KASIMPAŞA CANAVARI: 1976 yılında İstanbul'da pek çok cinayet işlenmiş, özellikle evinde 20 bıçak darbesiyle öldürülen liseli Handan Otak günlerce konuşulmuştu. Ancak bu cinayetlerin hiçbiri Kasımpaşa'da işlenen seri cinayetler kadar dehşete neden olmadı. Artık bütün İstanbul, 'Kasımpaşa Canavarı'ndan söz ediyordu. Bir inşaatın gece bekçisi olan Hasan Kaya'nın kafası bir demir çubukla parçalanmıştı. Cinayetler serisi artık gazetelerin manşetlerine tırmanmıştı. Ama küçük bir ipucu bile yoktu. Bir sonraki kurban bir aydan beri kayıp olan 20 yaşındaki Veli Özel'di. Kuştepe'de oturan Veli Özel, Dolapdere'de bir düğme atölyesinde işçi olarak çalışıyordu. 7 Eylül sabahı evinde çıkmış ve bir daha kendisinden haber alınamamıştı. Kasımpaşa Canavarı son kez, sisli bir gecede, 4 Kasım günü ortaya çıktı. Sabaha karşı saat üçte Piyalepaşa'da lastiğini değiştirmekle uğraşan taksi şoförü Zekeriya Galipçi arkasını dönünce elindeki demir çubuğu havaya kaldırmış bir adamla karşı karşıya kaldı. Saldırganın ilk darbesini atlatan şoför Elimdeki projektörü gözlerine tuttum. Mavi gözlerinde kelimelerle anlatılamayacak pırıltılar vardı. 'Yapma' diye haykırabildim diye anlatıyordu yaşadığını. Kasımpaşa Canavarı karanlığa karıştı ve sonrasında onu gören kimse olmadı. Ancak Kasımpaşa Canavarı ününü 80'li yıllara kadar korudu. Türkiye'nin bu meçhul kalan ilk seri katili filmlere, kitaplara ilham verdi ama bulunamadı.
En az üç kişiyi öldüren Atalay Filiz her yerde aranıyor. Bu durum Türkiye'deki diğer seri katillerin öyküsünü akla getirdi
1/10
BEBEK YÜZLÜ KATİL: Ali Kaya, hepsi Alanya’da gerçekleşen cinayetlerine, 1997 yılında amcası Celal Kaya’yı öldürerek başladı bu psikopat katil. Katil, bu cinayet nedeniyle 5 yıl ağır hapis cezasına çarptırılmıştı. Cezası bitince, kendi annesine tecavüz eden Zeynel Abidin Gümüş'ü gözlerini kırpmadan öldürdü. Bu cinayet sonrası akli dengesi bozuk raporu alarak akıl hastanesine kaldırıldı. 1999’da kapalı yerde duramaz raporu aldı ve bu nedenle hastaneden çıkarıldı. Bundan sonra Alanya’da 5 kişiyi daha bıçaklayarak öldürdü. Ona, 'Bebek Yüzlü Katil' ismi verildi. Son cinayetinden sonra kişilik bozukluğu teşhisiyle tekrar akıl hastanesine yatırıldı. Hastanede, yine benzer suçlarla oraya atılmış olan Ayhan Kartal’ı bıçaklayarak öldürdü. Son cinayetinden sonra Şanlıurfa yarı açık cezaevine kaldırıldı. Bir yıl sonra buradan firar eden Kaya, 2004 yılında Alanya’da yakalandı.
2/10
ÇİVİCİ KATİL: Yakalandıktan sonra polise, Çivi görünce dayanamıyordum, insanların kafalarına çakmak istiyordum diye ifade veren Süleyman Aktaş, 'Çivici Katil' olarak ülke genelinde biliniyor. Elektrik kurumunda hat işçiliği yaparken 31 bin 500 volt elektrik akımına kapılıp ağır yaralanan Aktaş, bu olaydan sonra Antalya'da Nuri Keskin adındaki Başkomiseri öldürdü ve tutuklandı. Mahkeme akli dengesinin yerinde olmadığına karar verdi ve Süleyman Aktaş'ı Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne gönderdi.
