15 Temmuz ruhunu diri tutacak sembol proje

Gazetemiz foto muhabiri ve 15 Temmuz şehidi Mustafa Cambaz’ın anısına düzenlenen Şehit Mustafa Cambaz Fotoğraf Yarışmasının bu sene ikincisi gerçekleşecek. Yarışmaya eklenen “Ayasofya Camii” başlığıyla kategori sayısı beşe yükseldi. “2022’ye Damgasını Vuran Haber Fotoğrafları”, “Kültürel ve Tarihi Fotoğraflar”, “Yeni Nesil Fotoğraflar (Drone Çekimi - Serbest Haber)”, “Cep Telefonu Fotoğrafları” ve “Ayasofya Camii” dallarında çekilen fotoğraflar 7 Ağustos’a kadar mustafacambazfotografyarismasi.com sitesinden iletilecek. Seçici kurul, Mustafa Cambaz’ın anısının yaşatıldığı etkinliğin ve yarışmada yer almalarının önemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Cambaz’ın, mesleğini büyük bir titizlik ve aşkla yaptığına dikkat çeken kurul üyeleri, meslektaşlarının hayallerinin gerçekleştirilebilmesi için eserlerde onunla empati kurmanın temel kriter olduğunu vurguladı.

Vatan aşkıyla özel projeler üretti

Mustafa Cambaz, 15 Temmuz’un yegâne basın şehidi. Basın tarihimize adını hem yaptığı çalışmalarla, hem de cesaret ve vatan sevgisiyle kazımış çok değerli bir foto muhabiriydi. Her yıl, yılın en güçlü fotoğraflarının Mustafa Cambaz’ın adıyla hatırlanması ve yaşatılması, tüm haberciler için meslek onurunun yaşatılması anlamına geliyor. Yarışmaya katılan eserleri genel ilkeler ve görsel kabiliyetlerin yanı sıra bir de Mustafa Cambaz’ın gözüyle bakmaya ve değerlendirmeye çalışıyoruz. Onun mesleği boyunca oluşturduğu stili ve cesareti yarışmaya katılan eserlerde de arıyor, yarışmayı onun gözüyle görmeye çalışıyoruz. Yarışmayı diğerlerinden farklı kılan da bu. Mustafa Cambaz Fotoğraf Yarışması, yeni kategorilerin de eklenmesiyle ülkemizin 15 Temmuz’a dair sembol projelerinden birisi olarak gelenekselleşmeye devam edecek. Mustafa Cambaz hayatı boyunca bir haberci gözüyle binlerce olaya şahitlik etti. Gazetecilik refleksiyle çektiği fotoğraflar, habercilik düsturuyla kayda geçirdiği anlar onun göreviydi. Ama Mustafa Cambaz bunlarla yetinmedi. Vatan aşkı, ülkesine, coğrafyasına duyduğu sevgi onu pek çok özel proje üretmeye itti. Bunlardan en önemlisi “Memleketimin Ulu Camileri” çalışmasıydı. Ulu camileri fotoğraflayabilmek için tüm Türkiye’yi gezip 10 bin kareyi kayda aldı. Fotoğrafları hem estetik, hem teknik açıdan birer belge değerindeydi. Kendisi bu fotoğrafların bir ulu camide sergilenmesini arzu ediyordu. Sonrasında hayalini kurduğu albüm de sergi de gerçekleştirildi. Görev yaptığı Yeni Şafak gazetesi tarafından onun adına düzenlenen bu yarışmada bir meslektaşı olarak bulunmaktan onur duyuyorum.

Yarışma Cambaz’a verilen değerin bir tezahürü

Fotoğrafa gönül vermiş olan Mustafa Cambaz’ın adının bir fotoğraf yarışmasıyla yaşatılmasını çok saygıdeğer buluyorum. Mustafa Cambaz adına fotoğraf yarışması düzenlemek ona ve hayatında kendini adadığı birçok değere verilen önemin bir tezahürü. Geçen yıl seçilen fotoğraflara göz attığımızda haber fotoğrafçılığının yanında yeni nesil fotoğraf çekimlerine de yer verildiği görülüyor. İnsanları fotoğraf çekmeye ya da çektiği fotoğrafları daha üst seviyeye taşımasına sebep olacak bir yarışma olduğunu düşünüyorum. Mustafa Cambaz fotoğrafa, ülkesine gönül vermiş ve bu uğurda yaşamış, üstüne üstlük bizlere müthiş bir arşiv bırakmış. Tanıdıklarının ve yakınlarının da anlattığı gibi yaptığı işe son derece önem göstermiş bir sanatçıyı temsil eden bu yarışmanın içerisinde bulunmak çok kıymetli.

