Arabesk müziğin unutulmaz isimlerinden Ferdi Tayfur, Antalya'da bir süredir tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Usta sanatçının vefatı, hem ailesini hem de hayranlarını derin bir üzüntüye boğdu. Türk arabesk müziğinin efsanevi isimlerinden Ferdi Tayfur'un hayatına dair bilinmeyen bir detayı, yakın dostu Ahmet Selçuk İlkan gün yüzüne çıkardı. İlkan, Tayfur'un iç dünyasını, hayalleri ve ukdelerini paylaştı.
BABAYA DUYULAN DERİN ÖZLEM
Ahmet Selçuk İlkan'a göre, Ferdi Tayfur'un hayatındaki en büyük eksikliklerden biri, erken yaşta kaybettiği babasına duyduğu özlemdi. Küçük yaşta babasını kaybeden Tayfur, bu kaybın hayatında derin yaralar açtığını ifade etmiş.
"Babası hayatta olsaydı belki çok farklı bir hayatı olacaktı" diyen İlkan, bu özlemin Tayfur'un şarkılarına da yansıdığını belirtti. Babasına duyduğu sevgi ve özlem, onun eserlerinde melankoli ve içtenlikle hissedilen duyguların en büyük kaynağı oldu.
OKULA GİDEMEMENİN UKDESİ
Tayfur'un diğer büyük ukdesi ise eğitim fırsatını hiç yakalayamamış olmasıydı. Küçük yaşlardan itibaren ailesine destek olmak için çalışmak zorunda kalan sanatçı, eğitim hayatını yarıda bırakmak zorunda kaldı.
Ahmet Selçuk İlkan, "Ferdi Baba her zaman okumanın önemini anlatır, bu fırsatı kaçırmış olmanın içinde bir yara olarak kaldığını söylerdi" diyerek, onun içsel mücadelesini gözler önüne serdi.
EFSANEVİ KARİYERİ VE ARDINDAN KALANLAR
1945 yılında Adana'da doğan Ferdi Tayfur, yokluk içinde geçen çocukluğuna rağmen müzik tutkusundan vazgeçmedi. Genç yaşta arabesk müziğe adım atan sanatçı, milyonların sevgilisi oldu.
"Çeşme," "Ben de Özledim," "Emmoğlu" gibi unutulmaz eserleriyle müzik tarihine adını altın harflerle yazdırdı.
Aynı zamanda çok sayıda filmde rol alarak Yeşilçam'ın da önemli isimlerinden biri haline geldi.
Ferdi Tayfur, bıraktığı eserlerle hem bir dönemin ruhunu yansıttı hem de ardında silinmez bir miras bıraktı.
FERDİ TAYFUR'UN VASİYEDİ DE GÜNDEM OLDU!
Türk müziğinde derin izler bırakan sanatçı, geçmiş yıllarda verdiği bir röportajda hayat felsefesini ve müziğe dair görüşlerini paylaşmıştı. Tayfur, eserlerini halkın yararına sunduğunu belirterek, bu konuda vasiyet niteliğinde ifadelerde bulunmuştu.
Ünlü sanatçı, 'Hayattayken de öldüğüm zaman da benim şarkılarımı herkes ödeme yapmadan dinleyebilsinler diye söyleyeceğim. Çünkü o şarkıları benim çocuklarım ya da mirasçılarım yapmadı. Ben yaptım o şarkıları ve halk duysun diye, insanlar faydalansın diye yaptım' demişti.
Bu sözler, Tayfur'un sanat anlayışını ve halkla kurduğu güçlü bağını bir kez daha gözler önüne serdi.
Hayatını müziğe ve hayranlarına adamış olan Tayfur'un eserlerinin gelecekte nasıl değerlendirileceği de merak konusu oldu.
Mevcut yasal düzenlemeler gereği, sanatçının eserlerinden elde edilecek gelir, varisleri arasında paylaştırılacak.
Ancak Tayfur'un geçmişte dile getirdiği bu görüşleri, onun mirasının yalnızca maddi boyutla sınırlı olmadığını, aynı zamanda manevi değer taşıdığını bir kez daha hatırlattı.
Türkiye'nin arabesk müzik tarihine damga vuran isimlerinden biri olan Ferdi Tayfur, unutulmaz şarkıları ve kendine has yorumu ile hafızalarda yer edinmişti.
Hayranları, sosyal medyada sanatçının anısını yaşatmak için binlerce paylaşım yaptı. Tayfur'un "Bana Sor," "Emmoğlu," ve "Huzurum Kalmadı" gibi şarkıları, ölümünden sonra da onu anmak için sıkça dinleniyor.
Sanat dünyası, bu önemli kaybın ardından taziye mesajları yayınlarken, Tayfur'un vasiyeti niteliğinde olan sözleri ve halk sevgisi, onun ölümsüz bir sanatçı olarak anılacağının göstergesi oldu. Hayranları, onun müziğiyle yaşatacağı mirası nesilden nesile aktaracaklarını belirtiyor.