Türkiye’nin akıllı cihazı Togg Tesislerinde üretim aralıksız devam ediyor. Togg Ceo’su Mehmet Gürcan Karakaş, akıllı cihaza yeni renklerin tasarlandığı müjdesini verirken, tesisin temmuz ayı sonunda tam kapasite ile çalışacağını ve 3 dakikada bir araç üretilebileceğini ifade etti.
Türkiye’nin Otomobil Girişim Grubu (TOGG) tarafından üretilen Togg’un Bursa Gemlik’teki tesislerinde üretim aralıksız devam ediyor.
Tam kapasiteli ile çalıştığında yılda 100 bin araç üretecek olan tesis de şu an günde 80 adet üretiliyor. Tam kapasiteye geçildiğinde 3 dakikada bir araç banttan inmiş olacak. Akıllı cihaz olarak tabir edilen aracın açıklanan güncel fiyat listesi geçerliliğini korurken, Avrupa’nın en temiz boyahanesine sahip tesislerde yeni renk çalışmaları da devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde talihlilerine Togg’un T10X modeli teslim edilmeye başlanırken, Cumhuriyetin 100’üncü yılına özel üretilen 2 bin 23 adet aracın da satışı NFT üzerinden 29 Ekim’de yapılması planlandı. Türkiye’de belirli aşama kaydedildikten sonra 2024 sonu, 2025 başında yurt dışına açılması hedeflenen Togg, Avrupa pazarında yerini almak istiyor.
Bursa Gemlik’te bulunan tesislerde basın mensuplarını ağırlayan Togg Ceo’su Mehmet Gürcan Karakaş ve ekibi fabrikadaki üretimi yerinde gösterdi. Robotlarla birleştirilen gövde, Avrupa’nın en temiz boyahanesinde boyandıktan sonra en detayına kadar kontrolleri yapılarak sahiplerine teslim ediliyor.
Togg Ceo’su Mehmet Gürcan Karakaş, İHA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Karakaş, tesisin kurulu kapasitesi yılda 100 bin araç üretecek düzeyde olduğunu belirterek, “Sedan coupeden sonra gelecek araçlardan sonra biz bunu 175 bin adete çıkartacağız. 100 bin adet demek, alt yapıda 3 dakikada bir araç üretecek şekilde ekipmanlarımızı kurguladık. Yeni başlayan bir şirkette sıfırdan yüze çıkılamaz. Bu sürecin olgunlaşması gerekiyor. Biz şu an yolun ortasındayız diyebiliriz. Biz şu an günde 80 araç üretirken, her türlü kalite süreçlerini iki defa yapıyoruz. Diğer taraftan ekibimize yeni kazandırdığımız arkadaşlarımızın da eğitim süreciyle beraber bu süreç hızlanacak. Haftaya sorarsanız bu rakam daha da yükselecektir. Bizim tam kapasiteye ulaşmamız temmuz sonunu bulacaktır” şeklinde konuştu.
Akıllı cihazın en değerli parçalarından bir tanesinin batarya olduğunun altını çizen Karakaş, “En değerli parçalardan bir tanesi bataryadır. Hem maddi hem teknolojik açıdan bataryalar önemlidir. Önümüzdeki dönemlerde enerjiyi depolayabilmek çok değerli olacaktır. Eski ligdeki içten yanmalı motor ve şanzıman neyse yeni nesil araçlarda da teknolojinin gelişmesiyle batarya, bataryanın etrafında akıllı cihazların içerisindeki yazılımlar ve güç elektroniği çok önemlidir. Batarya özelinde lityum teknolojiyi kullanıyoruz. Bunun içerisinde nikel, mangan, kobalt oranı 811 olan karışımı kullanıyoruz. Bu da birim hacme, en fazla menzili sığdırabilen bir teknolojidir. Biz bu teknolojiyi kullanırken, bizimle beraber yolunda başından beri bu teknolojiyi, hücreyi geliştirecek. Bundan sonra modülü üretecek ve bundan paketi bizimle beraber üretecek iş ortağı aradık. Bu Farasis’le beraber gerçekleştireceğimize karar verdik ve biz 2021’in sonunda yüzde 50 ortaklı bir şirket kurduk. Biz onlarla beraber, her ayın 24 ve 25’inde burada hummalı bir çalışma vardı. İlk inşaata başlama törenini yaptık ve 2024’ün sonunda da Togg’un bitişiğindeki arazide Siro’nun yeni imalat fabrikası da hayat geçmiş olacak. Lityum bataryalar içerisinde hücrelerde ve modüllerde ısının dengelenmesi için iki önemli şey var. Birincisi soğutma ve ısıtma sistemleridir. Diğeri de yazılım teknolojisinin sizde olması gerekiyor. Dolayısıyla bizim akıllı cihazımızın bataryalarında bunların teknolojisine vakıfız ve bunları yönlendirip, şekillendirebiliyoruz. Zaten şu ana kadar yaptığımız testlerde de soğuk ve sıcak havalarda testlerini yaparak buralara geldik” dedi.
