Kudüs öyle bir şehirki, insanlık tarininin özeti gibi. Sanki her şey bu şehirde olmuş ve bitmiş. Her karışında bir tarih gizli. Üç semavi dine de ev sahipliği yapan Kudüs'ün bizim için önemi ise şüphesiz ilk kıblesmiz olan Mescid-i Aksa Camii ve Peygamber Efendimiz'in göğe yükseltilerek kutsal yolculuğuna çıktığı Kubbet-üs Sahra 'nın bu şehrin gözbebeği oluşu. Tarihi boyunca şehre hakim olan her devletten bir iz taşıyan Kudüs'te Osmanlı eserleri ise ayrı bir yer oluşturuyor.
Sabah ezanıyla yollara düşüyorsunuz, içinizde bir heyecan, altın kubbesi ile Kubbet-üs Sahra’yı göreceksiniz ne de olsa. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kudüs’ün o dar sokaklarında namaza giden o güzel insanlarla birlikte namaza yetişme telaşı eşliğinde birlikte yürüyorsunuz.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Ezan sesleri sokakları çınlatıyor, az sonra taş evlerin arasında altın kubbe sizi selamlıyor. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
İslam tarihi boyunca hükmeden her devlet tarafından sayısız eser kazandırılan Mescidi Aksa Camii’ndeyiz artık. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
İslam tarihi boyunca hükmeden her devlet tarafından sayısız eser kazandırılan Mescidi Aksa Camii’ndeyiz artık. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
İslam tarihi boyunca hükmeden her devlet tarafından sayısız eser kazandırılan Mescidi Aksa Camii’ndeyiz artık. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
İslam tarihi boyunca hükmeden her devlet tarafından sayısız eser kazandırılan Mescidi Aksa Camii’ndeyiz artık. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kubbet-üs Sahra'nın içinde bulunan, Peygamberimizin (s.a.v) Mirac’a çıkarken bastığı ve ayak izinin de bulunduğu Muallak Taşı, ziyaretçilerin yoğun ilgisini görüyor. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kubbet-üs Sahra'nın içinde bulunan, Peygamberimizin (s.a.v) Mirac’a çıkarken bastığı ve ayak izinin de bulunduğu Muallak Taşı, ziyaretçilerin yoğun ilgisini görüyor. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kubbet-üs Sahra'nın içinde bulunan, Peygamberimizin (s.a.v) Mirac’a çıkarken bastığı ve ayak izinin de bulunduğu Muallak Taşı, ziyaretçilerin yoğun ilgisini görüyor. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
. Altı boş olan, sadece bir köşesinden destekle durabilen ve içeriden tavana bakıldığında havada asılı izlenimi veren bu kaya parçasının altında namaz kılabilmek için uzun kuyruklar oluşuyor. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
. Altı boş olan, sadece bir köşesinden destekle durabilen ve içeriden tavana bakıldığında havada asılı izlenimi veren bu kaya parçasının altında namaz kılabilmek için uzun kuyruklar oluşuyor. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Bir diğer adı da Hacer-i Muallak kayası (asılı duran taş) olan, aynı zamanda Hz. İbrahim (a.s)’in oğlu Hz. İsmail (a.s)’i kurban etmek için yatırdığı taş olması ise İslam dünyası için ayrı bir önem arz ediyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Bir diğer adı da Hacer-i Muallak kayası (asılı duran taş) olan, aynı zamanda Hz. İbrahim (a.s)’in oğlu Hz. İsmail (a.s)’i kurban etmek için yatırdığı taş olması ise İslam dünyası için ayrı bir önem arz ediyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Bir diğer adı da Hacer-i Muallak kayası (asılı duran taş) olan, aynı zamanda Hz. İbrahim (a.s)’in oğlu Hz. İsmail (a.s)’i kurban etmek için yatırdığı taş olması ise İslam dünyası için ayrı bir önem arz ediyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Bir diğer adı da Hacer-i Muallak kayası (asılı duran taş) olan, aynı zamanda Hz. İbrahim (a.s)’in oğlu Hz. İsmail (a.s)’i kurban etmek için yatırdığı taş olması ise İslam dünyası için ayrı bir önem arz ediyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Bir diğer adı da Hacer-i Muallak kayası (asılı duran taş) olan, aynı zamanda Hz. İbrahim (a.s)’in oğlu Hz. İsmail (a.s)’i kurban etmek için yatırdığı taş olması ise İslam dünyası için ayrı bir önem arz ediyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Namazın ardından Ek Aksa Camii’nden Kudüs’ün dar sokaklarına çıktığınızda sizi fırından yeni çıkmış simit kokusu karşılıyor. