Ankara'nın manevi merkezlerinden biri olan Taceddin Dergâhı, istiklâl marşımızın yazılışına şahit olan mekândır. 17. asır mutasavvıflarından Taceddin-i Veli Hazretleri'ni ağırlayan dergâh, merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun da ebedî istiratgâhıdır.
Dergâh evi İstiklâl Harbi yıllarında, dergâh şeyhi tarafından Mehmet Akif Ersoy’a tahsis edildi. Akif, Taceddin Sultan’ın feyzinden ilham alarak bir ay gibi bir süre içinde İstiklâl Marşımızı bu evde yazdı.
Dergâh evi, 1949’da şehir meclisinin kararıyla “Mehmet Akif Evi” adını aldı ve müzeye dönüştürüldü.
Taceddin Dergâhı, 2008 yılında yapılan çevre düzenlemesinde etrafındaki işgalcilerden kurtarıldı ve önündeki Mehmet Akif Kültür Parkı’yla farklı bir çehreye kavuşturuldu.
Tacettin Camii'nin bitişiğinde Tacettin Sultan Türbesi görülüyor. Önde bayrağın bulunduğu çiçekli mezar da Muhsin Yazıcıoğlu'nun kabrinin ilk hali.
Tacettin Sultan Camii'nin ibadet mekânı.
Adını dergâha veren Şeyh Taceddin Sultan’ın sandukası.
17. yüzyıl mutasavvıflarından olan Şeyh Taceddin Sultan, Selçuklu Devleti’nin son zamanlarında yetişmiş, Osmanlı Devleti’nin ise kuruluşunda manevî önderlerden olmuş Kayserili Şeyh Tâceddin Veli Hazretleri’nin soyundan geliyor.
Bir helikopter kazasında hayatını kaybeden Büyük Birlik Partisi’nin merhum Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, on binlerce vatandaşın katıldığı bir cenaze töreniyle Taceddin Dergâhı’na defnedilmişti.
Muhsin Yazıcıoğlu’nun mezarının ilk günlerdeki hali.
Muhsin Yazıcıoğlu’nun ebedî istiratgâhı, dergâhın kıble yönündeki hazirede yer alıyor.