.
Yaklaşık 600 yıl boyunca üç kıta da hüküm süren olan Osmanlı İmparatorluğu'nun tarihi birçok gizemle dolu. O gizemlerden biri de Tılsımlı Gömlekler. Bu gömlekler, üzerlerindeki yazı ve süslemelerle hat ve tezhip sanatında ulaşılan mertebeyi gösteren, dönemin sosyal yaşamını ortaya koyan adeta konuşan tarih niteliğinde.
1/17
Eşref saatinde dikimi başlıyor: Sarayı'nda tılsımlı 90 civarında padişah kıyafeti bulunuyor. Bu kıyafetler Müneccim başının yıldızlara bakarak belirlediği günde dikilmeye başlanıyor. Müneccim başı halk arasında "Eşref Saati" olarak bilinen bu özel anı belirledikten sonra sarayın derin hocaları kıyafete yazılacak tılsımları belirliyor. Bunlar daha çok dua ve hala anlamı çözülemeyen rakam ve şekillerden oluşuyor. Hocaların belirlediği bu şekil ve dualar padişah kıyafetine dönemin en kıymetli hattatları tarafından işleniyor.
2/17
Hastalıkları iyileştirecek özel dualar: Topkapı'daki tılsımlı kıyafetler genellikle 3 önemli sebep için hazırlanmış. Bunlardan ilki savaş tılsımıdır. Padişaha savaşa giderken giymesi ve kazadan korunması için dikilen bu kıyafetler özel dualarla işlenmiştir.
Terziler hastalıklara ve nazara karşı farklı dua ve şekillerle bezenmiş kıyafetler tasarlamışlardı. Bu kıyafetler üzerindeki bir çok şekilin sırrı ve yer alan rakamlar henüz tam aydınlatılabilmiş değildir.
3/17
Ayetler: Tılsımlı kıyafetler üzerinde şu ana kadar 55 sure tespit edildi. Bu kıyafetlere en çok yazılan ise Fatiha suresidir. Yasin suresi hastalıklara karşı yapılıyor ve genellikle de ölüm döşeğindeki padişahların kıyafetlerine işlenmiştir. Fetih suresi savaşa çıkacak olan padişahların kıyafetlerinde mutlaka yer alıyor.
4/17
Ayet-el Kürsi'de belalardan koruduğu için yine savaş kıyafetlerinde sıkça kullanıldı. Felak ve Nas sureleri ise daha çok ruhsal hastalıklarda gömleklere işlenmiştir.
5/17
Melek isimleri: Gömleklerde yazı olarak 4 meleğin ismi bulunuyor. Mikâil,Azrâil,Cebrail,İsrafil meleklerin isimleri var. Kıyafetlerde dikkat çeken Besmele'nin ayetlerin dışında özel olarak kullanılması ve yazım şekli ile bir kare oluşturmasıdır. Esma-ül Hüsna'da aynı şekilde tılsımlı kıyafetlerin vazgeçilmesidir.
6/17
Nübüvvet mührü: Gömleklerde en çok Hz. Muhammed'e ait semboller yer alıyor. Öyle ki bir padişah kıyafetine Hz. Muhammed'in ayak izi dahi işlenmiştir. En çok kullanılan şekil ise yine Hz. Muhammed'in Nübüvvet Mührü'dür. Bu mühür, önemini belirtmek için genelde çerçeveye alınıyor ve altın yaldızla işleniyordu. Hz. Muhammed'in bu mührü gömleğin hep sağ kısmında bir köşeye nakşediliyor. Göğüs kısmına ise peygamberleri anlatan sözler işlenip, aynı şekilde sahabelerin isimleri ve künyeleri de bu gömleklerdeki en önemli figürlerdir.
7/17
Tılsımlı kıyafetler asla yıkanmıyordu: Tılsımlı kıyafetler patiskadan yapılmış kumaşlarla tasarlanıyordu. 90 civarındaki tılsımlı kıyafet içinde sadece 2 tanesi farklıdır. Bunlardan biri atlastan diğeri ise ipekten yapılmadır. Patiska kullanılmasının sebebi üzerine yazı yazılması müsait olmasıdır. Nakkaşlar İnce ve kaygan bir tabakayla kaplanan bu patiska kıyafetleri belirlenen dua ve sembollerle beziyorlardı. Bu tılsımlı kıyafetler asla yıkanmıyordu. Zira yıkandığında üzerindeki dua ve semboller yok siliniyordu.
