Sinekleri inceleyen ve larvaları ile hastalıkları tedavi eden İstanbul Üniversitesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Erdal Polat, 'Asya Kaplanı' adı verilen sivrisineğin 1926'dan veri İstanbul'da varlığı bilinen cins olduğunu belirtti. Polat, "Dün bir sinek bizim eve girdi. Gece de beni ısırdı ve kanımı emdi. Ben bunu getirdim, kafese alıp larvalarını alacağım. Türüne baktığımızda bu Culex Pipiens'tir. İstanbul'da çok olan ve bizi ısıran tür budur" dedi. Polat, "Sivrisineğin kimse sonunu getiremez, bu yanlış bir terim. Ama şu yapılabilir, nisan ve mayıs ayında iyi bir larva mücadelesi yapılsaydı sivrisinekler şu an da insanları bu kadar rahatsız etmezdi" diye konuştu.
Yaz aylarının gelmesiyle artan sivrisinekler, bir çok kentte tedirginliğe neden oluyor. Sinekleri üreten, inceleyen ve larvaları ile hastalarını tedavi eden İstanbul Üniversitesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Erdal Polat, artan sivrisinek tedirginliğini ve ölümlere yol açtığı iddia edilen Asya Kaplanı türünü değerlendirdi.
EVİNDE YAKALADIĞI SİNEĞİ LABORATUVAR DA İNCELEDİ
Kendi evinde bir önceki gece kendisini ısıran sivrisineği yakalayan ve mikroskop ile inceleyen Erdal Polat, "Dün bu sinek bizim eve girdi. Önemli olan nokta burası, dışarıdan belediye ilaçlama yaptı. İlaçlar erişkinlere etkili değil, onlarda kokudan rahatsız oldu. Benim eve girdi, gecede beni ısırdı ve kanımı emdi. Ben bunu getirdim, kafese alıp larvalarını alacağım. Türüne baktığımızda bu Culex Pipiens'tir. İstanbul'da çok olan ve bizi ısıran tür budur" dedi.
'İLAÇLAMA NİSAN- MAYIS AYINDA YAPILMALIYDI'
Prof. Dr. Erdal Polat, "Sivrisinekler ve böcekler soğukkanlı hayvanlardır. 15 santigrat derece üzerinde bunlar üreme özelliğini kazanırlar. 15 santigrat altında üreme özellikleri yoktur. Nisan ayı itibari ile havalar ısınmaya başlar, nisan ve mayıs aylarında özellikle bunların larvalarıyla mücadele edilmesi gerekiyor.
Sivrisineğin kimse sonunu getiremez, bu yanlış bir terim. Ama şu yapılabilir, nisan ve mayıs ayında iyi bir larva mücadelesi yapılsaydı sivrisinekler şu an da insanları bu kadar rahatsız etmezdi" diye konuştu.
'ASYA KAPLANI 1926 YILINDAN BERİ İSTANBUL'DA VAR'
Polat, "İstanbul'da Aedes var, Silivri ve Riva bölgelerinde Anofel cinsi var. Bizim araştırmalarımıza göre İstanbul'a asıl hakim olan cins Culex Pipiens'tir. İstanbul'un florasını oluşturan, bizi evimizde ısıran sivrisinek türü Culex Pipiens'tir. Asya Kaplanı'nı ben de bilmiyordum, internetten baktım. Bizim Aedes'miş. Aedes, 1926 yılından beri İstanbul'da varlığı bilinen bir cinstir" şeklinde konuştu.
'SİVRİSİNEKTEN KORKMANIZA GEREK YOK'
Vatandaşların korkmaması gerektiğini söyleyen Erdal Polat, "Sivrisinekten Dünya korkmuyor. Dünya Sağlık Örgütü, 2000 yılına kadar sivrisineklerin sonunu getirmeye çalıştı, beceremediler. Sonra Dünya Sağlık Örgütü 'Bırakalım sinekler kanı emsin, biz hasta olan insanları tedavi edelim. Oradan aldığı hastalık etkenlerini başka insanlara bulaştırmasın' en son buna karar verdiler.
Korkulacak bir şey yok o kadar. Sinekle mücadelede insanlar, insektisitler kullanıyorlar. Bunların hepsi zehirlidir. Sinekleri öldüren insektisitler neredeyse kalmadı çünkü hepsine karşı direnç gelişti, kendilerini zehirliyorlar" şeklinde konuştu.
'BATI NİL VİRÜSÜ NEDENİYLE ÖLÜMLER YAŞANIYOR'
Son dönemde sivrisinek ısırması nedeniyle ölümlerin yaşandığı iddialarını değerlendiren Polat, "Onlar göçmen kuşlarla geliyorlar, dikkat edin göçmen kuşların aktif olduğu dönemde ortaya çıkar. İnsanların önleme şansları yok. Batı Nil virüsü nedeniyle ölümler yaşanıyor" dedi.