Türkiye’nin güzelliklerinden ilham alarak renklerin tasarlandığını ve yeni renklerin de geliştirildiğini anlatan Karakaş, “Renklerimizin her şeyden önce formülü bize aittir. Bu renklerin hazırlanışından birkaç yoldan hareketle yola çıktı ve isimlendirirken de ülkemizi nasıl temsil ederek düşüncesiyle bu adlar verildi. Her şeyden önce dünyada belirli renklerin daha fazla tercih edildiğini ve hatta belli renklerin belli maksatla kullanıldığını görüyoruz. Biz ilk yola çıkarken, lacivertin ve turkuazın tonlarını içeren Gemlik tonu ile başladık. Daha sonra Anadolu ateşi, bayrağımızın rengi kırmızı ile devam ettik. Yeni renk çalışmaları var. Her modeline bir lansman rengi üzerinde çalışıyoruz. Onlarla beraber en az bir muhtemel iki rengimiz daha gelecek. Onların çalışmalarını tamamladıktan sonra açıklanacaktır. Bunun hazırlanış süreci bir boya formülü oluşturmak değil. Nihayetinde boyama sürecinde plastik, metal aksamların belli bir süre güneşte kaldıktan sonra, soğuğu ve ısıyı yaşadıktan sonra birbirileriyle uyumlu olması gerekiyor. O çalışmaları da iş ortaklarımızla yapıyoruz. Bu süreç bazen 8 ay, bazen 12 ay sürüyor” ifadelerini kullandı.
Ceo Gürcan Karakaş sözlerine şöyle devam etti: “Gövde biriminden otomatik olarak buraya transfer olan gövdeler, önce 17 tane havuza girip çıkıyorlar. Oradan fırınlardan geçtikten sonra boya kabinlerine geliyor. Bu boya kabinlerinin içinde kaliteyi arttırmak hem de eşit şekilde dağılması için hem de kullanımının optimizasyonu için robotları tercih ediyoruz. Burada gördüğünüz tesis dünyanın en modern tesislerinden bir tanesidir. Avrupa’nın en temiz tesisi diye rahatlıkla söyleyebiliyoruz. Buradan çıkabilecek olan çevreye bir ihtimal zarar verebilecek olan her şeyi ölçebiliyoruz. Biz bunları 800 derecede yakarak öyle dışarıya bırakıyoruz. Uçucu tabir edilen maddeleri Türkiye normlarının 9’da biri Avrupa standartları normlarının 7’de biri olacak şekilde burayı tasarladık ve çalıştırıyoruz. Burası gerçekten Avrupa’nın en temiz tesisi”
Aracın testlerini adım adım gerçekleştirerek yolculuklarına devam ettiklerini işaret eden Karakaş, “Biz o testlerin hepsine hazırlanarak geliyoruz. İlk çarpışma testimizi 2021’in haziran ayında yaptık. Çarpışma testini yaptınız, aracın içinde hangi parça ne kadar deformasyona uğruyor, ona bakıyorsunuz. İç kabinin çok sağlam olması gerekiyor. Biz oradan ürünlerimizi geliştirerek bir noktaya getirdik. Daha ilk andan itibaren çok başarılı bir tasarımımız var. Nihayetinde yine sertifikasyon testlerini geçmek için de bu testler yapılıyor. Bahsettiğiniz NCAP bir enstitünün, kurumun oraya ortak olan ülkelerin üreticilerinin veya pazarlarının ürünlerini alıp test ediyor. Oraya bir araç gönderip de şunu bir test eder misiniz olmuyor. Orada ürettiğiniz aracı satıyor olmanız gerekiyor. Orada satılmaya başladıktan sonra onlar gidip alıyorlar ve testini yapıyorlar. Biz de fiziksel olarak yurt dışına açıldığımızda bu test yapılabilecek ama biz hazırız” diye konuştu.
