Dönemin Diyarbakır Bölge Jandarma Komutanlığı Kurmay Başkanı eski albay Şamil Türk Özkan'ın, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında, terör örgütünün üst düzey yöneticilerinin toplantı yaptığı örgüt evinden 4 kez aranarak talimat aldığı gerekçesiyle yargılandığı ve müebbet hapis cezasına çarptırıldığı davanın gerekçeli kararı açıklandı.
"Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan müebbet hapis cezası verilen Özkan hakkında Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesince açıklanan gerekçeli kararda, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan ve darbe girişiminin yaşandığı dönemde Dicle Üniversitesinde (DÜ) öğretim üyesi olarak görev yapan H.H.Ö'nün ifadesine de yer verildi.
H.H.Ö, Diyarbakır'da örgüt yöneticilerinin toplantı yaptığı eve kendilerinden sorumlu "Saffet" kod adlı kişinin geldiğini öne sürerek, şunları kaydetti:
Kararda, sanığın, darbe girişimine karşı alınan önlemlerin öğrenilmek istenmesi amacıyla aranmış olabileceği yönünde savunma yaptığı bildirilerek, şu değerlendirmede bulunuldu:
"Söz konusu örgüt evinden aranılan şahısların örgütle irtibatlı kişiler olduğu etkin pişmanlıkta bulunan kişilerin beyanlarından açıkça anlaşılmaktadır. Sanık toplam 9 dakika 25 saniye süreyle 4 defa aranmıştır. Bu 9 dakika 25 saniyenin, kronometre tutularak bakıldığına darbe girişiminin gerçekleştiği bir gecede yapılan bu görüşmenin yanlışlıkla aranma ve tanınmayan bir kişi tarafından aranma şeklinde izah edilmesi mümkün olmayacak şekilde oldukça uzun bir süreyi kapsadığı açıkça görülmektedir. Yapılan görüşmelerin saatlerinin de darbe girişiminin gerçekleşmesinin ardından başladığı, artık darbenin sonuçlanmayacağının anlaşıldığı saatlere kadar sürdüğü görülmektedir. Sanık sıkıyönetim emirlerini kimsenin görmemesi için harekat merkezine kimsenin alınmamasını emrettiğini ve gelen emirleri istediğini savunsa da, savunmalarının gerçekleştirdiği eylemlerle uyuşmadığı açıktır."
Dönemin Diyarbakır Bölge Jandarma Kurmay Başkanı eski albay Şamil Türk Özkan'a 25 Nisan'da tutuklu yargılandığı davada, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" suçundan müebbet hapis cezası verilmişti.