Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik, Hollanda ile süren krizde Hollanda halkı, ekonomi ve iş dünyasının yaptırımların dışında olduğunu söyledi.
Avrupa Birliği (AB) Bakanı Ömer Çelik, Hollanda ile ilişkilerde son günlerde yaşanan sorun kapsamında Türkiye'nin açıkladığı yaptırımlara Hollanda halkı, ekonomi ve işdünyasının dahil olmadığını belirterek, Türkiye'deki yatırımların krizin bir parçası veya muhatabı olmadığını kaydetti.
Hafta sonunda Türk bakanların siyasi propagandayla ilgili toplantılarını engelleyen Hollanda'ya sert tepki gösteren Türkiye, Pazartesi günü bu ülkeye dönük bazı siyasi yaptırım kararları almıştı.
- Çelik, "Kuşkusuz yaptığımız eleştiriler Hollanda hükümetinin uyguladığı terörle ilgilidir; Hollanda halkını dost bir halk olarak kabul ediyoruz. Bu uygulamaları hiç bir şekilde Hollanda halkının sorumluluğunda görmeyiz. Ekonomi ve iş dünyası tabii ki yaptırımların dışındadır. İşadamlarının Türkiye'deki yatırımları, Türkiye'nin oradaki yatırımların iki halkın garantisi altındadır" dedi.
Türkiye'nin hukuka saygılı, serbest piyasa ekonomisini işleten ve küreselleşmeden, serbest ticaretten yana olan bir ülke olduğunun altını çizen Çelik, şunları kaydetti:
"Bütün dünyadaki iş dünyasına ve işadamlarına Türkiye'nin güvenli bir ülke olduğunu, burada parlak bir gelecek olduğunu ve yatırımlara devam etmeleri gerektiği çağrısını yapıyoruz. Türkiye'de yatırım yapan, işletmeleri bulunan, Türkiye'de istihdam sağlayan Hollandalı işadamları da dahildir. Onlar kesinlikle bu krizin bir parçası değildir."
- Hollandalı Vitol'ün Petrol Ofisi'ni satın almasına Türkiye'deki bağımsız kurullardan alacağı iznin veya ING Bank'ın Türkiye'deki varlığının iki ülke ilişkilerinden etkilenip etkilenmeyeceği sorusuna Çelik, "Özel sektör, iş dünyası, Hollanda'dan gelen turistler, Hollanda insanı krizin bir parçası ve muhatabı değildir" dedi.
Türkiye ile Avrupa Birliği arasında bu yılın ilk çeyreğinde başlaması hedeflenen Gümrük Birliği güncellemesi konusunun Ekonomi Bakanlığı koordinatörlüğünde Dışişleri ve AB Bakanlıklarının bir çalışma yaptığını kaydeden Çelik, "Gümrük Birliği'nin güncellenmesine hazırız. Ekonomi Bakanlığımızın görüştüğü muhatapları da bununla ilgili olumlu yaklaşımlarını sürdürüyorlar. Bu konunun herhangi bir şekilde siyasi mülahazalara karıştırılmaması lazım" dedi.
Çelik, bu konuyu Avrupa ya da Avrupa Parlamentosu içinde siyasi mülahazaların bir parçası haline getirmek isteyenler olabileceğini vurgulayarak, şunlar söyledi:
"Öteden beri Türkiye'ye karşı husumet üreten ülkelerin böyle refleksleri olabilir. Ortak çıkarların korunması bakımından önemli bir sınav olacaktır. Biz siyasi mülahazaların dışında teknik bir süreç olarak güçlü bir şekilde ve takvimde ilerletilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Birkaç kere bu konuyu Bakanlar Kurulu'nda değerlendirdik ve Türkiye bu güncellemeye hazırdır."
Türkiye Gümrük Birliği'ni tarım, gıda, hizmetler, kamu alımları ve üçüncü ülkelerle yapılan STA'ları kapsayacak çerçeveye getirmeyi amaçlıyor. Türkiye bu görüşmeleri 1-1.5 yıl içinde tamamlamayı amaçlıyor.