük önem taşımaktadır" değerlendirilmesine yer verildi.

6 BÜFEDEN 10 ARAMASI ÇIKTI

İddianamede, şüpheli Mahmut A.'nın, 2012-2016 yılları içerisinde Ankara genelindeki 6 büfe ve market gibi iş yerlerinden 10 kez arandığı belirtildi. A.'nın, birçok albay ve yarbay rütbesindeki soruşturma şüphelisi asker ile ardışık olarak arandığı bilgisi de iddianamede yer aldı. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyerek itirafçı olan şüpheli, FETÖ'nün mahrem imamları tarafından arandığını söyledi. Örgüt içerisinde "Kadir" kod adını kullandığı söyleyen A., mahrem imamlarla sabit hatlardan yaptığı görüşmelere ilişkin şunları anlattı: "Benimle iletişimi geçen abiler sadece sabit hatlar üzerinden görüşme yapardı. Kendi cep telefonlarından hiç aramazlardı."