Taksim'de, vatandaşların Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin duygu ve düşüncelerini yazmaları için açılan 27 anı defteri, Beyoğlu Belediyesi tarafından kitap haline getirilecek. Beyoğlu Belediyesi, darbe girişiminin ardından, vatandaşların yaşadıklarını aktarması için “Millet destanını yazıyor” sloganıyla Taksim'de anı defterleri açmış, anıların sığmadığı defterlerin sayısı bir süre sonra 27'ye ulaşmıştı.
Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, demokrasi nöbetlerinde vatandaşların kendilerini ifade etme isteklerinden hareketle, “Millet destanını yazıyor” sloganıyla meydanlarda anı defterleri açtıklarını, vatandaşların defterlere günlerce yaşadıklarını ve hislerini yazdıklarını ifade etti. Demircan, "Yetişkinlerin duygularını yazmaları, çocukların ise içlerinden geçeni çizmelerini sağladık. Ortaya bu hatıra defterleri çıktı. Bunlar tarihe ışık tutacak yazılardır. Yazılar, geleceğin Türkiye'sinin demokrasisi açısından ve halkın iradesine sahip çıkmasının anlaşılmasına kanıt olacak” şeklinde konuştu.
Demircan, anı defterlerine yazılanları okuduğunda insanların gözyaşlarını tutamadığını dile getirerek, “15 Temmuz, Türkiye için çok önemli bir kırılma noktasıdır. Bu açıdan anı defterlerini kitap haline getirmemizin çok doğru olduğunu düşünüyorum. Bu defterler bizlere çok şey öğretiyor. İlla şu tarihte kitaplar basılacak diye bir şey yok. Elimize kaç kitap olacak bu da henüz kesin değil. Ancak en azında önümüzdeki yıl 15 Temmuz'da eserlerin ellerimizde olmasını planlıyoruz. Bunun hazır olduğunu hissettiğimiz anda hemen basılacaktır" dedi.
Bazı vatandaşların, o geceyle ilgili yazdığı anılardan bazıları ise kağıda şöyle dökülmüş; “O tarihi günde belki şehadet şerbeti nasip olur diye oradaydım. Ateş edilmeden 20 saniye önce elimdeki su şişesinden bir yudum su almak istedim. En öndeydim. Suya saygıdan çöktüm. Su içerken ateş ettiler ve bir yudum su şehadetime engel oldu. Yerime geçen şehit oldu. Aziz şehitler ben burada sıramı bekliyor, su bile içmiyorum rahat uyuyun.” “15 Temmuz akşamı darbe olduğunu ilk duyduğumda korktum. Sonra ardından biraz zaman geçti ezanlar, selalar okunmaya başladı ve ben önce umutlandım. Sonra en sevdiğim ses olan Recep Tayyip Erdoğan sesini televizyondan duydum ve meydanlara indim.”