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Sabahın ilk ışıkları altında tezgahlar kurulmuş sizi bekliyor. Zahter (kekikli çörek), simit ve haşlanmış yumurta ile kahvaltınızı yapıyorsunuz.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Sabahın ilk ışıkları altında tezgahlar kurulmuş sizi bekliyor. Zahter (kekikli çörek), simit ve haşlanmış yumurta ile kahvaltınızı yapıyorsunuz.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kudüs’te nereye baksanız bir Osmanlı eseri görüyorsunuz.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Hamamdan elde edilen gelirle yine sultan tarafından yaptırılan aşevinde Kudüs ahalisine yemek dağıtıldığını öğreniyoruz, rehberimiz Bilgehan Bey’den. Ancak ne acıdır ki; orada olduğumuz dakikalarda, sonrasında Ermeni Patrikanesi olan hamamın önündeki İsrail polisinin şov yaparcasına Filistinlilerin üstünü keyfi olarak araması ve suçlu muamelesi yapması içimizi burkuyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Hamamdan elde edilen gelirle yine sultan tarafından yaptırılan aşevinde Kudüs ahalisine yemek dağıtıldığını öğreniyoruz, rehberimiz Bilgehan Bey’den. Ancak ne acıdır ki; orada olduğumuz dakikalarda, sonrasında Ermeni Patrikanesi olan hamamın önündeki İsrail polisinin şov yaparcasına Filistinlilerin üstünü keyfi olarak araması ve suçlu muamelesi yapması içimizi burkuyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Mescidi Aksa’nın silsile kapısından çıktığınızda Kanuni Sultan Süleyman’ın Küdüs’te yaptırdığı altı çeşmeden biri olan tarihi çeşme sizi tüm ihtişamıyla karşılıyor. Aradan yüzyıllara rağmen hala dimdik ayakta kalan çeşmeden Kudüs’ün özgür çocukları kana kana su içmeye devam ediyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
İki kulesi bulunan kapı Doğu Kudüs'te Filistinlilerin yaşadığı bölgenin merkezindeki Şam Kapısı, Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1542 yılında, Kudüs surlarının onarımlarının kapsamında inşa ettirildi. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kapı, şehrin Arap Pazarının ve çarşısının başlangıcında yer alıyor ve diğer surlar ile kapılar içinde estetik görünümüyle dikkat çekiyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kudüs gezisi boyunca gittiğiniz her yerde bir hoşgörüyle karşılanıyorsunuz. Tabi Filistinliler tarafından. Üzerinizde Türkiye’den geldiğinizi gösteren bir işaret varsa, örneğin bayrak gibi, mescitte namazı bekleyen dedeler bile kalkıp size yer vermeye kalkıyorlar, elinizi sıkıp size içten bir şekilde gülümsüyorlar. Şüphesiz bu durumun oluşmasında ecdadımızın payı çok büyük. Zira Türkler, Filistinliler için çok şey ifade ediyor. Tıpkı hediyelik eşya satan bu dükkanın adının “Topkapı” olması gibi. Ancak kapalı oluşu ve üzerinde çarpı işaretlerinin bulunması bizi düşündürüyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Mescit-i Aksa’dan Zeytindağı’na bakınca küçük küçük taşlardan oluşan Yahudi mezarlığını görüyorsunuz. Buraya gömüldüklerinde cennetin garanti olduğuna inanıyor yahudiler. Ancak buraya gömülmek öyle bedava olmuyor. 500 bin ile 5 milyon dolar arasına bir bedel öderlerse cenneti de hak ettiklerine inanıyorlar. Bu cümleleri tur rehberimizden duyduğumuz anda manzara önünde, başındaki kipa isimli takkeden yahudi olduklarını anladığımız iki kişinin, cennetten arsa alıp-satma hakkında konuştuklarını düşünerek tebessüm ediyoruz.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kudüs şüphesiz hiristiyanlar için de çok önemli. Kutsal olan mekanlarının başında ise kıyamet klisesi geliyor. Hz. İsa’nın (a.s) çarmıha gerildikten sonra yürütülerek son nefesini kilisenin hemen girişindeki taşta verdiğine inanan Hristiyan hacılar, bu taşı öperek dua ediyorlar. İçinde değişik mezhepleri barındıran kilisede tarih boyunca kavgalar olduğunu, çözümü ise yine ecdadımızın bulduğunu öğreniyoruz.