Filistinli Gazeteciler Sendikası Başkanı Nasır Ebu Bekir, 7 Ekim'den bu yana 70'ten fazla basın mensubunun hayatını kaybettiği Gazze'de, İsrail'in, gazetecileri susturmak istediğini belirtti.
Pradalie, burada yaptığı konuşmada, Filistinli Gazeteciler Sendikasının, IFJ'ye üye en eski gazeteci cemiyetlerinden olduğunu belirterek Gazze'deki gazetecilerin dünyaya sahada olup biteni aktarmak için hayatları pahasına insanüstü çalışma yürüttüğünü kaydetti. Filistinli gazetecilerin aktardığı haberlere tek bir yalanlama gelmediğine dikkati çeken Pradalie, "bölgedeki gazetecilerin yaşananları dünyaya anlatmasını engellemek için katledildiğini" ifade etti.
Pradalie, "İlk defa böyle bir şey oluyor: gazetecileri öldüren bir devlet (İsrail)" dedi. Ebu Bekir, Filistinli Gazeteciler Sendikasının 99 yılık bir geçmişe sahip olduğunu belirtti. Artık Filistinli gazetecilerin evlerinde öldürüldüğünü vurgulayan Ebu Bekir, "Gazze'de bugün birisine 'Ailenden birini kaybettin mi?' diye soramazsın, 'Ailenden kaç kişi kaybettin?' diye sorarsın" ifadesini kullandı.
Ebu Bekir, Gazze Şeridi'ndeki gazetecilerin çok kötü koşullarda çalıştığını ve İsrail ordusunun, basın mensubu meslektaşlarının aile üyelerini hedef alarak öldürdüğünü savundu. Buna rağmen Filistinli gazetecilerin haber aktarmaya devam ettiğinin altını çizen Ebu Bekir, daha önce başka bir yerde, haber aktardığı için ailesi hedef alınan gazeteci olmadığı değerlendirmesinde bulundu. Ebu Bekir, bölgedeki gazetecilerin hastaneler bünyesinde çalıştığını söyleyerek 7 Ekim'den bu yana bölgede 1200 olan gazeteci sayısının 20'ye gerilediğine dikkati çekti.
İnsanların bilgi edinme hakkını savunduklarını dile getiren Ebu Bekir, bölgede çalışan Filistinli gazetecilerin tek bir fotoğraf veya görüntüyle oynamadığını, mesleklerini gazetecilik etiğine uyarak layıkıyla yaptıklarını vurguladı. Ebu Bekir, bunun aksine, İsrail'in yalan bilgiler yaydığını savunarak, "Hakikat daima daha güçlüdür" dedi.
Bölgede yaşananlarla ilgili sadece gerçekleri aktaracaklarına yemin eden Ebu Bekir, Gazze'de olup bitenin insanlığa karşı suç teşkil ettiğinin altını çizdi. Gazeteci Moussaoui, Filistinli gazetecilerin İsrail tarafından hedef aldığına işaret etti. Moussaoui, kısa sürede bu kadar gazetecinin öldürülmesi karşısında söyleyecek söz bulamadığını belirterek insancıl hukukun gazetecilerin ve basın mensuplarının da korunmasını kapsadığını hatırlattı. Filistinli gazetecilerin Gazze'de enkazların arasında çok zor şartlarda çalıştığına dikkati çeken Moussaoui, İsrail'in, Batı Şeria'daki gazetecilere baskı uyguladığını anlattı.
"Herkes Gazze'ye giremez"
Gazeteci Metezeau, Gazze'ye girmenin zorluğuna dikkat çekerek "Herkes Gazze'ye giremez. Sadece gazeteciler, insani yardım çalışanları ve diplomatlar" dedi. Metezeau, İsrail ordusu yetkililerinin çok konuşmasına rağmen her zaman doğruyu söylemediğini belirterek "İsrail ordusu daha önce bizi (yabancı gazetecileri) Hamas'ı kandırmak için kullandı" ifadesini kullandı. Toplantı öncesi yapılan basın toplantısında Ebu Bekir, "Gazze'de yaşananlar sivillere ve gazetecilere yönelik bir etnik temizliktir" dedi.
Ebu Bekir, İsrail'in Filistinli sivillere ve gazetecilere yönelik suçları nedeniyle Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanması gerektiğini dile getirerek Gazze Şeridi'nde 7 Ekim'den bu yana yaklaşık 75 gazetecinin hayatını kaybettiğini, 140'tan fazlasının ise yaralı olduğunu söyledi. Çok sayıda Filistinli gazetecinin uzuvlarını kaybettiğine işaret eden Ebu Bekir, "İsrail, gazetecileri öldürmeyi durdurmalı" dedi. Ebu Bekir, İsrail devletinin bilgi aktarımını engellemek için gazetecileri hedef aldığını savunarak "İşgalci İsrail, gazetecilerin suçlarını aktarmasını istemiyor. İşgalci İsrail, gazetecileri susturmak istiyor" diye konuştu. Pradalie, Gazze ve Bati Şeria'daki gazetecilerin cesaretine hayran kaldıklarını belirterek buradaki muhabirlerin meslek etiğine uyarak kaliteli haber ürettiğine vurgu yaptı.