Hem adıyla hem fotoğraflarıyla tanınıyor

Mustafa’nın adıyla yapılan bu yarışma, onu onurlandırmaktan öte bir anlam taşıyor. O şehadetiyle onurların en büyüğüne zaten erişti. Yarışmayla unutmamamız, hep aklımızda tutmamız gereken şu hususların altı çiziliyor: Vatanımıza her zaman ve her koşulda sahip çıkmak. Demokrasimizin her an bir tehditle karşı karşıya kalabileceği gerçeğini göz ardı etmeden, savunmaya hazır olmak. Geçmişten dersler çıkararak hataların tekrarlanmasına izin vermemek. Gerektiğinde Mustafa ve diğer şehitlerimiz gibi korkmadan harekete geçmeyi bilmek. Yarışma daha ilk yılından adı, amacı, katılımcı sayısıyla saygınlık kazandı. Yeni kategoriler, katılımcı sayısını ve ilgiyi daha da artıracaktır. Bu projeyi hayata geçiren Albayrak Medya Grubu’nun yarışmaya süreklilik kazandırması ve geliştirmesi takdir edilmeli. Fotoğrafçı arkadaşlara düşen ise yarışmaya en güzel, en etkileyici fotoğraflarla katılıp, bu çabaya destek vermek. Yarışmamızın uzun yıllar devam edip gelenekselleşeceğine inanıyorum. Fotoğrafçıların şansı sadece isimleriyle değil fotoğraflarıyla da tanınmasıdır. Sevgili Mustafa arkasında hep var olacak birçok önemli fotoğraf ve saygın bir isim bıraktı. Yarışmanın jürisinde yer almak bir meslektaşımızı, dostumuzu saygıyla anmaya vesile olmasının yanı sıra fotoğrafçılığa, foto muhabirliğine katkı sağlayacak, geliştirip özendirecek etkinlikte görev üstlenmek çok anlamlı.

Tarih aşkını fotoğrafla birleştirmişti

Onun adına bir fotoğraf yarışmasının düzenlenmiş olması, benim nazarımda gazeteciliğin, haberciliğin ya da foto muhabirliğinin zirve noktasıdır. Çünkü kendisi hain kurşunlara karşı göğsünü tereddütsüz siper etmiş, bu vatan ve bu bayrak için şehadete yürümüştür. Aslında Mustafa Cambaz bize; vatan-millet-bayrak aşkının gazetecilikten de önemli olduğunu kanıyla, canıyla ispat etti. Bu yüzden onun adının yaşatılması, mesleği yapan bizlere ve gelecek nesil gazetecilere çok önemli bir mesajdır. Bundan dolayı gelenekselleşmesi gerekmektedir. Mustafa ağabey, mesleğini tutkuyla yapan bir gazeteci, foto muhabiriydi. Türkiye Ulu Camileri albümü için Anadolu’nun en ulaşılmaz yerlerine yaptığı macera dolu yolculuklarını haber merkezinde anlatırken sesindeki coşkudan o anları tekrar yaşadığını hissederdiniz. Ecdadımıza ve eserlerine olan hayranlığını çok sevdiği fotoğrafla birleştirmiş, bana göre bu alanda sayılı belge fotoğrafçılarından biri olmuştur. Mustafa abinin objektifi kadar kalemi de çok etkiliydi. Gazetenin Pazar Eki ve kültür sayfası için çok sayıda röportaja kendisiyle birlikte gitmiş olmak ve onu tanımak benim için bir onurdur.

Gençler hayatını örnek almalı

Mustafa Cambaz tarihi mekânları ve kültür mirasımızı kaydeden bir fotoğrafçıydı. Ama o 15 Temmuz gecesi halkın iradesine karşı darbe yapan eli silahlı çeteye karşı kendi iradesine sahip çıkmak için sokağa çıktı ve şehit oldu. İster haber amaçlı ister iradesine sahip çıkma adına olsun yaşadığı olay gelecekte bu tür vakaların bir daha tekrar etmemesi, halkın iradesinin her şeyin üstünde olduğunun kabullenilmesi gerektiği içindir. O, bu uğurda canını ortaya koymuştur. Yeni Şafak gazetesinin Mustafa Cambaz adına fotoğraf yarışması düzenlemesi, halkın iradesine karşı hiçbir gücün meşruiyetinin olmadığının ifadesidir. Bunu bir fotoğrafçı olan Mustafa Cambaz’ın şahsında yapmak gelecek nesiller için örneklik teşkil edecektir. Foto muhabirliği ve haber fotoğrafçılığının yanı sıra farklı alanlarda da yarışma başlıklarının yer alması fotoğrafla ilişkili olan herkesin dikkatini çekecektir. Yarışma, fotoğrafla uğraşan ister profesyonel, ister amatör herkesin katılması gereken bir yarışmadır. Mustafa Cambaz benim yakın dostumdu. Onunla fotoğraf konusunda çok fazla muhabbetimiz olmuştur. Hatta birlikte fotoğraf çekeceğimiz, Edirne’den başlayan bir plan yapmıştık. O, camileri çekecekti, ben sosyal hayatı. Ama yaşananlar bize bu fırsatı sunmadı. Onun hayatı gençler için büyük bir örneklik taşır. Ayrıca 15 Temmuz gecesi halkın iradesine karşı koyanların önünde canından vazgeçebilmenin örnekliğini sundu hepimize. Onu rahmetle anıyorum.