Tarih boyunca 14 devlete ev sahipliği yapan Tokat, 900 yıllık geçmişini 900 adımda görmek isteyen ziyaretçilerini bekliyor. Çeşitli el sanatlarıyla da otantik güzellikler sunan ve tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan şehirde, yaklaşık 3,5 milyon yıldır gelişimi devam eden, ismini içinin bal renginde oluşundan alan Ballıca Mağarası, 2. Abdülhamid’in padişah oluşunun 25. yılında yaptırdığı Saat Kulesi, Arastalı Bedesten, Tokat Müzesi, Mahperi Hatun Kervansarayı, Taşhan, Yağıbasan Medresesi ve Deveciler Hanı yer alıyor. Gastronomisiyle de öne çıkan Tokat mutfağının lezzetlerinde baş sırada çökelekli gözleme ve Tokat kebabı geliyor. Tokat Valiliği ile Tokat Belediyesi’nin ev sahipliğinde Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle düzenleme ve restorasyon çalışmaları tamamlanan 8 müzenin yanı sıra birçok yeni müze çalışması da devam eden şehir, gelişen ve geçmişten bu yana kimliğini koruyan yapısıyla yerli, yabancı misafirlere hazır.
“900 adımda 900 yıllık tarih” sloganıyla şehri yeniden ihya eden Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, “Buraya gelenler Tokat’ın havasıyla, doğasıyla farklı bir şehre girdiklerini hisseder, 11. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar eserler görür. 900 yıla ait bu eserler, kimi zaman karşı karşıya kimi zaman yan yana kimi zaman 50 metre mesafede bulunuyor. Bunların hepsini 900 adımda görebilecekler. Tokat’ta 6 tane Osmanlı Sokağı var. Bunlardan 3 tanesini restore ettik, diğerlerine de devam ediyoruz.” ifadelerini kullandı. El sanatlarını yaşatmak ve tanıtmak amacıyla çalışmalar yaptıklarını söyleyen Eroğlu, “Çok yakın bir zamanda el sanatlarını ziyaretçilerimizle buluşturacak bir projeyi hayata geçireceğiz. Sulu Sokak’ta bulunan bir hanın içinde el sanatçılarımıza küçük dükkanlar tahsis edeceğiz. Ustalarımız burada, ziyaretçilerin gözü önünde sanatlarını icra edip satışını yapacaklar.” dedi.
Tokat’ın tarihi eserlerinin bir günde gezilemeyecek kadar zengin olduğunu anlatan Tokat Valisi Numan Hatipoğlu da “Komana Antik Kenti, aynı zamanda Hititler’den itibaren bir yerleşim alanı olmuştur. Pontus tarafından da yerleşim alanı olan bölge, Danışment’in bölgeyi fethiyle beraber önce Danişmentliler ardından Selçuklu ve Osmanlı tarafından kullanılmıştır. Burada kazılarımız devam ediyor. İnşallah yapılacak millet bahçesiyle de bağlantısını kuracağız. Niksar Kalesi ve Niksar’daki mezar taşları büyük önem taşıyan tarihi miraslarımızdan biri. Ayrıca, Zile’de antik bir tiyatro bulundu, arkeolojik kazıya başladık, önümüzdeki dönemde kazılar devam edecek. Tarihi yapıları bir an önce turizme kazandırmak için bu çalışmaları hızlandırıyoruz.” dedi.