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kilisenin anahtarını Müslüman bir aileye veren Kudüs’un şanlı komutanı Selahhatin Eyyübü’nün, günümüzde de devam etmekte olan bu uygulama ile sulhu sağladığını duyunca gururumuz okşanıyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kudüs’e ziyaretinizi tamamlamadan önce El-Halil şehrine mutlaka gitmelisiniz. Zira Peygamberlerin babası olarak bilinen Hz. İbrahim (a.s)‘ın kabri de bu şehirdeki El Halil Camii’ndedir. Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.v)'dan sonra Allah katinda insanlarin en üstünü olduğu bize bildirilen ve Cenab-ı Allah’ın kendisi için “Halil'im” (dostum) şeklinde buyurduğu Hz.İbrahim (a.s) ile ailesinin türbeleri de yine bu camide bulunmaktadır. -Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Kudüs’e ziyaretinizi tamamlamadan önce El-Halil şehrine mutlaka gitmelisiniz. Zira Peygamberlerin babası olarak bilinen Hz. İbrahim (a.s)‘ın kabri de bu şehirdeki El Halil Camii’ndedir. Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.v)'dan sonra Allah katinda insanlarin en üstünü olduğu bize bildirilen ve Cenab-ı Allah’ın kendisi için “Halil'im” (dostum) şeklinde buyurduğu Hz.İbrahim (a.s) ile ailesinin türbeleri de yine bu camide bulunmaktadır.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Ne var ki bu kadar kutsal olan bu mekanda 1994 yılında yaşanan ve 67 müslümanın namaz kıldıkları bir sırada şehit edilmesiyle sonuçlanan El Halil katliamı, Siyonizmin gerçek yüzünü bir kez daha ortaya çıkarmıştır.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
El Halil Camii’nde Selahattin Eyübü’nün yaptırdığı minberin hemen yanında bulunan şamdanlar, Sultan II. Abdülhamid’in hediyesi olarak göze çarpıyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
El Halil Camii’nde Selahattin Eyübü’nün yaptırdığı minberin hemen yanında bulunan şamdanlar, Sultan II. Abdülhamid’in hediyesi olarak göze çarpıyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
El Halil Camii’nde Selahattin Eyübü’nün yaptırdığı minberin hemen yanında bulunan şamdanlar, Sultan II. Abdülhamid’in hediyesi olarak göze çarpıyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Müslümanlar için son derece kutsal olan bu camiye İsrail polisinin olağanüstü aramaları sonucunda girmek zorunda bırakılışımızdır. Ve ne yazık ki, Hz. İbrahim (a.s) ve ailesinin türbelerinin bulunduğu bu camide, ezan okunmasının İsrail tarafından yasaklandığını öğrendiğimizde üzüntümüz bir kat daha artıyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Müslümanlar için son derece kutsal olan bu camiye İsrail polisinin olağanüstü aramaları sonucunda girmek zorunda bırakılışımızdır. Ve ne yazık ki, Hz. İbrahim (a.s) ve ailesinin türbelerinin bulunduğu bu camide, ezan okunmasının İsrail tarafından yasaklandığını öğrendiğimizde üzüntümüz bir kat daha artıyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Halil Camii’nin hemen yanındaki aşevinin bakım ve onarımını TİKA (Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı)’nın üstlendiğini görünce, göğsümüz kabarıyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Halil Camii’nin hemen yanındaki aşevinin bakım ve onarımını TİKA (Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı)’nın üstlendiğini görünce, göğsümüz kabarıyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Filistin’deki Osmanlı şehirlerinden birisi de tarihi Yafa şehri. Sayısız Osmanlı eserinin bulunduğu şehrin meydanında Sultan II. Abdülhamit’in tahta çıkışının yirmi beşinci yılı anısına 1901 senesinde inşa edilen saat kulesi bulunuyor. Mahmudiye Külliyesi ise bütün ihtişamıyla varlığını koruyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç
Filistin’deki Osmanlı şehirlerinden birisi de tarihi Yafa şehri. Sayısız Osmanlı eserinin bulunduğu şehrin meydanında Sultan II. Abdülhamit’in tahta çıkışının yirmi beşinci yılı anısına 1901 senesinde inşa edilen saat kulesi bulunuyor. Mahmudiye Külliyesi ise bütün ihtişamıyla varlığını koruyor.-Fotoğraf: Sedat Özkömeç