3/10
ARTVİN CANAVARI: 'Artvin Canavarı' ya da 'Baltalı Katil' olarak bilinen Adnan Çolak, işlediği 11 cinayeti, “Yaşlı insanları öldürüyorsam da bunlar zaten zamanlarını doldurmuşlar. Onlar bizim yerimize fazladan yaşıyorlar. Belki de bizim kısmetimizi yiyorlar. Hem kendimi tatmin ediyordum, hem de onları öldürerek toplumu rahatlatıyordum” sözleriyle açıklamıştı. 1992-95 yılları arasında Artvin ve ilçelerinde yaşları 68 ile 95 arasında değişen yaşlıları kurban seçen Çolak, öldürdüğü 6 kadına da tecavüz ederek ne kadar karanlık bir ruha sahip olduğunu göstermişti. Yakalandıktan sonra Adnan Çolak’ın yargılanması beş yıl sürdü. Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 25 yaşında cinayet işlemeye başlayan Adnan Çolak'ı 112 yıl ağır hapis cezasına çarptırdı.
4/10
İNSAN AVCISI: “Zaten avcıyım. Kurbanlarım av, avların üstünden çıkan para ve eşyalar da av ganimeti” diye ifade veren Hamdi Kayapınar, ilk cinayetini 22 yaşındayken kardeşini boğarak gerçekleştirdi. Mart 1998-Şubat 2001 yılları arasında Kayseri’de 6 kişiyi daha öldürdü. Seri katil olarak tutuklandığında, İstanbul’un ilk seri katili Seyit Ahmet Demirci ile girdiği iddia üzerine insan öldürmeye başladığını iddia etti ve İstanbul DGM’de verdiği ifadede “Bu iddiayı kazandım” dedi.
5/10
TORNAVİDALI KATİL: Polis kayıtlarına göre 18, görgü tanıkları ve tahminlere göre ise 43 kişiyi öldüren 'Tornavidalı Katil', birçok kurum tarafından verilmiş farklı raporlara sahiptir. En son aldığı raporda 'akli dengesi yerinde' denilmiştir. Yakalandıktan sonra 74 yıl hapis cezasına çarptırılan Yavuz Yapıcıoğlu, Türkiye tarihinin en acımasız katillerinden biriydi.
6/10
KOLİCİ KATİL: Birçok kez hapse girip çıkmıştır Orhan Aksoy. Bir süre sonra Romanya'ya giderek orada evlenmiş ve bir süre durgun bir hayat yaşamıştır. Ancak 17 Ağustos depremiyle birlikte işler değişmiştir. Bu süreçte işleri bozulan Aksoy, ailesini Romanya'da bırakır ve cinayet işlemeye başlar. İlk olarak ev arkadaşını ip ile boğar; çıplak ve cansız bedenini küvete koyduğu arkadaşıyla saatlerce sohbet eder. İyice paranoyaklaşmıştır. Daha sonradan işlediği cinayetler nedeniyle polisler tarafından yakalandıktan sonra, ev arkadaşını öldürdüğü bu ilk cinayeti kendisi anlatmıştır.
7/10
POMPALI TÜFEK SERİ KATİLLERİ: 1996 yılında bir kişiyi bıçakla öldürmekten hapse giren Mehmet Karahasan, 1999 yılında çıkan aftan yararlanarak yeniden sokaklara çıktı. Yiğit Bekçe ise 18 farklı suçtan hükümlü ve 3 ayrı suçtan aranmakta olan bir suçluydu. Bu iki psikopat bir şekilde arkadaşlık kurmuşlar ve kendilerini yollara vurarak, herkesin kanını donduran korkunç cinayetler işlemişlerdi. İşledikleri cinayetler Bursa, İzmir, Sakarya, Adana, Mersin ve Ankara gibi geniş bir coğrafyaya yayılmaktadır. 2006 yılında yaşanan, halihazırdaki en güncel vakalardan biridir. Bayram tatili sırasında tüm Türkiye'nin izlediği bu olaylar dizisi 3 güne yayılmıştı. Toplamda 7 kişi hayatına veda etti.