Yurt dışına ihracat hususunda da açıklamalar yapan Karakaş, “Yurt dışına açılmamızı her şeyden önce bir iki kritere bağladık. Birincisi kendi ülkemizde başarılı olmamız gerekiyor. İkincisi birden fazla model olması lazım. Seçim basketine insanlar girebilmesi için farklı kitlelere hitap etmek gerekiyor. Kendi organizasyonunuzun Togg,’un uluslararası işi yönetmeye hazır olduğu olgunluğa ulaşması lazım. Bunların hepsini birleştirdiğimizde 2024’ün sonu, 2025’in başı olarak görüyoruz. Bu anlamda da planlarımızı hazırlamıştık. Ülke adı vermek şu an için çok doğru olmaz. Her halükarda İskandinav ülkelerine olabilir. Elektrikli araçların pazarda daha fazla beğenildiği, ön yargısız kullanım sergilediği pazarlara yönelmek istiyoruz. Orada edindiğimiz tecrübelerden sonra Avrupa’nın iki büyük pazarı olan Almanya ve Fransa’yı hedefliyoruz” dedi.
Diğer elektrikli marka ve modellerin Türkiye’ye gelmesini olumlu karşılayan Karakaş, “Ne kadar çok elektrikli araç Türkiye caddelerinde trafikte olursa, o kadar hızlı bir şekilde kullanıcıların beklentileri, alt yapının gelişmesi mümkün olurken, sürücüler de o hazzı tatmış olacak. Tüm dünyada bilinen üreticilerin hepsi 2028’den 2030’dan en geçi 2032’den itibaren tamamıyla elektrikliye geçeceğini söylediler. İster Togg ile ister Togg’suz dünya dönüyor ve dönüşüyor. Türkiye’de ne kadar çok farklı markalar gelirse ne kadar rekabet olursa o kadar çok herkes hazır olur. Biz de hazırız. Herkes hoş geldi” ifadelerini kullandı.
Şarj istasyonları ve servis konusuna da değinen Karakaş, “Bakanlıklarımızın, TSE’nin belirlediği kurallar var. 7 bölgede 20 noktada servisinizin olması lazım. Biz bunu ocak ayında tamamladık. Daha fazlasını tamamladık. Bizim 7 bölgede 27 noktada servisimiz var. Bunlara ilaveten 8 tane mobil servisimiz var. Sorun olduğunda telefonla çağırabildiğiniz şekilde hizmet verecekler. Başlangıç noktası için oldukça iyi bir sayıdır. Sene sonunda 30’u da geçecektir. Elektrikli araç, içten yanmalı motorlardan çok farklıdır. Birincisi çok daha az servis ihtiyacına sahip. Diğer araçları senede 2-3 kere servise götürecekken, bunu 2 senede bir kere gelecek. Bağlantılı olması nedeniyle, uzaktan araca bağlanılarak bir hata sıkıntı varsa, onu tespit edip yazılımını gönderebileceğiniz yapısı da mevcut. Yeni dünyada oyunun kuralları ve yapısı da farklı” şeklinde konuştu.
Fiyat güncellemesi ile ilgili de açıklamalar yapan Gürcan Karakaş, “Bizim açıkladığımız fiyat listemiz güncel olduğu sürece geçerliliğini koruyacak. Pazarda fiyat güncellemeleri tedarik zincirindeki değişimlerden kaynaklanabilir. Tüm dünyayı, üreticileri ilgilendire maliyet artışları ile ilgili olabilir. Dolayısıyla biz şuna inanırız, pazarı yönlendirmek mümkün değil. Fiyatları pazar belirler. Bu fiyatlar belirlendiğinde dalgalanmalar olursa aşağı ya da yukarıya doğru biz bunlara uyacağımızı söyledik. Şu saatte Aralık ayındaki fiyatı belirleyemeyeceğim gibi, fiyat listemiz güncel olduğu sürece fiyatları aşağı ya da yukarı adapte edebiliriz. Aynı diğer üreticilerin yaptığı gibi...” ifadelerini kullandı.