8/17
Mührü Süleyman: Hemen hemen her padişahın Mührü Süleymanlı bir kıyafeti bulunuyor. Yıldız şeklinde olan bu figürü Hz. Süleyman'ın bütün canlılara hitap edebilmesi, hayvanların dilini anlayabilmesi sebebiyle tercih ediyordu.
9/17
Tılsımlı yaka: Padişahın giydiği yakanın şekli kaftan şekli gibidir. Padişahlar bu kaftanı cülûs ettiğinde yani tahta çıkışta giyiyorlardı. Değerli bir kumaştan yapılan bu kaftanların yakası kürkle çevrilidir. Bu yakalar nazara karşı koruduğuna inanılıyordu.
10/17
Cem Sultan'ın 3 yılda dikilen tılsımlı kıyafeti: Bu gömleğin önemi tam 3 yılda tamamlanmış olmasıdır. Üzeri baştan sona dua ve şekillerle kaplı olan gömlek hiç giyilmemiştir. Tarihçilerin tahmini ise bu kıyafetin dikimi bittikten sonra hiçbir şekilde Cem Sultan'a ulaştıralamadığı yönündedir.
11/17
Kaside-i Bürde'nin esrarı: Padişah kıyafetleri içinde sıkça işlenen bir diğer tılsım Kaside-i Bürde'dir. Bu kasidenin hikmeti felçli hastayı ayağa kaldırabilecek güçte olmasındır. Bürüyen Kaside'nin sahibi Şerâfeddîn Muhammed Bûsirî Mısırlıdır.
Şerâfeddîn Muhammed Bûsirî, bir gün felç geçirir ve vücudunun yarısı tutmaz olur. Bu kasideyi yazar ve Allah'tan Peygamber hatırı için şifa umar. Şiirin bittiği gece, İlm-i Ledün Sultanını rüyasında görür ve Kasideyi huzurunda okur. Uyandığında ise felcin geçtiğini hayretle görür ve eli tutar, ayağı yürür.
12/17
Meçhul kahramanlar: Hattatların kağıdı terbiye etmek için kullandığı aharlama yöntemiyle yazıya elverişli hale getirilen kumaşlar nakkaşlar atölyesinde işlenmiştir. Bir gömlek üzerinde 3-4 yıl uğraşan hattatlar için meçhul kahramanlar yakıştırması yerinde olur; çünkü gömleklerin çok azında kimin tarafından yapıldığı yazılıdır.
13/17
Ok ve yay sembolü önemli: Ok ve yay Orta Asya Türk kavimlerinden bu yana avcılık ve savaşta kullanılan en önemli silahtır. Türkler uzak mesafe için ok ve yay, yakın mesafe için kılıç kullanırdı. İslamiyet'in ilk yıllarında Hz. Muhammed'in ok ve yaya çok önem vermesi bu silaha dini bir önem kazandırdı.
14/17
15-20. yüzyıl arasında hazırlanan padişah giysilerini içeren saray koleksiyonunda Peygamber Efendimizin nübüvvet mührü, Hilye-i Şerif ve iKaside-i Bürde'yle bezenmiş dört gömlek yer alıyor.
15/17
Tılsımlı gömlekler üzerinde sıkça yer alan diğer iki motif ise Hz. Ali'nin ucu çatallı kılıcı 'Zülfikâr'dır.
16/17
Saltanat kavgalarının uzağındaki halk da tılsımlı gömleklerden payına düşeni aldı. Dönemin tarikat dergahlarında, sarılıktan, akrep sokmasından korunmaya yönelik hazırlanan gömlekler arasında kadınları eşlerine şirin gösteren gömlekler mevcuttur.
17/17
.
#Gömlek
#Tılsım
#Ayet
#Şifa
#Padişah