8/10
ANKARA YAMYAMI: 1980 doğumlu olan 'Ankara Yamyamı' Özgür Dengiz, henüz 17 yaşındayken çıkan bir tartışma sonucu yakın bir arkadaşını öldürüp yedi. 14 yıl hapiste yattıktan sonra, yine bir af ile hapisten çıkar ve askere alınır. Askerden birkaç kere kaçmaya çalıştıktan sonra, askeri heyet tarafından 'askerliğe elverişli değildir' raporu verilir ve eve döner. İşte o noktadan sonra Ankara Yamyamı'nın cinayetler serisi başlar. Sahte kimlik kullanımından soygunlara, işlediği cinayetlerden polisten kaçmasına kadar, Ankara Yamyamı Amerikan filmlerinde gördüğümüz seri katilleri andırır.
9/10
MOBİLYACI KATİL: Mayıs-Temmuz 1998 tarihleri arasında İstanbul'da üç mobilyacıyı dükkanlarının bodrum katında kafalarına kurşun sıkarak öldürdü. Seyit Ahmet Demirci'nin neden sadece mobilyacıları hedef seçtiği ise geçmişte yaşadığı bir travmaya bağlıydı. Çocukluğunun geçtiği Fatsa’da en yakın arkadaşı ile birlikte küçük bir mobilyacı dükkanının bodrum katında saldırıya uğradı. Seyit Ahmet kaçmayı başarmıştı. Ancak saldırıyı gerçekleştiren yaşlı mobilyacı, arkadaşı Habil'e tecavüz etmişti ve Seyit Ahmet bunu gözleriyle izlemişti. İki arkadaş bu olayı bir daha asla konuşmamak üzere rafa kaldırdılar. Ta ki üniversitede okuyan Habil'in intihar ettiği haberi gelene kadar. Habil'in neden intihar ettiğini yalnızca Seyit Ahmet biliyordu ve arkadaşının intikamını almak için tüm mobilyacıları hedef seçmişti.
10/10
KASIMPAŞA CANAVARI: 1976 yılında İstanbul'da pek çok cinayet işlenmiş, özellikle evinde 20 bıçak darbesiyle öldürülen liseli Handan Otak günlerce konuşulmuştu. Ancak bu cinayetlerin hiçbiri Kasımpaşa'da işlenen seri cinayetler kadar dehşete neden olmadı. Artık bütün İstanbul, 'Kasımpaşa Canavarı'ndan söz ediyordu. Bir inşaatın gece bekçisi olan Hasan Kaya'nın kafası bir demir çubukla parçalanmıştı. Cinayetler serisi artık gazetelerin manşetlerine tırmanmıştı. Ama küçük bir ipucu bile yoktu. Bir sonraki kurban bir aydan beri kayıp olan 20 yaşındaki Veli Özel'di. Kuştepe'de oturan Veli Özel, Dolapdere'de bir düğme atölyesinde işçi olarak çalışıyordu. 7 Eylül sabahı evinde çıkmış ve bir daha kendisinden haber alınamamıştı. Kasımpaşa Canavarı son kez, sisli bir gecede, 4 Kasım günü ortaya çıktı. Sabaha karşı saat üçte Piyalepaşa'da lastiğini değiştirmekle uğraşan taksi şoförü Zekeriya Galipçi arkasını dönünce elindeki demir çubuğu havaya kaldırmış bir adamla karşı karşıya kaldı. Saldırganın ilk darbesini atlatan şoför Elimdeki projektörü gözlerine tuttum. Mavi gözlerinde kelimelerle anlatılamayacak pırıltılar vardı. 'Yapma' diye haykırabildim diye anlatıyordu yaşadığını. Kasımpaşa Canavarı karanlığa karıştı ve sonrasında onu gören kimse olmadı. Ancak Kasımpaşa Canavarı ününü 80'li yıllara kadar korudu. Türkiye'nin bu meçhul kalan ilk seri katili filmlere, kitaplara ilham verdi ama bulunamadı.
#Atalay Filiz
#Türkiye
#Seri Katil