Özel seri araçlar 29 Ekim’de sahiplerine teslim edilmeye başlanacak Karakaş, NFT üzerinde satılacak özel seri araçlar için de şunları söyledi; “Deprem felaketi dolayısıyla yarım kalan özel seri araçlarımızın devamı için de Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı nedeniyle 2023 adet özel seri planlamıştık. Bunun ön satış haklarını dijital sanat NFT ile birleştirip NFT üzerinden yapmak istedik. Yarım kalan o yolculuğumuzu 29 Ekim’de gerçekleştireceğiz. Detaylı açıklamayı önümüzdeki haftalar da yapacağız. İptal edilen bir şey yok sadece ertelendi diyebiliriz. İlk etapta 28 bin üretilecek aracın içinde, 2023 adet de bizim NFT ile ön satışı olacak olan araçlarımızın planlamaları var”
Kadın istihdamına da önem verdiklerinin altını çizen Karakaş, “Çeşitliliğin üretime ve çalışma ortamına pozitif katkısı olduğunu biliyoruz. Şu an 2 bin 200 çalışanımızın içerisinde yüzde 27’ye yakın kadın çalışanımız var. Bu kişisel hedefim altında kalıyor. Yüzde 30’ların üzerinde olmasını istiyoruz. Bu bölümlere göre değişiyor. Şu an üretim birimlerimizde 100’ün üzerinde kadın çalışanımız var” diye konuştu.
Togg hakkında;
Togg, Türkiye’nin doğuştan elektrikli ilk akıllı cihazı T10X’i kullanıcılarla buluşturmaya başladı. Model adındaki ‘T’ Türkiye ve Togg’u, ‘10’ cihazın üzerine inşa edildiği platformunu, ‘X’ ise SUV gövde tipini ifade ediyor. ‘Doğuştan elektrikli’, ‘doğuştan sürdürülebilir’, ‘doğuştan dijital’ ve ‘doğuştan yeşil’ olan T10X, iki farklı donanım ve iki batarya seçeneğiyle kullanıcılara sunuldu.
160 kW / 218 Beygir güç ve 350 Nm tork üreten T10X RWD (arkadan itiş), iki farklı batarya seçeneğiyle 314 ve 523 kilometrelik menzillere sahip. T10X’in 52,4 kWh kapasiteye sahip batarya seçeneği 16,7 kWh/100 km (WLTP) enerji tüketimi değeri sunarken, 88,5 kWh kapasiteye sahip batarya seçeneğinin tüketim değeri ise 16,9 kWh/100 km (WLTP).
T10X, hızlı şarj ile 28 dakikadan daha kısa sürede yüzde 20’den yüzde 80 batarya doluluk seviyesine ulaşabiliyor.
12,3 inç gösterge ekranı ve 29 inç bilgi-eğlence ekranından oluşan 41,3 inç uçtan uca ekran deneyimi, 8 inç dokunmatik kontrol ekranı, araç içi sosyal kamera, yüksek hızlı mobil internet ve wifi hot spot özelliğiyle Snapdragon işlemcili dijital kokpit, T10X’de standart olarak sunuluyor.
T10X standart olarak sunduğu 7 adet hava yastığı, dayanıklı ve sağlam altyapıyı destekleyen ileri seviye sürüş asistan sistemleriyle her türlü yol şartlarnda güvenli bir sürüş sağlıyor. Aynı zamanda uzaktan güncellemeler (OTA: over-the-air) ile sürekli kendini yenileyebilen sürücü destek sistemleri sayesinde sürüş güvenliği ve konforunu en üst seviyeye yükseltiyor.
T10X’in hem dış hem iç tasarımında “duygusal” Doğu ile “rasyonel” Batı kültürünün ögeleri bir arada yer alıyor. Akıllı cihazın modern ve özgün tasarımında Anadolu topraklarının köklü simgelerinden biri olan lale figürü öne çıkıyor.
T10X’in dış renkleri, Türkiye’nin güzelliklerinden ilham alıyor. 29 Mart’ta tamamlanan ön sipariş döneminde kullanıcılar, “Gemlik”, “Anadolu”, “Oltu”, “Kula”, “Kapadokya” ve “Pamukkale” renkleri arasından bir seçim yaptı.
T10X’in çekilişle sipariş hakkı kazanan ilk talihlilerinin yüzde 50’si 50 yaş altı, yüzde 80’i 55 yaş altı kullanıcılardan oluştu. Kullanıcıların yüzde 80’i yüksek donanım tercih etti. Başvuruların dağılımı Türkiye’deki illerin araç sahipliği ortalamasına doğru orantılı olarak gerçekleşti. Konya’dan gelen siparişler ise şehrin otomobil pazarından aldığı payın iki puan üzerine çıktı.
T10X’in güncel fiyatları ise şöyle:
V1 RWD Standart Menzil 953 bin TL
V2 RWD Standart Menzil 1 milyon 55 bin TL
V2 RWD Uzun Menzil 1 milyon 215 bin TL
T10X’in 0-100 km/s hızlanması 4,8 saniye olan, 700 Nm tork üreten çift motorlu 435 beygir gücündeki AWD (all-wheel drive) versiyonu ise 29 Ekim 2023 tarihinden itibaren teslim edilmeye başlanacak olan 100. Yıl Özel Serisiyle birlikte yollara çıkacak.
Togg Teknoloji Kampüsü
29 Ekim’de resmi açılışı yapılan Togg Teknoloji Kampüsü, Gövde, Boya ve Montaj tesislerinin yanı sıra Ar-Ge Merkezi, Stil Tasarım Merkezi, Prototip Geliştirme ve Test Merkezi, Strateji ve Yönetim Merkezi ile Kullanıcı Deneyim Parkı birimlerini de barındırıyor.
Kampüsün zemin güçlendirmesi için 44 bin beton kolon kullanıldı. Bu rakam 1500 metrekare tabanlı 7 tane 50 katlı gökdelene karşılık geliyor.
Üretim hatlarında toplam 250 robot var.
1,2 milyon metrekarelik alan üzerine inşa edilen kampüs, 230 bin metrekare kapalı alana sahip.
Avrupa’nın en temiz boyahanesi kampüste. 5 gr/m2’den az “uçucu organik bileşen” salımı ile Türkiye’deki yasal sınırın 9’da 1’i, Avrupa’daki yasal sınırın ise 7’de 1’i bir değerle Avrupa’nın en temizi.
Kağıtsız, dijital çalışma prensiplerine göre dizayn edilen kampüs, yüksek otomasyona sahip.
Gövde atölyesinde yüzde 90 otomasyon.
Test pisti 1.6 kilometre uzunluğunda.
Togg Teknoloji Kampüsü inşaatında 9 bin kişi görev aldı, 3 milyon saatlik çalışma gerçekleştirildi. Kampüs, üretim kapasitesi 175 bin adede ulaştığında toplam 4 bin 300 kişiye istihdam sağlayacak.
Togg’da 9 ülkeden 2 bin 200’ü aşkın çalışan var. Toplam çalışanların yüzde 26’sı kadın. Togg bu oranı yüzde 30’a çıkarmayı hedefliyor.
Mobilite Ekosistemi
Togg, blok zinciri, dijital ödeme sistemleri, harita bazlı işler gibi girişimler, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, AvaLabs, Türk Hava Yolları, Paycell, Smart-iX, Etiya, Shell, Hopi, BlindLook, Trendyol gibi şirketlerle yaptığı iş birlikleriyle bir değer ağı örüyor. Bütün bunlar otomobilin A noktasından B noktasına yolculuk yapılan bir araç olmaktan çıkıp, yeni bir hayat alanı olduğunun ipuçlarını veriyor. Üstelik bunlar yarından sonranın değil, bugünün ve yakın geleceğin teknolojileri olarak hayatımıza giriyor.
Örneğin Togg, Türk Hava Yolları Miles&Smiles ile yaptığı iş birliğiyle dünyada karayolunda statü mili kazandıran ilk mobilite markası olacak. İş birliği çerçevesinde Türk Hava Yolları Yolcu Programı Miles&Smiles üyeleri, Togg mobilite ekosisteminin sunacağı fırsatları Mil ve statü Mil olmak üzere iki farklı Mile dönüştürebilecek.
Togg, Almanya’nın 12 inovasyon merkezinden biri olan Stuttgart’taki de:hub’da kullanıcı araştırmaları yaparak küresel kullanıcıların beklentilerine uygun mobilite çözümleri geliştirmek üzere, 2021 yılında Avrupa ofisini açtı. Eş zamanlı olarak da teknolojilerinin inceleneceği, test edilip deneyimleneceği Kullanıcı Laboratuvarı’nı (User Lab) Bilişim Vadisi’nde faaliyete soktu. Togg, Mayıs 2023’te ise Ankara TOBB ETÜ’de Trutek Mühendislik ve Teknolojik Ürünler şirketini kurdu.
Yerli ve Milli
Togg milli bir proje. Fikri ve sınai mülkiyet hakları yüzde 100 Türkiye’ye ait olan ve bu bakış açısıyla da doğal olarak yüzde yüz yerli bir proje. Günümüzde yerliliği kullandığınız parça sayıları değil, mülkiyet hakları belirliyor.
Togg, ilk akıllı cihazı C-SUV için tedarikçilerinin yüzde 75’ini Türkiye’den sağladı. Bu oran değer olarak bakıldığında yüzde 51’e karşılık geliyor. Togg’un hedefi gelecek üç yıl içinde yüzde 68’lik bir yerlilik oranına ulaşmak.